17. yüzyılda Hollanda, ticarette elde ettiği başarılarla büyük bir ekonomik güce sahip olur. "Altın Çağ" olarak adlandırılan bu dönemde ülke, Avrupa'da okur-yazar oranının ve sanat üretiminin en yüksek olduğu yerdir: Yılda 70 bin resim üretilmektedir ve tablolar başlı başına bir mübadele aracına dönüşmüştür. Sanatın hâlâ büyük ölçüde aristokrasinin himayesinde ve aristokrasi için üretildiği diğer Batı ülkelerinin aksine, Hollanda'da sanat artık yeni serpilen tüccar orta sınıf için üretilir; himaye sisteminin yerini ticari "sanat piyasası", hamilerin yerini ise sanat simsarları alır.
Michael North bu kitabında Hollanda Altın Çağı'nın ekonomik ve toplumsal yapısını ve ticarileşmenin sanat alanı üzerindeki etkilerini araştırıyor. Dönemin özel ve kamusal sanat koleksiyonlarını analiz ederek, sanat eserlerinin Hollanda toplumunda nasıl bir işlev gördüğünü gözler önüne seriyor. Sergileri, eser satışlarını, müzayedeleri ve koleksiyonculuk pratiklerini inceleyerek bu dönem Hollanda sanatının (ve Batı sanat piyasasının) ekonomik ve toplumsal tarihini ortaya koyuyor. Hollanda Altın Çağı'nda Sanat ve Ticaret sanat tarihi kadar sanat sosyolojisinin de kılavuzlarından biridir. - Johannes Vermeer, İnci Küpeli Kız, 1665.