#smrgKİTABEVİ Işığın Elçisi Mani ve Gnostik Düşüncesi - 2025

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6057285676
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199234966
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
384
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
300,00
Havale/EFT ile: 290,01
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199234966
621915
Işığın Elçisi Mani ve Gnostik Düşüncesi -        2025
Işığın Elçisi Mani ve Gnostik Düşüncesi - 2025 #smrgKİTABEVİ
300.00
Bu çalışma evvel emirde Mani'nin gnostik yaşam serüvenini ele almaktadır. Mani'nin içinde yetiştiği vaftizci cemaatle olan ilişkisi ve vaftiz eleştirisi önem arz etmektedir. Bu süreçte Mani, ‘ikizim' dediği ilahi varlığın hakikat bilgisini (gnosis) bütün insanlığa duyurması emriyle cemaatini terk etmiştir. Babil'den çıkarak özellikle Sâsânî coğrafyasında I. Şapur'un (240-270?) müsaadesiyle yoğun bir misyon faaliyeti yürüten Mani'nin gnostik düşüncesi, Mezopotamya'dan Roma'ya ve Kuzey Afrika'dan Hint'e, Orta Asya'ya ve hatta Çin'in içlerine kadar etkili olmuştur. Böylesi geniş bir coğrafyada etkili olmasının arka planında Mani ve talebelerinin, Maniheist düşünceyi farklı dillerde yazdıkları metinlerle yayma çabaları yatmaktadır. Mani, kendisini kutsal zincirin son halkası görerek evrensel gnostik bir söylem inşa etmiştir. Öyle ki Mani; Zerdüşt'ü, Budda'yı, İsa'yı kendisine selef tayin edip ilahi hikmetin son temsilcisi olduğunu ileri sürmüştür. Mani'nin iyi ve kötü ya da ışık ve karanlık olmak üzere iki tabiat bağlamında düalist bir teolojiyi savunması, bu iki tabiat arasındaki ilişki düzlemini Başlangıç, Orta ve Son olmak üzere üç zaman temelinde işleyerek kozmosu anlamlandırması ve ışığın, maddenin/bedenin esaretinden kurtarılması, Gnostik düşüncesinin temel karakteristiğini sunmaktadır.
Bu çalışma evvel emirde Mani'nin gnostik yaşam serüvenini ele almaktadır. Mani'nin içinde yetiştiği vaftizci cemaatle olan ilişkisi ve vaftiz eleştirisi önem arz etmektedir. Bu süreçte Mani, ‘ikizim' dediği ilahi varlığın hakikat bilgisini (gnosis) bütün insanlığa duyurması emriyle cemaatini terk etmiştir. Babil'den çıkarak özellikle Sâsânî coğrafyasında I. Şapur'un (240-270?) müsaadesiyle yoğun bir misyon faaliyeti yürüten Mani'nin gnostik düşüncesi, Mezopotamya'dan Roma'ya ve Kuzey Afrika'dan Hint'e, Orta Asya'ya ve hatta Çin'in içlerine kadar etkili olmuştur. Böylesi geniş bir coğrafyada etkili olmasının arka planında Mani ve talebelerinin, Maniheist düşünceyi farklı dillerde yazdıkları metinlerle yayma çabaları yatmaktadır. Mani, kendisini kutsal zincirin son halkası görerek evrensel gnostik bir söylem inşa etmiştir. Öyle ki Mani; Zerdüşt'ü, Budda'yı, İsa'yı kendisine selef tayin edip ilahi hikmetin son temsilcisi olduğunu ileri sürmüştür. Mani'nin iyi ve kötü ya da ışık ve karanlık olmak üzere iki tabiat bağlamında düalist bir teolojiyi savunması, bu iki tabiat arasındaki ilişki düzlemini Başlangıç, Orta ve Son olmak üzere üç zaman temelinde işleyerek kozmosu anlamlandırması ve ışığın, maddenin/bedenin esaretinden kurtarılması, Gnostik düşüncesinin temel karakteristiğini sunmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat