Hoşana'nın Son Sözü, Annem Hoşana'nın seksen iki yıl boyunca içinde sakladığı sırrı ile ilgili bir kitap.
Bebekliğinden beri Alevi kültürü ile yetişmiş bir insan, bir kadın, Ermeni kökenli olduğunu, seksen iki yıl boyunca ailesinden, çocuklarından, torunlarından, yaşadığı çevreden saklayabilir mi? Bir köy, seksen iki yıl ve devamında bugün, susar mı?
Hoşana bu sırrı seksen iki yıl içinde sakladı. Nasıl olduysa o gün en küçük oğluna, bana bu gerçeği anlattı. Ertesi gün bir kaza sonucu bilincini kaybetti ve ardından öldü. Hoşana'nın bu sırrını, yaşamından bazı kesitleri bu kâğıda dökerken, kendi çocukluğuma, gençlik yıllarıma uzanma gereği duydum.
Bu anıları yazarken, insanı,"hangi sosyal ve siyasal koşullar sağcı ya da solcu yapar"a da yanıt aradım. Yaklaşık elli yılın benim yaşamıma yansıyan politik anılarının bazı önemli kesitlerini bu kitapta msergiledim. Bu anılar, aynı zamanda, Türkiye'nin siya-sal yaşamının da yansımalarıydı.
Bu kitabın yazarı Erzincan Lisesinde Hüseyin Cevahir'in yakın arkadaşı oldu. Üniversite'de Abdullah Öcalan, karısı Kesire, halen PKK üst yöneticisi ve kurucularından Ali Haydar Kaytan ve Hâki Karer'in yakın arkadaşı oldu. Yine Derin Devletin simgesi Mehmet Ağar ile Mülkiye'den okul arkadaşlığı oldu. Aradan geçen bunca yıl sonra farklı siyasal görüşleri benimseyen üniversite arkadaşlarımın kimi derin devlette, kimi dağda, Kandil'de, İmralı'da, kimi de öldürüldü. Ancak bu kitabın yazarının gerçek politik arkadaşları, yoldaşları Behice Boran, Nihat Sargın, Sadun Aren, Aziz Nesin gibi insanlar oldu.
Bu kitapta, Hoşana'dan yola çıkılarak, söz konusu dönemlere ve kişilere ilişkin anılara minik kesitler halinde yer verildi.
Kitaptan ilginç notlar
“Hoşana'nın Son Sözü” kitabında, 12 Eylül darbesinden 6 gün sonra, 18 Eylül 1980 tarihli bir mektup yer alıyor.
O dönemde Aydınlık gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olan Oral Çalışlar'ın gazetenin yayınının durdurulması kararının kaldırılması için MGK başkanı Kenan Evren'e gönderdiği mektupta şu ilginç ifadeler yer alıyor:
Aydınlık Gazetesi ilk çıktığı 20 Mart 1978 tarihinden bu yana yayınını şu ilkeleri temel alarak sürdürmüştür;
1-Özellikle Sovyetler Birliği'nden gelen dış tehdit, sızma ve yıkıcılığa karşı milli bağımsızlığı savunmak, savaş tehlikesine karşı hazırlıklı olmak, milli savunmayı güçlendirmek.
...
Bunun ötesinde Aydınlık, yaptığı birçok yayınla Sıkıyönetim Komutanlıklarının, terör ve zorbalık odaklarına karşı başarı kazanmasına yardımcı olmuştur.
Aydınlık Gazetesi, bugüne kadarki yayını ve mücadelesi ile Milli Güvenlik Konseyinin ilan ettiği bu amaçların gerçekleşmesine basın alanında destek olmak için ‘hayatını dahi seve seve feda etmeye hazır' olduğunu kanıtlamıştır.
3 sayfalık bu mektubun tam metni kitapta yer alıyor.
Hoşana'nın Son Sözü, Annem Hoşana'nın seksen iki yıl boyunca içinde sakladığı sırrı ile ilgili bir kitap.
Bebekliğinden beri Alevi kültürü ile yetişmiş bir insan, bir kadın, Ermeni kökenli olduğunu, seksen iki yıl boyunca ailesinden, çocuklarından, torunlarından, yaşadığı çevreden saklayabilir mi? Bir köy, seksen iki yıl ve devamında bugün, susar mı?
Hoşana bu sırrı seksen iki yıl içinde sakladı. Nasıl olduysa o gün en küçük oğluna, bana bu gerçeği anlattı. Ertesi gün bir kaza sonucu bilincini kaybetti ve ardından öldü. Hoşana'nın bu sırrını, yaşamından bazı kesitleri bu kâğıda dökerken, kendi çocukluğuma, gençlik yıllarıma uzanma gereği duydum.
Bu anıları yazarken, insanı,"hangi sosyal ve siyasal koşullar sağcı ya da solcu yapar"a da yanıt aradım. Yaklaşık elli yılın benim yaşamıma yansıyan politik anılarının bazı önemli kesitlerini bu kitapta msergiledim. Bu anılar, aynı zamanda, Türkiye'nin siya-sal yaşamının da yansımalarıydı.
Bu kitabın yazarı Erzincan Lisesinde Hüseyin Cevahir'in yakın arkadaşı oldu. Üniversite'de Abdullah Öcalan, karısı Kesire, halen PKK üst yöneticisi ve kurucularından Ali Haydar Kaytan ve Hâki Karer'in yakın arkadaşı oldu. Yine Derin Devletin simgesi Mehmet Ağar ile Mülkiye'den okul arkadaşlığı oldu. Aradan geçen bunca yıl sonra farklı siyasal görüşleri benimseyen üniversite arkadaşlarımın kimi derin devlette, kimi dağda, Kandil'de, İmralı'da, kimi de öldürüldü. Ancak bu kitabın yazarının gerçek politik arkadaşları, yoldaşları Behice Boran, Nihat Sargın, Sadun Aren, Aziz Nesin gibi insanlar oldu.
Bu kitapta, Hoşana'dan yola çıkılarak, söz konusu dönemlere ve kişilere ilişkin anılara minik kesitler halinde yer verildi.
Kitaptan ilginç notlar
“Hoşana'nın Son Sözü” kitabında, 12 Eylül darbesinden 6 gün sonra, 18 Eylül 1980 tarihli bir mektup yer alıyor.
O dönemde Aydınlık gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olan Oral Çalışlar'ın gazetenin yayınının durdurulması kararının kaldırılması için MGK başkanı Kenan Evren'e gönderdiği mektupta şu ilginç ifadeler yer alıyor:
Aydınlık Gazetesi ilk çıktığı 20 Mart 1978 tarihinden bu yana yayınını şu ilkeleri temel alarak sürdürmüştür;
1-Özellikle Sovyetler Birliği'nden gelen dış tehdit, sızma ve yıkıcılığa karşı milli bağımsızlığı savunmak, savaş tehlikesine karşı hazırlıklı olmak, milli savunmayı güçlendirmek.
...
Bunun ötesinde Aydınlık, yaptığı birçok yayınla Sıkıyönetim Komutanlıklarının, terör ve zorbalık odaklarına karşı başarı kazanmasına yardımcı olmuştur.
Aydınlık Gazetesi, bugüne kadarki yayını ve mücadelesi ile Milli Güvenlik Konseyinin ilan ettiği bu amaçların gerçekleşmesine basın alanında destek olmak için ‘hayatını dahi seve seve feda etmeye hazır' olduğunu kanıtlamıştır.
3 sayfalık bu mektubun tam metni kitapta yer alıyor.