“Devlet adamlarının hiç bir zaman unutmayacakları hakikat, büyük ve derin hadiselerin ardında bıraktıkları mirasların yapısını doğru tayin ve tesbit edebilmeleridir Bu asıl vazife yerine getirilmezse, girişilen işlerin kalan mirasa uymayanlarının muvaffak olması mümkün değildir. Önceden bu basireti göstermemiş olanlar, başarısızlık sebebini başka yollarda ararlar. Zamanla da ülke, kapandığı zannedilen istenmeyen geçmişin yeniden sahnesi olur...”
Türkiye'mizde, Mehmetçiği yirmi yılda üç defa kışlasından çıkartmış hadiselerin ardlarında Nizamülmülk'ün işaret ettiği mirası zamanında bilmiş ve tedbirlerimizi bu reddi imkansız hakikate göre almış olsa idik, ülke, sadece yirmi yılda üç askeri müdahaleye sahne olur muydu?
Bu kitap bu soruya cevap veriyor...
İhtimaller, teoriler, tahminler ve kıyaslamalara dayanarak değil; 1960-1985 arasının büyük bölümünü asgari huzur için sıkı yönetimleri son çare saymış kan-kin-kargaşa ile mühürlenmiş olarak... -Cemal Kutay (Arka kapaktan)
“Devlet adamlarının hiç bir zaman unutmayacakları hakikat, büyük ve derin hadiselerin ardında bıraktıkları mirasların yapısını doğru tayin ve tesbit edebilmeleridir Bu asıl vazife yerine getirilmezse, girişilen işlerin kalan mirasa uymayanlarının muvaffak olması mümkün değildir. Önceden bu basireti göstermemiş olanlar, başarısızlık sebebini başka yollarda ararlar. Zamanla da ülke, kapandığı zannedilen istenmeyen geçmişin yeniden sahnesi olur...”
Türkiye'mizde, Mehmetçiği yirmi yılda üç defa kışlasından çıkartmış hadiselerin ardlarında Nizamülmülk'ün işaret ettiği mirası zamanında bilmiş ve tedbirlerimizi bu reddi imkansız hakikate göre almış olsa idik, ülke, sadece yirmi yılda üç askeri müdahaleye sahne olur muydu?
Bu kitap bu soruya cevap veriyor...
İhtimaller, teoriler, tahminler ve kıyaslamalara dayanarak değil; 1960-1985 arasının büyük bölümünü asgari huzur için sıkı yönetimleri son çare saymış kan-kin-kargaşa ile mühürlenmiş olarak... -Cemal Kutay (Arka kapaktan)