Devletin piyasaya müdahale etmemesi esası asla 'laissez faire' (bırakınız yapsınlar) şeklindeki bir iktisadi anlayışa varacak boyutlara taşınamaz. Kâmil bir pazar işleyişinin temini ancak piyasa üzerinde tam bir kontrol kurmakla mümkündür. Bunun için de İslâm ahkâmının câri ve Müslümanlar'ın hâkim olduğu bir piyasanın tesisi kaçınılmazdır. Bunun en güzel örneği Hz. Peygamber'in (s.a.s.) kurduğu 'Medine Pazarı'dır.
Devletin müdahale yetkisini kuvveden fiile geçirecek kusursuz ve fonksiyo-ner icra organlarının teşkili de bu sürecin önemli bir parçasıdır. Bunun en güzel örneği ise, daha o dönemde temelleri atılıp teşkilâtlı bir yapıya kavuşturulan 'Hisbe' müessesesidir. (Arka kapaktan)
Devletin piyasaya müdahale etmemesi esası asla 'laissez faire' (bırakınız yapsınlar) şeklindeki bir iktisadi anlayışa varacak boyutlara taşınamaz. Kâmil bir pazar işleyişinin temini ancak piyasa üzerinde tam bir kontrol kurmakla mümkündür. Bunun için de İslâm ahkâmının câri ve Müslümanlar'ın hâkim olduğu bir piyasanın tesisi kaçınılmazdır. Bunun en güzel örneği Hz. Peygamber'in (s.a.s.) kurduğu 'Medine Pazarı'dır.
Devletin müdahale yetkisini kuvveden fiile geçirecek kusursuz ve fonksiyo-ner icra organlarının teşkili de bu sürecin önemli bir parçasıdır. Bunun en güzel örneği ise, daha o dönemde temelleri atılıp teşkilâtlı bir yapıya kavuşturulan 'Hisbe' müessesesidir. (Arka kapaktan)