karşı eve bakan bir pencere. Sağda bir karyola. Solda bir kapı ve konsol.
Kucak kucak çiçek. Vakit akşam. Claire, Sırtı tuvalet masasına dönük,
ayakta ve kombinezonladır. Kolunu öne uzatışı ve ses tonu, öfkesini
göstermektedir. Gene mi bu eldivenler? Kurtulamadım bunlardan.
Sana kaç defa bunları mutfaktan dışarı çıkarma dedim. Anlaşılan sütçüyü
bunlarla ayartacağını umuyorsun. Yoo, yoo boşuna yalan söyleme.
Al da, götür musluğa as. Bu odanın kirletilmemesi gerektiğini ne zaman
öğreneceksin? Her şeyde, mutfaktan gelen her şeyde tükürük var. Çık
dışarı. Tükürüklerini de al. Oynama o eldivenlerle. Claire konuşurken
Solange da kauçuk eldivenli ellerini seyreder, onları kimi zaman yelpaze
gibi açar, kimi zaman da çiçek demeti biçimine sokar. Yorma kendini,
keyfine bak. Ağırdan al, zamanımız bol. Çık dışarı. (Kitabın Girişinden)
karşı eve bakan bir pencere. Sağda bir karyola. Solda bir kapı ve konsol.
Kucak kucak çiçek. Vakit akşam. Claire, Sırtı tuvalet masasına dönük,
ayakta ve kombinezonladır. Kolunu öne uzatışı ve ses tonu, öfkesini
göstermektedir. Gene mi bu eldivenler? Kurtulamadım bunlardan.
Sana kaç defa bunları mutfaktan dışarı çıkarma dedim. Anlaşılan sütçüyü
bunlarla ayartacağını umuyorsun. Yoo, yoo boşuna yalan söyleme.
Al da, götür musluğa as. Bu odanın kirletilmemesi gerektiğini ne zaman
öğreneceksin? Her şeyde, mutfaktan gelen her şeyde tükürük var. Çık
dışarı. Tükürüklerini de al. Oynama o eldivenlerle. Claire konuşurken
Solange da kauçuk eldivenli ellerini seyreder, onları kimi zaman yelpaze
gibi açar, kimi zaman da çiçek demeti biçimine sokar. Yorma kendini,
keyfine bak. Ağırdan al, zamanımız bol. Çık dışarı. (Kitabın Girişinden)