"Fikirlerin iyi anlaşılmaları ve onların tarihi gelişiminin iyi bilinmesi açısından terminolojinin yerleşmesi ve ona sadık kalınması gerektiği iddiasını reddedebilmek kolay değildir Fakat Reform sonrasında Türkiye'de yapıldığı gibi terimlerin orijinalleriyle düşünmek ve onları Türkçe söyleyişlerde muhafaza etmek, hatta bunların giderek çoğalmasına çalışmak, farkına varılmaksızın dilin, o 'düşünmeyi biçimlendirmek' şeklinde ifade edilen gücüne esir olmak demektir Eğer kültür, tarihi bir varlık ise bu birikim geçmişte ve bugünde terimlerle, kavramlarla hayatiyet bulmuş ve bulmaya devam etmektedir Kendi kültürel ortamında felsefe yapmak, bu kültürün taşıyıcısı olan dilde, o kültürel söyleyişte felsefe yapmaktan başka türlü düşünülemez." (Arka kapaktan)
"Fikirlerin iyi anlaşılmaları ve onların tarihi gelişiminin iyi bilinmesi açısından terminolojinin yerleşmesi ve ona sadık kalınması gerektiği iddiasını reddedebilmek kolay değildir Fakat Reform sonrasında Türkiye'de yapıldığı gibi terimlerin orijinalleriyle düşünmek ve onları Türkçe söyleyişlerde muhafaza etmek, hatta bunların giderek çoğalmasına çalışmak, farkına varılmaksızın dilin, o 'düşünmeyi biçimlendirmek' şeklinde ifade edilen gücüne esir olmak demektir Eğer kültür, tarihi bir varlık ise bu birikim geçmişte ve bugünde terimlerle, kavramlarla hayatiyet bulmuş ve bulmaya devam etmektedir Kendi kültürel ortamında felsefe yapmak, bu kültürün taşıyıcısı olan dilde, o kültürel söyleyişte felsefe yapmaktan başka türlü düşünülemez." (Arka kapaktan)