Fusûsü'l - Hikem yani hikmetlerin aslı veya özü diyebileceğimiz bu eser, Şark ilim muhitinde büyük İslam mütefekkiri Şeyh-i Ekber'in meslek ve mezhebini koyu şüphe bulutlarıyla gölgelemiştir. Nice İslam alimleri bu eseri Şeriat zaviyesinden korkunç ve tehlikeli saydılar, okunmasını caiz görmemekle beraber müellifini tekfire kadar varan bir sofralık gayreti gösterdiler. Öte tarafta birçok irfan sahipleri de bunu ilahi bir kaynaktan gelen hakikat ve hidayet ışığı gibi selamladılar. (Önsözden)
Fusûsü'l - Hikem yani hikmetlerin aslı veya özü diyebileceğimiz bu eser, Şark ilim muhitinde büyük İslam mütefekkiri Şeyh-i Ekber'in meslek ve mezhebini koyu şüphe bulutlarıyla gölgelemiştir. Nice İslam alimleri bu eseri Şeriat zaviyesinden korkunç ve tehlikeli saydılar, okunmasını caiz görmemekle beraber müellifini tekfire kadar varan bir sofralık gayreti gösterdiler. Öte tarafta birçok irfan sahipleri de bunu ilahi bir kaynaktan gelen hakikat ve hidayet ışığı gibi selamladılar. (Önsözden)