#smrgKİTABEVİ Hangi Çağda Yaşamak İstersiniz - 2025
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
ISBN-10:
6259577807
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
128
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
195,20
Havale/EFT ile:
187,41
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199238361
625542

https://www.simurgkitabevi.com/hangi-cagda-yasamak-istersiniz-2025
Hangi Çağda Yaşamak İstersiniz - 2025 #smrgKİTABEVİ
195.20
İnsan, kendi kendisini sorguluyor, sorular soruyor, her soruya cevap vermesi isteniyor. Bazı sorulara hemen cevap veremiyor ve bu cevabın peşine düşüyor. Cevapsız soru üzerinde düşünmeye, araştırmaya, yapısını, ruhunu ve onu düzenleyen duygu ve düşünceleri anlamaya çalışıyor. İnsanların bütün gayretlerinin yine insanlar için olduğunu anlıyor. Onu ümitsiz, çaresiz ve kimsesiz bırakmamak için bir gayretin içine giriyor. Bütün kapıların önünde ve arkasında insan vardır. Öğrenme merakı ile nice kapılar yoklanır, bu öğrenme merakı elbette artarak devam eder. Çalışmadan, boş oturarak insanın önce kendisini huzura ve rahata ulaştırması mümkün değildir. Bütün muammaların, bütün aydınlıklar ve karanlıkların kapısında insan vardır. Akıl ve bilim, bu kapıları açmaya, bilme ve öğrenme merakını gidermeye çalışır.
Nasıl oluyor da bu insan hem karanlıkların hem de aydınlıkların kapısını aralıyor?
Kim onu oralara davet eder, çevresi mi, kendisi mi?
Hayat şartları mı, yoksa uluslararası yarışta geri kalmamak azim ve idraki mi insanı, böyle durmaksızın koşmaya zorluyor?
Bunu siz de düşünmeye değer bulabilirsiniz. Bütün insanları birbirinin kopyası sayan veya öyle yetiştirmek isteyen bir anlayış, bu hatırlatmalara üzülerek bakar. Eğer her insanın başlı başına bir dünya, hatta bir evren olduğunu bilmeden insan bahsine girmek, ancak bir umutsuzlukla veya başarısızlıkla sonuçlanır. Ama yaşıyoruz; bize ümidin, hava kadar su kadar gerekli olduğunu biliyoruz. Bütün gayretler, bütün ümitler başarıyı yakalamak içindir.
Nasıl oluyor da bu insan hem karanlıkların hem de aydınlıkların kapısını aralıyor?
Kim onu oralara davet eder, çevresi mi, kendisi mi?
Hayat şartları mı, yoksa uluslararası yarışta geri kalmamak azim ve idraki mi insanı, böyle durmaksızın koşmaya zorluyor?
Bunu siz de düşünmeye değer bulabilirsiniz. Bütün insanları birbirinin kopyası sayan veya öyle yetiştirmek isteyen bir anlayış, bu hatırlatmalara üzülerek bakar. Eğer her insanın başlı başına bir dünya, hatta bir evren olduğunu bilmeden insan bahsine girmek, ancak bir umutsuzlukla veya başarısızlıkla sonuçlanır. Ama yaşıyoruz; bize ümidin, hava kadar su kadar gerekli olduğunu biliyoruz. Bütün gayretler, bütün ümitler başarıyı yakalamak içindir.
İnsan, kendi kendisini sorguluyor, sorular soruyor, her soruya cevap vermesi isteniyor. Bazı sorulara hemen cevap veremiyor ve bu cevabın peşine düşüyor. Cevapsız soru üzerinde düşünmeye, araştırmaya, yapısını, ruhunu ve onu düzenleyen duygu ve düşünceleri anlamaya çalışıyor. İnsanların bütün gayretlerinin yine insanlar için olduğunu anlıyor. Onu ümitsiz, çaresiz ve kimsesiz bırakmamak için bir gayretin içine giriyor. Bütün kapıların önünde ve arkasında insan vardır. Öğrenme merakı ile nice kapılar yoklanır, bu öğrenme merakı elbette artarak devam eder. Çalışmadan, boş oturarak insanın önce kendisini huzura ve rahata ulaştırması mümkün değildir. Bütün muammaların, bütün aydınlıklar ve karanlıkların kapısında insan vardır. Akıl ve bilim, bu kapıları açmaya, bilme ve öğrenme merakını gidermeye çalışır.
Nasıl oluyor da bu insan hem karanlıkların hem de aydınlıkların kapısını aralıyor?
Kim onu oralara davet eder, çevresi mi, kendisi mi?
Hayat şartları mı, yoksa uluslararası yarışta geri kalmamak azim ve idraki mi insanı, böyle durmaksızın koşmaya zorluyor?
Bunu siz de düşünmeye değer bulabilirsiniz. Bütün insanları birbirinin kopyası sayan veya öyle yetiştirmek isteyen bir anlayış, bu hatırlatmalara üzülerek bakar. Eğer her insanın başlı başına bir dünya, hatta bir evren olduğunu bilmeden insan bahsine girmek, ancak bir umutsuzlukla veya başarısızlıkla sonuçlanır. Ama yaşıyoruz; bize ümidin, hava kadar su kadar gerekli olduğunu biliyoruz. Bütün gayretler, bütün ümitler başarıyı yakalamak içindir.
Nasıl oluyor da bu insan hem karanlıkların hem de aydınlıkların kapısını aralıyor?
Kim onu oralara davet eder, çevresi mi, kendisi mi?
Hayat şartları mı, yoksa uluslararası yarışta geri kalmamak azim ve idraki mi insanı, böyle durmaksızın koşmaya zorluyor?
Bunu siz de düşünmeye değer bulabilirsiniz. Bütün insanları birbirinin kopyası sayan veya öyle yetiştirmek isteyen bir anlayış, bu hatırlatmalara üzülerek bakar. Eğer her insanın başlı başına bir dünya, hatta bir evren olduğunu bilmeden insan bahsine girmek, ancak bir umutsuzlukla veya başarısızlıkla sonuçlanır. Ama yaşıyoruz; bize ümidin, hava kadar su kadar gerekli olduğunu biliyoruz. Bütün gayretler, bütün ümitler başarıyı yakalamak içindir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.