#smrgKİTABEVİ İslam Medeniyeti Tarihi - 2005
Medeniyet tarihi yazmak ise, tarih yazmaktan da zordur. Çünkü medeniyet, insan topluluklarının morfolojik yapılarından doğan faaliyetlerinin bütünüdür. Böyle olunca tarih yazımında ihtiyaç duyulan ilim dallarından daha çok ilim dallarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sebeple medeniyet tarihini sadece arkeoloji ve mimari tarihi olarak anlamak mümkün değildir. Siyâsî, hukuki, iktisâdî, ilmî, dîni, estetik ve kültürel bütün davranış ve müesseseler, medeniyet tarihinin muhtevasında yer almaktadır.
Biz, işin zorluklarını görerek yine de İslam Medeniyeti tarihi yazmaya cür'et ettik. İstedik ki hem üniversitedeki talebelerimiz hem de İslam Medeniyeti'ni tanımak isteyen herkese derli toplu bir eser hazırlayalım. İşte bu eser böyle bir düşünce ve çalışmanın mahsulüdür. (Önsözden) İslam Medeniyeti konusunda gerek Müslümanlar gerekse müsteşriklerin yazdıkları birçok eser vardır. Ancak bu çalışmalar, istisnalar bir yana genelde bütünü kavrayıcı bir bakışla kaleme alınmamıştır. Bunların birçoğu, İslam Medeniyeti'nin bir veya birkaç yönünü işlemekle iktifa etmişlerdir. Bunlar arasında özellikle müsteşriklerin peşin hükümlü yaklaşımları da göz önüne alındığında İslam Medeniyeti konusunda objektif, bütüncül ve müdellel bir tarihe olan ihtiyaç daha da öne çıkmaktadır... (Arka Kapak)
Medeniyet tarihi yazmak ise, tarih yazmaktan da zordur. Çünkü medeniyet, insan topluluklarının morfolojik yapılarından doğan faaliyetlerinin bütünüdür. Böyle olunca tarih yazımında ihtiyaç duyulan ilim dallarından daha çok ilim dallarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sebeple medeniyet tarihini sadece arkeoloji ve mimari tarihi olarak anlamak mümkün değildir. Siyâsî, hukuki, iktisâdî, ilmî, dîni, estetik ve kültürel bütün davranış ve müesseseler, medeniyet tarihinin muhtevasında yer almaktadır.
Biz, işin zorluklarını görerek yine de İslam Medeniyeti tarihi yazmaya cür'et ettik. İstedik ki hem üniversitedeki talebelerimiz hem de İslam Medeniyeti'ni tanımak isteyen herkese derli toplu bir eser hazırlayalım. İşte bu eser böyle bir düşünce ve çalışmanın mahsulüdür. (Önsözden) İslam Medeniyeti konusunda gerek Müslümanlar gerekse müsteşriklerin yazdıkları birçok eser vardır. Ancak bu çalışmalar, istisnalar bir yana genelde bütünü kavrayıcı bir bakışla kaleme alınmamıştır. Bunların birçoğu, İslam Medeniyeti'nin bir veya birkaç yönünü işlemekle iktifa etmişlerdir. Bunlar arasında özellikle müsteşriklerin peşin hükümlü yaklaşımları da göz önüne alındığında İslam Medeniyeti konusunda objektif, bütüncül ve müdellel bir tarihe olan ihtiyaç daha da öne çıkmaktadır... (Arka Kapak)