#smrgKİTABEVİ Granit ve Gökkuşağı - Toplu Eserleri 14 - 2024

Editör:
Kapak Tasarım:
Suat Aysu
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Necdet Dümelli
Yayın Yönetmeni:
Dizi Yayın Yönetmeni: Murat Belge
Basıldığı Matbaa:
Ayhan Matbaası
Dizi Adı:
Çağdaş Dünya Edebiyatı - 208
ISBN-10:
9789750536267
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Necdet Dümelli, Güneş Akkor, Barış Özkul
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199223382
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
283
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2024
Çeviren:
İlknur Güzel
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Orijinal Adı:
Granite and Rainbow
Kategori:
indirimli
110,05
Havale/EFT ile: 106,75
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199223382
609754
Granit ve Gökkuşağı - Toplu Eserleri 14 -        2024
Granit ve Gökkuşağı - Toplu Eserleri 14 - 2024 #smrgKİTABEVİ
110.05
İlknur Güzel çevirisi,
Necdet Dümelli'nin önsözü,
Yazar ve dönem kronolojisi,
Kitaba dair görsellerle.

Granit ve Gökkuşağı, Virginia Woolf'un edebiyat, sanat ve biyografi üstüne yazılarından oluşan titiz ve derli toplu bir seçki.

Yazarın ölümünden sonra kocası Leonard Woolf tarafından hazırlanan Granit ve Gökkuşağı, genç yaşlardan itibaren birçok deneme kaleme alan Virginia Woolf'un külliyatından seçilmiş edebiyat ve biyografi yazılarından oluşuyor. Woolf'un George Meredith'ten Henry James'e, Henrik Ibsen'den Edgar Allen Poe'ya, Walt Whitman'dan Fanny Burney'e birçok yazarın hayatları ve kurmaca eserlerine dair yorumlarını; kadınlar ve kurmaca, coşkulu düzyazı, romanda doğaüstü, Gotik romans gibi başlıklardaki yaratıcı fikirlerini bir bütünlük içinde sunan Granit ve Gökkuşağı, büyük yazarın merak­ları, arayışları, sanat ve gerçeklik anlayışını geniş bir yelpazede ortaya koyuyor.

“Virginia Woolf'un dehasının düzyazılarına da yansıyan çok güçlü bir tarafı vardır.”
DAVID DAICHES

Virginia Woolf
Adeline Virginia Stephen ismiyle 25 Ocak 1882'de dünyaya geldi. Annesi Julia J. Duckworth yayıncı bir aileden geliyordu; babası Leslie Stephen ise edebiyat eleştirmeniydi ve Henry James, George Eliot gibi yazarların ahbabıydı. Hyde Park Gate'teki evde doğdu, büyüdü ve eğitim gördü. Erken yaştan itibaren babasına çok bağlıydı; aynı yakınlığa sahip olmadığı annesini küçüklüğünde kaybetti. Babası birkaç yıl sonra, 1904'te öldüğünde, kardeşleriyle birlikte Bloomsbury'de bir eve taşındılar. Ressam ablası Vanessa, edebiyat ve sanat eleştirmeni Clive Bell'le evlendi. Taşındıkları ev, Bloomsbury Grubu'nun faaliyet merkezi haline geldi. Virginia, 1905'ten itibaren edebiyat eleştirileri yazmaya başladı. Vanessa ve Violet Dickinson'la birlikte Yunanistan'a gittiğinde, çantasında Homeros'un Odysseia'sını taşıyordu. 1912'de, Seylon'daki (Sri Lanka) vazifesinden yeni dönmüş siyasi teorisyen Leonard Woolf'la evlendi. Bloomsbury Grubu'ndakilerin çoğu gibi, Leonard Woolf da vicdani retçiydi ve Birinci Dünya Savaşı'na katılmadı. 1915'te ilk romanı Dışa Yolculuk yayımlandı. 1917'de Leonard'la Hogarth Press'i kurdular; kendisi ve çevresindekilerce yazılan eserlerin yanı sıra, Joyce'un Ulysses'inin ilk birkaç bölümünü de 1919'da yayımladılar. İkinci romanı Gece ve Gündüz aynı yıl yayımlandı. 1922'de yayımlanan üçüncü romanı Jacob'ın Odası'nda, genç yaşta ölen kardeşi Thoby'nin hayatını hikâyeleştirdi. Mrs. Dalloway (1925) ve Deniz Feneri (1927) gibi romanlarıyla özgün üslubunda ustalığa erişti ve İngiliz modernist edebiyatın önde gelen isimlerinden biri haline geldi. Erken yaştan itibaren faaliyet gösterdiği cinsiyet eşitliği ve medeni haklar meselesine, Cambridge'te verdiği bir dizi dersten derlediği ve feminist yazının köşe taşlarından biri olan Kendine Ait Bir Oda (1929) ile döndü. Bloomsbury Grubu'ndakilerin çoğu gibi Woolf da özgür cinselliğe inanıyordu; yazar Vita Sackville-West'le uzun süreli bir ilişkisi oldu. Vita, 1928 tarihli kurmaca biyografisi Orlando'nun kahramanına ilham kaynağı olmuştur. Merkezinde bulunduğu Bloomsbury Grubu'nun iki savaş arası İngiltere'sinin entelektüel hayatına muazzam bir katkısı olmuştur; E.M. Forster, Lytton Strachey gibi yazarların yanı sıra ablası Vanessa Bell ve Roger Fry gibi ressamlar, filozof G.E. Moore ve ekonomist Maynard Keynes de bu gruba mensuptu. 1930'lardan itibaren Avrupa'da yükselen faşizm, grubun faaliyetlerini sekteye uğrattı. Olgunluk dönemi eseri Dalgalar (1931) altı karakterin çocukluktan yaşlılığa hayatlarını izleyen, manzum öğeler taşıyan bir romandır. Bunu Elizabeth Browning'in köpeğinin biyografisi Flush (1933) ve Yıllar (1937) izledi. Üç Gine'de (1938) faşizme karşı düşüncelerini gizlemeden yazdı. İkinci Dünya Savaşı'nda Londra'ya düşen bombalar evini yok etti. Virginia Woolf ömrü boyunca fiziksel hastalıklar, ağır baş ağrıları, krizler ve bunalımlarla mücadele etmiştir; bu iç hesaplaşmaları eserlerini derinleştirmiş, renklendirmiştir. Girdiği son bunalımdan ise çıkamadı; 28 Mart 1941'de, paltosunun ceplerini çakıl taşlarıyla doldurarak Sussex'teki evinin yakınlarındaki Ouse Nehri'nde intihar etti. Woolf'un ölü bedeni intiharından iki hafta sonra bulundu; Leonard onun küllerini Monk's House'taki bir karaağacın altına gömdü. Virginia Woolf, ardında muazzam bir yaşam enerjisiyle, insaniyetle, ince bir gözlem ve mizah duygusuyla yüklediği eserler bırakmıştır.

İlknur Güzel çevirisi,
Necdet Dümelli'nin önsözü,
Yazar ve dönem kronolojisi,
Kitaba dair görsellerle.

Granit ve Gökkuşağı, Virginia Woolf'un edebiyat, sanat ve biyografi üstüne yazılarından oluşan titiz ve derli toplu bir seçki.

Yazarın ölümünden sonra kocası Leonard Woolf tarafından hazırlanan Granit ve Gökkuşağı, genç yaşlardan itibaren birçok deneme kaleme alan Virginia Woolf'un külliyatından seçilmiş edebiyat ve biyografi yazılarından oluşuyor. Woolf'un George Meredith'ten Henry James'e, Henrik Ibsen'den Edgar Allen Poe'ya, Walt Whitman'dan Fanny Burney'e birçok yazarın hayatları ve kurmaca eserlerine dair yorumlarını; kadınlar ve kurmaca, coşkulu düzyazı, romanda doğaüstü, Gotik romans gibi başlıklardaki yaratıcı fikirlerini bir bütünlük içinde sunan Granit ve Gökkuşağı, büyük yazarın merak­ları, arayışları, sanat ve gerçeklik anlayışını geniş bir yelpazede ortaya koyuyor.

“Virginia Woolf'un dehasının düzyazılarına da yansıyan çok güçlü bir tarafı vardır.”
DAVID DAICHES

Virginia Woolf
Adeline Virginia Stephen ismiyle 25 Ocak 1882'de dünyaya geldi. Annesi Julia J. Duckworth yayıncı bir aileden geliyordu; babası Leslie Stephen ise edebiyat eleştirmeniydi ve Henry James, George Eliot gibi yazarların ahbabıydı. Hyde Park Gate'teki evde doğdu, büyüdü ve eğitim gördü. Erken yaştan itibaren babasına çok bağlıydı; aynı yakınlığa sahip olmadığı annesini küçüklüğünde kaybetti. Babası birkaç yıl sonra, 1904'te öldüğünde, kardeşleriyle birlikte Bloomsbury'de bir eve taşındılar. Ressam ablası Vanessa, edebiyat ve sanat eleştirmeni Clive Bell'le evlendi. Taşındıkları ev, Bloomsbury Grubu'nun faaliyet merkezi haline geldi. Virginia, 1905'ten itibaren edebiyat eleştirileri yazmaya başladı. Vanessa ve Violet Dickinson'la birlikte Yunanistan'a gittiğinde, çantasında Homeros'un Odysseia'sını taşıyordu. 1912'de, Seylon'daki (Sri Lanka) vazifesinden yeni dönmüş siyasi teorisyen Leonard Woolf'la evlendi. Bloomsbury Grubu'ndakilerin çoğu gibi, Leonard Woolf da vicdani retçiydi ve Birinci Dünya Savaşı'na katılmadı. 1915'te ilk romanı Dışa Yolculuk yayımlandı. 1917'de Leonard'la Hogarth Press'i kurdular; kendisi ve çevresindekilerce yazılan eserlerin yanı sıra, Joyce'un Ulysses'inin ilk birkaç bölümünü de 1919'da yayımladılar. İkinci romanı Gece ve Gündüz aynı yıl yayımlandı. 1922'de yayımlanan üçüncü romanı Jacob'ın Odası'nda, genç yaşta ölen kardeşi Thoby'nin hayatını hikâyeleştirdi. Mrs. Dalloway (1925) ve Deniz Feneri (1927) gibi romanlarıyla özgün üslubunda ustalığa erişti ve İngiliz modernist edebiyatın önde gelen isimlerinden biri haline geldi. Erken yaştan itibaren faaliyet gösterdiği cinsiyet eşitliği ve medeni haklar meselesine, Cambridge'te verdiği bir dizi dersten derlediği ve feminist yazının köşe taşlarından biri olan Kendine Ait Bir Oda (1929) ile döndü. Bloomsbury Grubu'ndakilerin çoğu gibi Woolf da özgür cinselliğe inanıyordu; yazar Vita Sackville-West'le uzun süreli bir ilişkisi oldu. Vita, 1928 tarihli kurmaca biyografisi Orlando'nun kahramanına ilham kaynağı olmuştur. Merkezinde bulunduğu Bloomsbury Grubu'nun iki savaş arası İngiltere'sinin entelektüel hayatına muazzam bir katkısı olmuştur; E.M. Forster, Lytton Strachey gibi yazarların yanı sıra ablası Vanessa Bell ve Roger Fry gibi ressamlar, filozof G.E. Moore ve ekonomist Maynard Keynes de bu gruba mensuptu. 1930'lardan itibaren Avrupa'da yükselen faşizm, grubun faaliyetlerini sekteye uğrattı. Olgunluk dönemi eseri Dalgalar (1931) altı karakterin çocukluktan yaşlılığa hayatlarını izleyen, manzum öğeler taşıyan bir romandır. Bunu Elizabeth Browning'in köpeğinin biyografisi Flush (1933) ve Yıllar (1937) izledi. Üç Gine'de (1938) faşizme karşı düşüncelerini gizlemeden yazdı. İkinci Dünya Savaşı'nda Londra'ya düşen bombalar evini yok etti. Virginia Woolf ömrü boyunca fiziksel hastalıklar, ağır baş ağrıları, krizler ve bunalımlarla mücadele etmiştir; bu iç hesaplaşmaları eserlerini derinleştirmiş, renklendirmiştir. Girdiği son bunalımdan ise çıkamadı; 28 Mart 1941'de, paltosunun ceplerini çakıl taşlarıyla doldurarak Sussex'teki evinin yakınlarındaki Ouse Nehri'nde intihar etti. Woolf'un ölü bedeni intiharından iki hafta sonra bulundu; Leonard onun küllerini Monk's House'taki bir karaağacın altına gömdü. Virginia Woolf, ardında muazzam bir yaşam enerjisiyle, insaniyetle, ince bir gözlem ve mizah duygusuyla yüklediği eserler bırakmıştır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat