#smrgKİTABEVİ İslamiyet'in Geliştirdiği Tasavvuf - 2023

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
9786256394018
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cihat Demirci
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199220125
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
176 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
Din
indirimli
156,00
Havale/EFT ile: 151,32
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199220125
606773
İslamiyet'in Geliştirdiği Tasavvuf -        2023
İslamiyet'in Geliştirdiği Tasavvuf - 2023 #smrgKİTABEVİ
156.00
Tasavvufun ilk tarifini hicri 200'lü yıllarda, “Hakikatleri almak ve halkın elindekinden ümidi kesmektir.” diyerek Mârûf-ı Kerhî hazretleri yapmıştı. Sonrasında geçen yüzyıllar boyunca yaşayan ve yaşanan bir usulü olan tasavvufun, ne olduğuna ve ne olmadığına dair sûfiler tarafından farklı şekillerde tarifleri yapılagelmiştir.

Ömer Rıza Doğrul bu eserin girişinde tasavvufu, “İnsanın yaşattığı ve geliştirdiği ruh hayatıdır.” şeklinde tarif etmiştir. İlk başta dünyadan yüz çevirme ve ibadetlerle meşgul olma şeklinde başlayan, sonrasında bütün İslâmî ilimler gibi farklı safhalar geçiren ve pek çok unsurla karışarak çok çeşitli manzaralar arz eden tasavvufu; mühim isimleri, eserleri ve tarihi serencamı ile incelemiştir. Tasavvufun kaynaklarına işaret etmiş ve menşeine dair farklı görüşleri ortaya koymuş, değerlendirmiş ve çeşitli nazariyeleri titizlikle incelemiştir. Bu nazariyelerin ele alınışı hususunda yazarın kendi devrinin en güçlü metinlerinden birini oluşturduğu rahatlıkla söylenebilir.

Tasavvufun konusu, metodu ve hedefleri olan bir ilim olarak doğuşunu ve fıkıhçılar, kelâmcılar ve filozoflar ile sûfilerin yaklaşım farklılıklarını ve mücadelelerini ele almıştır. Sonrasında tasavvufun temel meselelerine ve kavramlarına dair anahatları çizen Ömer Rıza Doğrul, Hasan-ı Basrî'den Râbiatü'l-Adeviyye'ye, Hallâc-ı Mansur'dan Zünnûn el-Mısrî'ye, Bâyezid-i Bistâmî'den İmâm-ı Gazzâlî'ye, Sühreverdî'den Muhyiddin İbnü'l-Arabî'ye ve Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'ye kadar pek çok sufînin yollarına, hallerine ve meşreplerine dair temel hususiyetleri ortaya koymuştur.

Tasavvufun, Kur'ân-ı Kerîm ve Hazreti Peygamber'in hayatı ekseninde ortaya çıktığını ve zaman içerisinde ufkunu sûfi büyüklerin çizdiğini delilleriyle izah edip kronolojik bir tasavvuf tarihi tablosu çizen Ömer Rıza Doğrul, son asırda ise tasavvuf ve tarikatlerin gelişiminin sekteye uğradığını iddia emiştir. Buna rağmen, her ne kadar manzara iç açıcı olmasa da tasavvufun yüksek ideallerinin asla ölmeyeceğini belirterek nihaî bir cümle olarak şunu ifade etmiştir: “Saf gönüller, pak yürekler, aydın basiretler tasavvufun yüksek ruhunu daima yaşayacaklar ve daima yaşatacaklar.”

Tasavvufun ilk tarifini hicri 200'lü yıllarda, “Hakikatleri almak ve halkın elindekinden ümidi kesmektir.” diyerek Mârûf-ı Kerhî hazretleri yapmıştı. Sonrasında geçen yüzyıllar boyunca yaşayan ve yaşanan bir usulü olan tasavvufun, ne olduğuna ve ne olmadığına dair sûfiler tarafından farklı şekillerde tarifleri yapılagelmiştir.

Ömer Rıza Doğrul bu eserin girişinde tasavvufu, “İnsanın yaşattığı ve geliştirdiği ruh hayatıdır.” şeklinde tarif etmiştir. İlk başta dünyadan yüz çevirme ve ibadetlerle meşgul olma şeklinde başlayan, sonrasında bütün İslâmî ilimler gibi farklı safhalar geçiren ve pek çok unsurla karışarak çok çeşitli manzaralar arz eden tasavvufu; mühim isimleri, eserleri ve tarihi serencamı ile incelemiştir. Tasavvufun kaynaklarına işaret etmiş ve menşeine dair farklı görüşleri ortaya koymuş, değerlendirmiş ve çeşitli nazariyeleri titizlikle incelemiştir. Bu nazariyelerin ele alınışı hususunda yazarın kendi devrinin en güçlü metinlerinden birini oluşturduğu rahatlıkla söylenebilir.

Tasavvufun konusu, metodu ve hedefleri olan bir ilim olarak doğuşunu ve fıkıhçılar, kelâmcılar ve filozoflar ile sûfilerin yaklaşım farklılıklarını ve mücadelelerini ele almıştır. Sonrasında tasavvufun temel meselelerine ve kavramlarına dair anahatları çizen Ömer Rıza Doğrul, Hasan-ı Basrî'den Râbiatü'l-Adeviyye'ye, Hallâc-ı Mansur'dan Zünnûn el-Mısrî'ye, Bâyezid-i Bistâmî'den İmâm-ı Gazzâlî'ye, Sühreverdî'den Muhyiddin İbnü'l-Arabî'ye ve Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'ye kadar pek çok sufînin yollarına, hallerine ve meşreplerine dair temel hususiyetleri ortaya koymuştur.

Tasavvufun, Kur'ân-ı Kerîm ve Hazreti Peygamber'in hayatı ekseninde ortaya çıktığını ve zaman içerisinde ufkunu sûfi büyüklerin çizdiğini delilleriyle izah edip kronolojik bir tasavvuf tarihi tablosu çizen Ömer Rıza Doğrul, son asırda ise tasavvuf ve tarikatlerin gelişiminin sekteye uğradığını iddia emiştir. Buna rağmen, her ne kadar manzara iç açıcı olmasa da tasavvufun yüksek ideallerinin asla ölmeyeceğini belirterek nihaî bir cümle olarak şunu ifade etmiştir: “Saf gönüller, pak yürekler, aydın basiretler tasavvufun yüksek ruhunu daima yaşayacaklar ve daima yaşatacaklar.”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat