#smrgKİTABEVİ İçimizdeki Kara Delik - 2002

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Mart Matbaacılık
Dizi Adı:
ISBN-10:
9757265470
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Hazırlayan:
Rober Koptaş
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199033247
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
291 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2002
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
210,00
Havale/EFT ile: 203,70
Stoktan teslim
1199033247
419335
İçimizdeki Kara Delik -        2002
İçimizdeki Kara Delik - 2002 #smrgKİTABEVİ
210.00
Bir yaşam nedir ki? Uçsuz bucaksız evrende bir damla belki de... Kısacık bir an... Ve bu anda sonsuz çeşitlilikte devinen ve de biçimden biçime giren bir ruh. Üzülüp sevinen, gülüp ağlayan, kinlenip bağışlayan, korkup yüreklenen, büzülüp genleşen, gerilip boşalan ve ölüp ölüp dirilen... Yaşamın gizi belki de çakan bir şimşeğin ardından cama çarpan yağmur damlasındaydı, kim bilir...

Korkunun dağları sardığı, kötünün iyiyi, zulmün iyiliği besleyip çoğalttığı zor yıllarda, yüreklerin taşlaştığı zamanlarda insanın mutlaka bir kısrağı olmalıdır. Nereden olursa olsun, gecenin içinden dörtnala koşup gelmeli, apak yeleleriyle bir rüzgar gibi esip geçmelidir. İnsanın böyle bir kısrağı olmadı mı, hali dumandır!

Dünyada ne kadar insan varsa gökyüzünde de o kadar kara delik vardır. Her insan kendi kara deliğinin tutsağıdır. Bu tutsaklıktan kurtulmanın biricik yolu, kendi eylemimize kayıtsız kalmak, bir köşeye çekilip tırnak kesmektir.

Bir yaşam nedir ki? Uçsuz bucaksız evrende bir damla belki de... Kısacık bir an... Ve bu anda sonsuz çeşitlilikte devinen ve de biçimden biçime giren bir ruh. Üzülüp sevinen, gülüp ağlayan, kinlenip bağışlayan, korkup yüreklenen, büzülüp genleşen, gerilip boşalan ve ölüp ölüp dirilen... Yaşamın gizi belki de çakan bir şimşeğin ardından cama çarpan yağmur damlasındaydı, kim bilir...

Korkunun dağları sardığı, kötünün iyiyi, zulmün iyiliği besleyip çoğalttığı zor yıllarda, yüreklerin taşlaştığı zamanlarda insanın mutlaka bir kısrağı olmalıdır. Nereden olursa olsun, gecenin içinden dörtnala koşup gelmeli, apak yeleleriyle bir rüzgar gibi esip geçmelidir. İnsanın böyle bir kısrağı olmadı mı, hali dumandır!

Dünyada ne kadar insan varsa gökyüzünde de o kadar kara delik vardır. Her insan kendi kara deliğinin tutsağıdır. Bu tutsaklıktan kurtulmanın biricik yolu, kendi eylemimize kayıtsız kalmak, bir köşeye çekilip tırnak kesmektir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat