"Yarınlarını bilmeyen hayatlardan çizgiler." Hayat Yarınını Bilmez'i severek okudum. Öykülerin zenginliği dikkat çekici. Hem anlatılan dönemlerin insanlarına ve onların dünyalarına ilişkin ilginç şeyler öğrendim hem de yeni bir yazar tanıdım. Bundan sonra yazacaklarını merakla bekleyeceğim bir yazar. Belki kendi gazetecilik anılarıyla çıkar karşıma, belki bir romanla. Kitabında bütün düzyazı türlerinin ipuçları var. -Ülkü TAMER
"Sıradan insanların sıra dışı öyküleri"... Nurettin Tekindor'un ilk romanı "Hayat Yarınını Bilmez"in ilk sayfalarında, bilmediğim bir dünyanın, geçen yüzyılın tekke dünyasının labirentlerinde, dervişler, şeyhler arasında dolaşmaya başladım. O dünyadan yeni, yepyeni çarpıcı dünyalara açıldıkça, çöken bir imparatorluktan, doğmakta olan bir ışığın büyüsüne kapıldım. Devrimin kök salmasını sağlamak, Anadolu köylerine yaymak, Cumhuriyeti yaşatacak yeni nesiller yetiştirmek yine bu insanlarla, aynı insanlarla olacaktı. Sıradan mıydılar, sıra dışı mıydılar? Bilmiyorum... Bildiğim, onları ve öykülerini sıra dışı yapanın, o değişimi gerçekleştirecek olmaları, o değişim gücüne, kaçınılmaz olana inanmaları... O değişimi gerçekleştirmek için verdikleri mücadele...
Nurettin Tekindor'un ustalığı ve başarısı, birkaç kuşağın öyküsünü, öykülerini, Türkiye'nin tarihsel, toplumsal, ekonomik, siyasal ve kültürel panoramasına yerleştirirken, bireylerin iç dünyasına girebilmesinde... Zeynep ORAL (Arka kapaktan)
"Yarınlarını bilmeyen hayatlardan çizgiler." Hayat Yarınını Bilmez'i severek okudum. Öykülerin zenginliği dikkat çekici. Hem anlatılan dönemlerin insanlarına ve onların dünyalarına ilişkin ilginç şeyler öğrendim hem de yeni bir yazar tanıdım. Bundan sonra yazacaklarını merakla bekleyeceğim bir yazar. Belki kendi gazetecilik anılarıyla çıkar karşıma, belki bir romanla. Kitabında bütün düzyazı türlerinin ipuçları var. -Ülkü TAMER
"Sıradan insanların sıra dışı öyküleri"... Nurettin Tekindor'un ilk romanı "Hayat Yarınını Bilmez"in ilk sayfalarında, bilmediğim bir dünyanın, geçen yüzyılın tekke dünyasının labirentlerinde, dervişler, şeyhler arasında dolaşmaya başladım. O dünyadan yeni, yepyeni çarpıcı dünyalara açıldıkça, çöken bir imparatorluktan, doğmakta olan bir ışığın büyüsüne kapıldım. Devrimin kök salmasını sağlamak, Anadolu köylerine yaymak, Cumhuriyeti yaşatacak yeni nesiller yetiştirmek yine bu insanlarla, aynı insanlarla olacaktı. Sıradan mıydılar, sıra dışı mıydılar? Bilmiyorum... Bildiğim, onları ve öykülerini sıra dışı yapanın, o değişimi gerçekleştirecek olmaları, o değişim gücüne, kaçınılmaz olana inanmaları... O değişimi gerçekleştirmek için verdikleri mücadele...
Nurettin Tekindor'un ustalığı ve başarısı, birkaç kuşağın öyküsünü, öykülerini, Türkiye'nin tarihsel, toplumsal, ekonomik, siyasal ve kültürel panoramasına yerleştirirken, bireylerin iç dünyasına girebilmesinde... Zeynep ORAL (Arka kapaktan)