^#smrgSAHAF Hayatım Beykoz: Beykoz Sözlü Tarihi -

Beykoz Sözlü Tarih çalışmanın birinci kitabı Yüzyıllık Beykoz Hikâyeleri'nin Beykozlulara takdim edildiği 4 Haziran 2008 Çarşamba günü yapılan toplantıda demiştim ki: "Şimdi sırada Beykoz fotoğraflarından albüm kitap var, onun arkasından elinizdekinde tuttuğunuz gibi bir Beykoz kitabını daha bitirmek istiyorum. Üç kitabı tamamlarsam kendimi Beykoz'un hayırlı evlatları kuyruğunun en arkasında sıraya girmeye hak kazanmış addedeceğim. Yüzyıllık Beykoz Hikâyeleri, Evvel Zaman İçinde Beykoz ve Hayatım Beykoz ile sözlü tarihin üçlemesi tamamlanmış oldu. Burada durup, "benim işim bitti" demiyorum. Çünkü Beykozlularla yapılmış uzun söyleşilerimin çözülmüş bantları var. Beykoz Belediyesi Kültür Yayınları, Muharrem Ergül'ün açtığı yolda devam edeceğini ümit ederek sözlü tarih çalışmasına devam etmek istiyorum. Daha konuşacağım o kadar çok Beykozlu var ki... Beykoz sözlü tarihi benim gazetecilik hayatımdaki en fazla değer verdiğim çalışmadır. Geçmişe dair çok az şey biliyoruz, aradan bir elli yıl daha geçince geriye hiçbir şey kalmayabilir. Çok sık tekrarlayıp asla gereğini yapmadığımız bir tespiti burada tekrarlamak istiyorum: - Geçmişi olmayan toplumların geleceği de olmaz! Beykoz Belediye Başkanı Muharrem Ergül, Beykozlularla birlikte kalın duvarları yıktı. Beykoz'un 15 kitaba varan bir özel tarihi kayıt altına alındı. Artık hepimiz övünebiliriz: - Beykozlu geçmişimiz var!' Yüzyıllık Beykoz Hikâyelerinin tanıtım toplantısının yapıldığı günün geç saatlerinde telefonum çaldı: - Abi 75. sayfaya geldim, elimden bırakamıyorum. Sanki Kelle İbrahim'le birlikte yokuşu çıkıyormuşum gibi hissediyorum kendimi... İbrahim Yurttaş'ın o gece benimle paylaştığı sıcak Beykozlu heyecanının bir başka versiyonunu on beş gün sonra kıdemli gazeteci ağabeyim…