Silivri'de yaşadığım 40 yıl içine sağlayabildiğim belgelerden yararlanarak bu kitabı oluşturmaya çalıştım. Bulacağınız eksiklikleri, amatör bir yazarın deneyimsizliği olarak kabul edeceğinizi umuyorum. -Cemal Kozanoğlu
Kitaptan
‘‘İskele Caddesi'nin iki yanında ‘‘mağaza'' denilen, taştan yapılmış, tek katlı ve beşik çatılı binalar vardı. Bugün caddeye saptıktan sonra biraz ilerleyince Sarıbekirler'in tahıl ambarı ve mağazaları görülür. Yine yolun sağ yanında, Silivri'nin Müslüman olmayan son işadamlarından Yahudi Avram Susar ve Mişon Büyükbahar'ın yoğurthaneleri vardı.
Az ilerde gazinolar görülür. Burası 1940'lı yıllardan önce çamur ve bataklıktan oluşan bir sahildi. Vakkas Bey adlı bir kaymakam Silivri'ye geldikten sonra E-5 karayolunun Bokluca Deresi'ni kestiği yerden başlayarak iskeleye kadar olan bölüme bir duvar yaptırarak burasını Silivri'ye kazandırmış oldu. Bu, adının hayırla anılması değer bilirlik gereği olan saygın kaymakam görev süresince makamında pek oturmamış; kahvelerde oturan birini gördüğünde elindeki bastonu sallayıp, o kişiyi dışarı çıkartıp ve doğruca derenin temizlenmesi ve rıhtım inşaatına götürürmüş.
Bugün E-5 karayolunun altında kalan köprüye Vakkas Köprüsü adı verilmiştir. Kaymakama hemşehrilerimiz ‘‘Sallabaş'' adını takmışlardı.''
Silivri'de yaşadığım 40 yıl içine sağlayabildiğim belgelerden yararlanarak bu kitabı oluşturmaya çalıştım. Bulacağınız eksiklikleri, amatör bir yazarın deneyimsizliği olarak kabul edeceğinizi umuyorum. -Cemal Kozanoğlu
Kitaptan
‘‘İskele Caddesi'nin iki yanında ‘‘mağaza'' denilen, taştan yapılmış, tek katlı ve beşik çatılı binalar vardı. Bugün caddeye saptıktan sonra biraz ilerleyince Sarıbekirler'in tahıl ambarı ve mağazaları görülür. Yine yolun sağ yanında, Silivri'nin Müslüman olmayan son işadamlarından Yahudi Avram Susar ve Mişon Büyükbahar'ın yoğurthaneleri vardı.
Az ilerde gazinolar görülür. Burası 1940'lı yıllardan önce çamur ve bataklıktan oluşan bir sahildi. Vakkas Bey adlı bir kaymakam Silivri'ye geldikten sonra E-5 karayolunun Bokluca Deresi'ni kestiği yerden başlayarak iskeleye kadar olan bölüme bir duvar yaptırarak burasını Silivri'ye kazandırmış oldu. Bu, adının hayırla anılması değer bilirlik gereği olan saygın kaymakam görev süresince makamında pek oturmamış; kahvelerde oturan birini gördüğünde elindeki bastonu sallayıp, o kişiyi dışarı çıkartıp ve doğruca derenin temizlenmesi ve rıhtım inşaatına götürürmüş.
Bugün E-5 karayolunun altında kalan köprüye Vakkas Köprüsü adı verilmiştir. Kaymakama hemşehrilerimiz ‘‘Sallabaş'' adını takmışlardı.''