#smrgKİTABEVİ Gülsün Ağavni Zilha - 2023

Editör:
Buse Halaç
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Edebiyat Dizisi
ISBN-10:
6253690212
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199215137
Boyut:
13x19
Sayfa Sayısı:
96
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
56,95
Havale/EFT ile: 55,24
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199215137
601694
Gülsün Ağavni Zilha -        2023
Gülsün Ağavni Zilha - 2023 #smrgKİTABEVİ
56.95
Tomris Alpay 1950'li yılların İstanbul'undan kadın hikâyeleri anlatıyor bize. Gülsün, Ağavni, Zilha, Eleni, Nurhayat, Gülizar…
Farklı geçmişlerden, dillerden, inançlardan gelen bu kadınlar köklü dostlukları, mücadeleci ruhlarıyla ördükleri dayanışma ağları, yalnızlıkları arasında kurdukları köprülerle bir hayatı yaşanır kılmaya çalışıyor. Tarçın kokulu farnupialar, bahçelerde dolaşan kediler, renkli ampuller, çavuş üzümleri, mahlep ve sakız kokulu çörekler…
Gülsün, Ağavni, Zilha kokular tatlar, seslerle canlandırıyor hafızayı. Tomris Alpay'ın ustalıkla birbirine bağladığı bu öyküler toplumsal bir belleğin incelikli kaydını tutuyor.

Her fırsatta, “Zeytin ağaçları bolluğun, barışın, bilgeliğin, yeniden doğuşun simgesidir, altından geçenlere, ‘Eski Yunan'da bereket ve barışı temsil eden Tanrıça Athena'nın armağanıyım, Homeros benim gölgemde soluklandı der,'” diye anlatıyor, bu ağaçla ilgili tüm hikâyelerde bir gerçeklik payı olduğunu vurgulamak istiyordu.“Biliyor musun Eleni?” dedi Rena Teyze, “Babam anlattı, Osmanlı sarayına zeytin, badem ve bal bu adadan gidermiş.” İşte güzel Antula'm düğün gecesi, bu olağanüstü manzarada ve kendisini kucaklayan bir dost çemberinde, beyaz gelinliğiyle tarih sayfalarından fırlamış bir mitoloji kahramanı gibi süzüldü durdu.

Tomris Alpay 1950'li yılların İstanbul'undan kadın hikâyeleri anlatıyor bize. Gülsün, Ağavni, Zilha, Eleni, Nurhayat, Gülizar…
Farklı geçmişlerden, dillerden, inançlardan gelen bu kadınlar köklü dostlukları, mücadeleci ruhlarıyla ördükleri dayanışma ağları, yalnızlıkları arasında kurdukları köprülerle bir hayatı yaşanır kılmaya çalışıyor. Tarçın kokulu farnupialar, bahçelerde dolaşan kediler, renkli ampuller, çavuş üzümleri, mahlep ve sakız kokulu çörekler…
Gülsün, Ağavni, Zilha kokular tatlar, seslerle canlandırıyor hafızayı. Tomris Alpay'ın ustalıkla birbirine bağladığı bu öyküler toplumsal bir belleğin incelikli kaydını tutuyor.

Her fırsatta, “Zeytin ağaçları bolluğun, barışın, bilgeliğin, yeniden doğuşun simgesidir, altından geçenlere, ‘Eski Yunan'da bereket ve barışı temsil eden Tanrıça Athena'nın armağanıyım, Homeros benim gölgemde soluklandı der,'” diye anlatıyor, bu ağaçla ilgili tüm hikâyelerde bir gerçeklik payı olduğunu vurgulamak istiyordu.“Biliyor musun Eleni?” dedi Rena Teyze, “Babam anlattı, Osmanlı sarayına zeytin, badem ve bal bu adadan gidermiş.” İşte güzel Antula'm düğün gecesi, bu olağanüstü manzarada ve kendisini kucaklayan bir dost çemberinde, beyaz gelinliğiyle tarih sayfalarından fırlamış bir mitoloji kahramanı gibi süzüldü durdu.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat