#smrgKİTABEVİ Gülün Mucizesi - 1999
Genet, gözünde idolleştirdiği idama mahkum Harcamone'un infaza hazırlandığı gece, Fontevrault'nun gerçekliği ile idamın büyülü atmosferi arasında şiirsellik yüklü bir yolculuğa çıkar. Bu suçlunun, daha doğrusu suçlu olduğu varsayılan genç Harcamone'un yüreğine inen kara adamlar, orada bir mucizeyle karşılaşacaktır. Yargıç, avukat, papaz, cellat dörtlüsü insanlık adına karar veren kötülük kumkuması oluşturmuştur sanki. Toplumun kara vicdanını simgeleyerek Genet'nin dışladığı ve dışlandığı toplulukların sözcüleridir onlar.
Çarmıha gerilmeyi mucizeye dönüştüren İsa'dan bütün mistiklerin ardına düştüğü gülün gizemli varlığına kadar bütün mucize alanları buradadır. Bunların tamamını çağrıştararak Genet bize bir edebiyat mucizesi sunuyor aslında. Hegel'le Genet'yi karşılaştırarak okuyan Derrida'nın, "Çan Sesi"nden yazdığı gibi, "Bütün dünya edebiyatı, global olarak 'mim' oyununa dönüştürülmüş, yorumlanmış, alay edilerek tekrar edilmiştir" sanki. "Yolculuklar, odiseler, çarmıha germeler, cehenneme inişler, piramitleri boydan boya kat etme çabaları, mozoleler, harikalar diyarları, okyanus yürüyüş, kimi zaman engelsiz bir uçuş; aynı zamanda bir deniz yolculuğu." Bu kitap, toplumun kıyısında yaşayanlara içeriden bakmaya cesaret edenler için... (Arka Kapak)
Genet, gözünde idolleştirdiği idama mahkum Harcamone'un infaza hazırlandığı gece, Fontevrault'nun gerçekliği ile idamın büyülü atmosferi arasında şiirsellik yüklü bir yolculuğa çıkar. Bu suçlunun, daha doğrusu suçlu olduğu varsayılan genç Harcamone'un yüreğine inen kara adamlar, orada bir mucizeyle karşılaşacaktır. Yargıç, avukat, papaz, cellat dörtlüsü insanlık adına karar veren kötülük kumkuması oluşturmuştur sanki. Toplumun kara vicdanını simgeleyerek Genet'nin dışladığı ve dışlandığı toplulukların sözcüleridir onlar.
Çarmıha gerilmeyi mucizeye dönüştüren İsa'dan bütün mistiklerin ardına düştüğü gülün gizemli varlığına kadar bütün mucize alanları buradadır. Bunların tamamını çağrıştararak Genet bize bir edebiyat mucizesi sunuyor aslında. Hegel'le Genet'yi karşılaştırarak okuyan Derrida'nın, "Çan Sesi"nden yazdığı gibi, "Bütün dünya edebiyatı, global olarak 'mim' oyununa dönüştürülmüş, yorumlanmış, alay edilerek tekrar edilmiştir" sanki. "Yolculuklar, odiseler, çarmıha germeler, cehenneme inişler, piramitleri boydan boya kat etme çabaları, mozoleler, harikalar diyarları, okyanus yürüyüş, kimi zaman engelsiz bir uçuş; aynı zamanda bir deniz yolculuğu." Bu kitap, toplumun kıyısında yaşayanlara içeriden bakmaya cesaret edenler için... (Arka Kapak)