#smrgKİTABEVİ Güney Afrika'da Osmanlı İzleri - 2022
Güney Afrika toprakları coğrafi olarak Türkiye'den bir hayli uzak olmasına rağmen, günümüze dek taşıdığı Osmanlı izleriyle şaşırtıcı tarihi malzemeler sunmaktadır. Batı devletleri için bir siyasi duruş ve rant haline dönüşen sömürgeciliğin zirve yaptığı bir dönemde Güney Afrika pek çok ulus tarafından işgal edilmiştir. İşte bu dönemde Osmanlı Devleti, kıtanın en ucundaki bu ülkeyle hem stratejik hem de bugüne dek uzanan ilişkiler inşa etmeyi başarmıştır. Elinizdeki kitap geniş bir tarihî perspektife ve karşılaştırmalı arşiv kaynaklarına dayanarak, Osmanlı Devleti'nin ulemâ ve diplomatlarının Güney Afrika'daki hizmetlerini yeniden gündeme taşıyor. Bölge halkının hasretle yadettiği ve yaşatmaya devam ettiği Osmanlı izlerinin köklerini araştırıyor. Ebubekir Efendi'den Mahmud Fakih Efendi'ye, Mahmud Haşim Paşa'dan Mehmet Remzi Bey'e, Türk münevverlerinin Güney Afrika'da bıraktığı kültür mirasının nabzını tutuyor.
Araştırmalarını Cape Town Üniversitesi'nde sürdüren Halim Gençoğlu, Cape Town Millî Arşivi başta olmak üzere Güney Afrika'da yaşayan Osmanlı torunlarının şahsi arşivleri ile Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri'ndeki belgeleri karşılaştırmalı olarak kullanarak ve orada yaşayanlarla röportajlar yaparak, okurları Afrika'nın en güney ucuna götürüyor.
“Güney Afrika'da Osmanlı İzleri”, Osmanlı İmparatorluğu'nun kültürel ve siyasi sınırlarının nerelere kadar uzandığını ve o izlerin neden unutulmaz olduğunu sarsıcı biçimde anlatıyor.
Güney Afrika toprakları coğrafi olarak Türkiye'den bir hayli uzak olmasına rağmen, günümüze dek taşıdığı Osmanlı izleriyle şaşırtıcı tarihi malzemeler sunmaktadır. Batı devletleri için bir siyasi duruş ve rant haline dönüşen sömürgeciliğin zirve yaptığı bir dönemde Güney Afrika pek çok ulus tarafından işgal edilmiştir. İşte bu dönemde Osmanlı Devleti, kıtanın en ucundaki bu ülkeyle hem stratejik hem de bugüne dek uzanan ilişkiler inşa etmeyi başarmıştır. Elinizdeki kitap geniş bir tarihî perspektife ve karşılaştırmalı arşiv kaynaklarına dayanarak, Osmanlı Devleti'nin ulemâ ve diplomatlarının Güney Afrika'daki hizmetlerini yeniden gündeme taşıyor. Bölge halkının hasretle yadettiği ve yaşatmaya devam ettiği Osmanlı izlerinin köklerini araştırıyor. Ebubekir Efendi'den Mahmud Fakih Efendi'ye, Mahmud Haşim Paşa'dan Mehmet Remzi Bey'e, Türk münevverlerinin Güney Afrika'da bıraktığı kültür mirasının nabzını tutuyor.
Araştırmalarını Cape Town Üniversitesi'nde sürdüren Halim Gençoğlu, Cape Town Millî Arşivi başta olmak üzere Güney Afrika'da yaşayan Osmanlı torunlarının şahsi arşivleri ile Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri'ndeki belgeleri karşılaştırmalı olarak kullanarak ve orada yaşayanlarla röportajlar yaparak, okurları Afrika'nın en güney ucuna götürüyor.
“Güney Afrika'da Osmanlı İzleri”, Osmanlı İmparatorluğu'nun kültürel ve siyasi sınırlarının nerelere kadar uzandığını ve o izlerin neden unutulmaz olduğunu sarsıcı biçimde anlatıyor.