1199113910
499647
https://www.simurgkitabevi.com/felatun-bey-ile-rakim-efendi-3
Felâtun Bey İle Râkım Efendi - #smrgSAHAF
0.00
Türk roman ve hikâyesinin "Hâce-i evvel"i Ahmet Midhat Efendi'nin en meşhur romanı olan Felâtun Bey ile Rakım Efendi, birbirinden farklı iki anlayışın karşı karşıya getirildiği bir romandır.
Alaturka/alafranga ikilemi, Türkiye'de tartışıldığı kelimeler değişse de canlılığını kaybetmemiş bir mesele. Hala sürüyor ve kendini hayatın tüm alanlarında hissettiriyor. Yazar, ilk roman denemelerinden biri sayılan bu roman vesilesiyle; hayatiyetini koruyan bir soru olarak “Biz Kimiz?” sorusunun köklerine doğru bir yolculuğa çıkıyor. Kuvvetli mizahı ve hoş bir akışı olan kitap, zamanın İstanbulu'nda gündelik hayatın nasıl olduğuna dair sahnelerle örülü olmasının yanı sıra Osmanlı'da köle/cariye algısına dair yanlış kanaatlerin hakikatten ne kadar farklı olduğunu göstermesi itibarıyla da önemlidir.
YAZAR 1844'te esnaf bir ailenin çocuğu olarak doğan Ahmet Mithat Efendi, Niş'te Rüştiyeyi bitirmiş ve aynı yıl memuriyete başlamıştır. Memuriyeti vesilesi ile birçok yeri dolaşmış ve sonrasında Mithat Paşa'nın maiyetiyle beraber Bağdat'a gitmiştir. Zevra Gazetesi, Ceride-i Askeriye gibi gazetelerde idarecilik ve yazarlık yapmıştır ve kendisi de Devir, Bedir, Dağarcık gazetelerini çıkarmıştır. 1873'te Rodos'a sürgüne gönderilmiş ve burada otuz sekiz ay boyunca yazmıştır. 1878'de Tercüman-ı Ahval gazetesini çıkarmaya başlayan Ahmet Mithat Efendi, yüzlerce eser vermiş ve 1912 yılında İstanbul'da vefat etmiştir.
Alaturka/alafranga ikilemi, Türkiye'de tartışıldığı kelimeler değişse de canlılığını kaybetmemiş bir mesele. Hala sürüyor ve kendini hayatın tüm alanlarında hissettiriyor. Yazar, ilk roman denemelerinden biri sayılan bu roman vesilesiyle; hayatiyetini koruyan bir soru olarak “Biz Kimiz?” sorusunun köklerine doğru bir yolculuğa çıkıyor. Kuvvetli mizahı ve hoş bir akışı olan kitap, zamanın İstanbulu'nda gündelik hayatın nasıl olduğuna dair sahnelerle örülü olmasının yanı sıra Osmanlı'da köle/cariye algısına dair yanlış kanaatlerin hakikatten ne kadar farklı olduğunu göstermesi itibarıyla da önemlidir.
YAZAR 1844'te esnaf bir ailenin çocuğu olarak doğan Ahmet Mithat Efendi, Niş'te Rüştiyeyi bitirmiş ve aynı yıl memuriyete başlamıştır. Memuriyeti vesilesi ile birçok yeri dolaşmış ve sonrasında Mithat Paşa'nın maiyetiyle beraber Bağdat'a gitmiştir. Zevra Gazetesi, Ceride-i Askeriye gibi gazetelerde idarecilik ve yazarlık yapmıştır ve kendisi de Devir, Bedir, Dağarcık gazetelerini çıkarmıştır. 1873'te Rodos'a sürgüne gönderilmiş ve burada otuz sekiz ay boyunca yazmıştır. 1878'de Tercüman-ı Ahval gazetesini çıkarmaya başlayan Ahmet Mithat Efendi, yüzlerce eser vermiş ve 1912 yılında İstanbul'da vefat etmiştir.
Türk roman ve hikâyesinin "Hâce-i evvel"i Ahmet Midhat Efendi'nin en meşhur romanı olan Felâtun Bey ile Rakım Efendi, birbirinden farklı iki anlayışın karşı karşıya getirildiği bir romandır.
Alaturka/alafranga ikilemi, Türkiye'de tartışıldığı kelimeler değişse de canlılığını kaybetmemiş bir mesele. Hala sürüyor ve kendini hayatın tüm alanlarında hissettiriyor. Yazar, ilk roman denemelerinden biri sayılan bu roman vesilesiyle; hayatiyetini koruyan bir soru olarak “Biz Kimiz?” sorusunun köklerine doğru bir yolculuğa çıkıyor. Kuvvetli mizahı ve hoş bir akışı olan kitap, zamanın İstanbulu'nda gündelik hayatın nasıl olduğuna dair sahnelerle örülü olmasının yanı sıra Osmanlı'da köle/cariye algısına dair yanlış kanaatlerin hakikatten ne kadar farklı olduğunu göstermesi itibarıyla da önemlidir.
YAZAR 1844'te esnaf bir ailenin çocuğu olarak doğan Ahmet Mithat Efendi, Niş'te Rüştiyeyi bitirmiş ve aynı yıl memuriyete başlamıştır. Memuriyeti vesilesi ile birçok yeri dolaşmış ve sonrasında Mithat Paşa'nın maiyetiyle beraber Bağdat'a gitmiştir. Zevra Gazetesi, Ceride-i Askeriye gibi gazetelerde idarecilik ve yazarlık yapmıştır ve kendisi de Devir, Bedir, Dağarcık gazetelerini çıkarmıştır. 1873'te Rodos'a sürgüne gönderilmiş ve burada otuz sekiz ay boyunca yazmıştır. 1878'de Tercüman-ı Ahval gazetesini çıkarmaya başlayan Ahmet Mithat Efendi, yüzlerce eser vermiş ve 1912 yılında İstanbul'da vefat etmiştir.
Alaturka/alafranga ikilemi, Türkiye'de tartışıldığı kelimeler değişse de canlılığını kaybetmemiş bir mesele. Hala sürüyor ve kendini hayatın tüm alanlarında hissettiriyor. Yazar, ilk roman denemelerinden biri sayılan bu roman vesilesiyle; hayatiyetini koruyan bir soru olarak “Biz Kimiz?” sorusunun köklerine doğru bir yolculuğa çıkıyor. Kuvvetli mizahı ve hoş bir akışı olan kitap, zamanın İstanbulu'nda gündelik hayatın nasıl olduğuna dair sahnelerle örülü olmasının yanı sıra Osmanlı'da köle/cariye algısına dair yanlış kanaatlerin hakikatten ne kadar farklı olduğunu göstermesi itibarıyla da önemlidir.
YAZAR 1844'te esnaf bir ailenin çocuğu olarak doğan Ahmet Mithat Efendi, Niş'te Rüştiyeyi bitirmiş ve aynı yıl memuriyete başlamıştır. Memuriyeti vesilesi ile birçok yeri dolaşmış ve sonrasında Mithat Paşa'nın maiyetiyle beraber Bağdat'a gitmiştir. Zevra Gazetesi, Ceride-i Askeriye gibi gazetelerde idarecilik ve yazarlık yapmıştır ve kendisi de Devir, Bedir, Dağarcık gazetelerini çıkarmıştır. 1873'te Rodos'a sürgüne gönderilmiş ve burada otuz sekiz ay boyunca yazmıştır. 1878'de Tercüman-ı Ahval gazetesini çıkarmaya başlayan Ahmet Mithat Efendi, yüzlerce eser vermiş ve 1912 yılında İstanbul'da vefat etmiştir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.