#smrgSAHAF İmparatorluktan Gelen Bir Ulus: Türk Modernitesi ve Doğu Karadeniz'de Osmanlı Mirası - 2005
Meeker, yıllarca süren araştırmalarını Doğu Karadeniz'e, özellikle Of ve yöresine yoğunlaştırıp, çalışmalarında tarih ile etnografyayı birleştiren bir anlayış izlerken, Of yöresinde gücünü ve varoluşunu gelenekten alan yerel toplumsal oluşumların yeni rejimle gelen devletin siyasal ve ekonomik modernleşme projesine nasıl uyum sağladığını da gözlüyor. Yazarın tespit ettiği bir başka gerçek de, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuranların yeni bir ülke için Türk nüfusu yaratma girişimleri dahil yeni sonuçlar doğuracak toplumsal projelerini, imparatorluktan cumhuriyete dönüşüm çabalarına hazır olan devlet toplumuna (statesociety) dayandırmasıdır.
Bu nedenle Michael E. Meeker, yeni ulus projesinin eski imparatorluk projesinin tekrarı olduğu süre içinde mutlaka benzer nitelikler taşıdığına değinirken, eski imparatorluk araçlarının bir yerde dönüştürücü ve yaratıcı bir potansiyele sahip olabileceğine de dikkat çeker.
Geleneksel bir toplumsal sistemle, modern devlet sisteminin yerel düzeyde etkileşen iki ayrı düzen olduğu gerçeğini temel alıp, antropolojik yöntemleri kullanan bu değerli çalışma, Türk modernitesine farklı bir bakış açısı getiriyor. (Arka kapaktan)
Meeker, yıllarca süren araştırmalarını Doğu Karadeniz'e, özellikle Of ve yöresine yoğunlaştırıp, çalışmalarında tarih ile etnografyayı birleştiren bir anlayış izlerken, Of yöresinde gücünü ve varoluşunu gelenekten alan yerel toplumsal oluşumların yeni rejimle gelen devletin siyasal ve ekonomik modernleşme projesine nasıl uyum sağladığını da gözlüyor. Yazarın tespit ettiği bir başka gerçek de, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuranların yeni bir ülke için Türk nüfusu yaratma girişimleri dahil yeni sonuçlar doğuracak toplumsal projelerini, imparatorluktan cumhuriyete dönüşüm çabalarına hazır olan devlet toplumuna (statesociety) dayandırmasıdır.
Bu nedenle Michael E. Meeker, yeni ulus projesinin eski imparatorluk projesinin tekrarı olduğu süre içinde mutlaka benzer nitelikler taşıdığına değinirken, eski imparatorluk araçlarının bir yerde dönüştürücü ve yaratıcı bir potansiyele sahip olabileceğine de dikkat çeker.
Geleneksel bir toplumsal sistemle, modern devlet sisteminin yerel düzeyde etkileşen iki ayrı düzen olduğu gerçeğini temel alıp, antropolojik yöntemleri kullanan bu değerli çalışma, Türk modernitesine farklı bir bakış açısı getiriyor. (Arka kapaktan)