#smrgKİTABEVİ Hoşgörü Üzerine / Ruh Dinginliği Üzerine - 2024

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Tarcan Matbaacılık
Dizi Adı:
Felsefe 32
ISBN-10:
6055063160
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199172531
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
122 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
5
Basım Tarihi:
2024
Çeviren:
Bedia Demiriş
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
126,00
Havale/EFT ile: 122,22
Stoktan teslim
1199172531
558651
Hoşgörü Üzerine / Ruh Dinginliği Üzerine  -        2024
Hoşgörü Üzerine / Ruh Dinginliği Üzerine - 2024 #smrgKİTABEVİ
126.00
Birinci Kitap Hoşgörü Üzerine (De Clementia), Nero'dan günümüze tüm yöneticilere bir ithaftır. İmparatorlar hoşgörüleriyle hatırlanır ve itibar kazanırlar; zalimlikleriyle değil. Romalı hatip Lucius Annaeus Seneca'nın sözleri günümüzde yankı bulacak bir bilgeliğe ulaşır:

"Zira kimse bir maskeyi uzun süre taşıyamaz, uydurma şeyler çabucak kendi doğalarına geri döner; şöyle diyeyim, temelinde doğruluk yatan her şey zeminden boy atar, zamanı geldiğinde de daha büyük, daha iyi olarak ortaya çıkar."

Stoacı yaşam felsefesinin öğütlediği üzere doğada nasıl bir denge ve uyum aranıyorsa, yöneticiler ile halk arasında da hoşgörü, akıl ve adalet temelinde benzer bağlar kurulmalıdır.

İkinci kitap Ruh Dinginliği Üzerine (de tranquillitate animi)'de ise gerçek mutluluğun kapısı aralanmaya çalışılır. Stoacı düşüncenin temel ilkeleri esasında her birey için kaçınılmaz ruhani alıştırmalardır, yapılması gereken günlük erdemlerdir: Bir insanın diğer insanlara karşı görevlerini bir yükümlülük olarak üstlenmesi ve böylece kendisini sınaması gerekir. Arkadaşlık ruh dinginliğine katkıda bulunur; çok büyük servet ise ona zarar verir. İnsanın kendi gereksinimlerine sınır koyması gerekir. Bilge kişi ölümü hiçe sayar ve her şeye hazırlıklı olur. Aksilikler kuruntu etmeden, anlayışla karşılanmalıdır. İnsanlara düşman olmamak, olağan kusurları gülerek karşılamak ve zihin için gerekli olan dinlenmeyi hiç unutmamak gerekir:

“Sık sık da kendi içine çekilmelidir insan; çünkü birbirine benzemeyenlerin arkadaşlığı uyumlu bağları kargaşaya sürükler ve yeni zaaflar uyandırır, ruhta bulunan ve tümüyle iyileştirilemeyen zayıf her ne varsa bunları kötüleştirir. Bununla birlikte şu iki şeyin birbiriyle harmanlanması ve sıra ile yapılması gerekir: Yalnızlık ve kalabalığa katılma. Yalnızlık bizim insanlara karşı özlem duymamıza sebep olur, kalabalık ise kendimize karşı özlem duymamıza ve biri diğeri için çare olur: Yalnızlık, kalabalığa karşı duyulan nefrete, kalabalık, yalnızlıktan duyulan bıkkınlığa çare olur.”

Birinci Kitap Hoşgörü Üzerine (De Clementia), Nero'dan günümüze tüm yöneticilere bir ithaftır. İmparatorlar hoşgörüleriyle hatırlanır ve itibar kazanırlar; zalimlikleriyle değil. Romalı hatip Lucius Annaeus Seneca'nın sözleri günümüzde yankı bulacak bir bilgeliğe ulaşır:

"Zira kimse bir maskeyi uzun süre taşıyamaz, uydurma şeyler çabucak kendi doğalarına geri döner; şöyle diyeyim, temelinde doğruluk yatan her şey zeminden boy atar, zamanı geldiğinde de daha büyük, daha iyi olarak ortaya çıkar."

Stoacı yaşam felsefesinin öğütlediği üzere doğada nasıl bir denge ve uyum aranıyorsa, yöneticiler ile halk arasında da hoşgörü, akıl ve adalet temelinde benzer bağlar kurulmalıdır.

İkinci kitap Ruh Dinginliği Üzerine (de tranquillitate animi)'de ise gerçek mutluluğun kapısı aralanmaya çalışılır. Stoacı düşüncenin temel ilkeleri esasında her birey için kaçınılmaz ruhani alıştırmalardır, yapılması gereken günlük erdemlerdir: Bir insanın diğer insanlara karşı görevlerini bir yükümlülük olarak üstlenmesi ve böylece kendisini sınaması gerekir. Arkadaşlık ruh dinginliğine katkıda bulunur; çok büyük servet ise ona zarar verir. İnsanın kendi gereksinimlerine sınır koyması gerekir. Bilge kişi ölümü hiçe sayar ve her şeye hazırlıklı olur. Aksilikler kuruntu etmeden, anlayışla karşılanmalıdır. İnsanlara düşman olmamak, olağan kusurları gülerek karşılamak ve zihin için gerekli olan dinlenmeyi hiç unutmamak gerekir:

“Sık sık da kendi içine çekilmelidir insan; çünkü birbirine benzemeyenlerin arkadaşlığı uyumlu bağları kargaşaya sürükler ve yeni zaaflar uyandırır, ruhta bulunan ve tümüyle iyileştirilemeyen zayıf her ne varsa bunları kötüleştirir. Bununla birlikte şu iki şeyin birbiriyle harmanlanması ve sıra ile yapılması gerekir: Yalnızlık ve kalabalığa katılma. Yalnızlık bizim insanlara karşı özlem duymamıza sebep olur, kalabalık ise kendimize karşı özlem duymamıza ve biri diğeri için çare olur: Yalnızlık, kalabalığa karşı duyulan nefrete, kalabalık, yalnızlıktan duyulan bıkkınlığa çare olur.”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat