İsmaili kozmolojide dünya ile evren arasındaki sınırlar ortadan kalkmakta ve tüm evren tek bir gerçeğin varlık zeminine dönüşmektedir. Bu açıdan bakıldığında İsmâilî davet, sadece epistemolojik bir olgu değil, yanı sıra ontolojik bir gerçekliktir. Bundan dolayı da kendi içinde biri içe diğeri dışa dönük iki süreç barındırmaktadır. Dışa yönelik süreç, davetin evrenin her bir uzamına ve bu uzamın fiili aktörleri olarak insanlığa taşınması, içe yönelik süreç ise bunu taşıyacak kimselerin sıkı bir eğitim sürecinden geçmeleridir. Davetin gerçek mimarları olan bu kimseler, dâîler olarak isimlendirilmekte ve yukarıya çıkıldıkça daralan ve en son imama ulaşan hiyerarşik bir yapılanmanın bir parçası olmaktadırlar.
İsmaili kozmolojide dünya ile evren arasındaki sınırlar ortadan kalkmakta ve tüm evren tek bir gerçeğin varlık zeminine dönüşmektedir. Bu açıdan bakıldığında İsmâilî davet, sadece epistemolojik bir olgu değil, yanı sıra ontolojik bir gerçekliktir. Bundan dolayı da kendi içinde biri içe diğeri dışa dönük iki süreç barındırmaktadır. Dışa yönelik süreç, davetin evrenin her bir uzamına ve bu uzamın fiili aktörleri olarak insanlığa taşınması, içe yönelik süreç ise bunu taşıyacak kimselerin sıkı bir eğitim sürecinden geçmeleridir. Davetin gerçek mimarları olan bu kimseler, dâîler olarak isimlendirilmekte ve yukarıya çıkıldıkça daralan ve en son imama ulaşan hiyerarşik bir yapılanmanın bir parçası olmaktadırlar.