#smrgKİTABEVİ Geleceğimiz Narsistlere mi Emanet - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
ISBN-10:
Kargoya Teslim Süresi:
3&7
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
354
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
288,00
Havale/EFT ile:
276,51
Siparişiniz 3&7 iş günü arasında kargoda
1199239405
626587

https://www.simurgkitabevi.com/gelecegimiz-narsistlere-mi-emanet-2025
Geleceğimiz Narsistlere mi Emanet - 2025 #smrgKİTABEVİ
288.00
Yaşam ve geçim derdine düşmüş ebeveynler ve içinde yaşadıkları toplum tarafından kendilerine teknoloji-merkezli bir dünya sunulmuş bir gençlik kitlesi ile karşı karşıyayız. Tarihte benzerine rastlanılmayan bu gençliğin sorunları her geçen gün farklılaşmakta ve çığ misali artmaktadır. Bir taraftan onlarda şiddet eğilimi, depresyon, anksiyete bozukluğu, eşcinselliğe yönelim ve intihar gibi psikolojik sorunlar geçmişe nisbeten büyük bir artış gözlenirken, diğer taraftan onların ahlakî yapısında olumsuz yönde bir değişim söz konusudur.
Ünlü Psikolog Twenge, 1990'lı yıllarda genç yaşta olanların, narsisizm ve bencillik-merkezli sorunlar nedeniyle depresyon ve kaygı düzeyleri yüksek bir nesil olduğunu iddia etmişti. Ancak cep telefonlarının hayatımıza yoğun bir şekilde girmesi, toplum içinde adeta bir şok dalgası meydana getirdi. 2012 yılından sonraki araştırma verileri bize gösterdi ki, bu şok dalgasının doğal bir sonucu olan sanallık, genç neslin birçok duygu ve düşüncesini öldürdü ve başta sanal bağımlılık olmak üzere pek çok farklı psikolojik ve sosyal problemlerin ortaya çıkmasına yol açtı.
Bugünlerde büyüğüyle küçüğüyle tüm toplum, sanki sanal bir dünyaya daldı ve artık bir matriksin veya bir cam fanusun içinde yaşamaktadır. Bu soruna bir nebze olsun çözüm bulma arayışında olan yayınevimiz; başta deizm, narsizm, sanal bağımlılık ve sanallıkla mücadeleye ışık tutan ciddi bir çalışmayı siz okuyucularına sunmaktan övünç duyar.
Ünlü Psikolog Twenge, 1990'lı yıllarda genç yaşta olanların, narsisizm ve bencillik-merkezli sorunlar nedeniyle depresyon ve kaygı düzeyleri yüksek bir nesil olduğunu iddia etmişti. Ancak cep telefonlarının hayatımıza yoğun bir şekilde girmesi, toplum içinde adeta bir şok dalgası meydana getirdi. 2012 yılından sonraki araştırma verileri bize gösterdi ki, bu şok dalgasının doğal bir sonucu olan sanallık, genç neslin birçok duygu ve düşüncesini öldürdü ve başta sanal bağımlılık olmak üzere pek çok farklı psikolojik ve sosyal problemlerin ortaya çıkmasına yol açtı.
Bugünlerde büyüğüyle küçüğüyle tüm toplum, sanki sanal bir dünyaya daldı ve artık bir matriksin veya bir cam fanusun içinde yaşamaktadır. Bu soruna bir nebze olsun çözüm bulma arayışında olan yayınevimiz; başta deizm, narsizm, sanal bağımlılık ve sanallıkla mücadeleye ışık tutan ciddi bir çalışmayı siz okuyucularına sunmaktan övünç duyar.
Yaşam ve geçim derdine düşmüş ebeveynler ve içinde yaşadıkları toplum tarafından kendilerine teknoloji-merkezli bir dünya sunulmuş bir gençlik kitlesi ile karşı karşıyayız. Tarihte benzerine rastlanılmayan bu gençliğin sorunları her geçen gün farklılaşmakta ve çığ misali artmaktadır. Bir taraftan onlarda şiddet eğilimi, depresyon, anksiyete bozukluğu, eşcinselliğe yönelim ve intihar gibi psikolojik sorunlar geçmişe nisbeten büyük bir artış gözlenirken, diğer taraftan onların ahlakî yapısında olumsuz yönde bir değişim söz konusudur.
Ünlü Psikolog Twenge, 1990'lı yıllarda genç yaşta olanların, narsisizm ve bencillik-merkezli sorunlar nedeniyle depresyon ve kaygı düzeyleri yüksek bir nesil olduğunu iddia etmişti. Ancak cep telefonlarının hayatımıza yoğun bir şekilde girmesi, toplum içinde adeta bir şok dalgası meydana getirdi. 2012 yılından sonraki araştırma verileri bize gösterdi ki, bu şok dalgasının doğal bir sonucu olan sanallık, genç neslin birçok duygu ve düşüncesini öldürdü ve başta sanal bağımlılık olmak üzere pek çok farklı psikolojik ve sosyal problemlerin ortaya çıkmasına yol açtı.
Bugünlerde büyüğüyle küçüğüyle tüm toplum, sanki sanal bir dünyaya daldı ve artık bir matriksin veya bir cam fanusun içinde yaşamaktadır. Bu soruna bir nebze olsun çözüm bulma arayışında olan yayınevimiz; başta deizm, narsizm, sanal bağımlılık ve sanallıkla mücadeleye ışık tutan ciddi bir çalışmayı siz okuyucularına sunmaktan övünç duyar.
Ünlü Psikolog Twenge, 1990'lı yıllarda genç yaşta olanların, narsisizm ve bencillik-merkezli sorunlar nedeniyle depresyon ve kaygı düzeyleri yüksek bir nesil olduğunu iddia etmişti. Ancak cep telefonlarının hayatımıza yoğun bir şekilde girmesi, toplum içinde adeta bir şok dalgası meydana getirdi. 2012 yılından sonraki araştırma verileri bize gösterdi ki, bu şok dalgasının doğal bir sonucu olan sanallık, genç neslin birçok duygu ve düşüncesini öldürdü ve başta sanal bağımlılık olmak üzere pek çok farklı psikolojik ve sosyal problemlerin ortaya çıkmasına yol açtı.
Bugünlerde büyüğüyle küçüğüyle tüm toplum, sanki sanal bir dünyaya daldı ve artık bir matriksin veya bir cam fanusun içinde yaşamaktadır. Bu soruna bir nebze olsun çözüm bulma arayışında olan yayınevimiz; başta deizm, narsizm, sanal bağımlılık ve sanallıkla mücadeleye ışık tutan ciddi bir çalışmayı siz okuyucularına sunmaktan övünç duyar.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.