Osmanlı döneminde, eğer ordu mensubu değilse aşağı yukarı herkes bir esnaf loncasına kaydolurdu. Esnaf loncalarının ticaret hayatında olduğu kadar sosyal hayatta da oldukça önemli bir yeri vardı. Bir esnaf bir loncaya çırak olarak kaydedildikten sonra belli bir grubun üyesi sayılır ve lonca tarafından her türlü ihtiyacı gözetilirdi. Her loncanın "taavun sandığı" denen bir fonu vardı. Burada biriken "üye aidatları" ihtiyacı olan lonca üyelerine dağıtılır, bu sandık genelde yardımlaşma için kullanılırdı. Bir üye işleri bozulup maddi sıkıntıya düştüğünde bu fondan yardım alır; yoksul bir üye öldüğünde cenaze masrafları, bekar üyelerin düğün masrafları da bu fondan karşılanırdı.
İstanbul'un 100 Esnafı kitabı bilinen ve bugün de varlığını sürdüren esnafların yanında, günümüzde çok nadir olarak veya hiç rastlanmayan esnafları, seyyar satıcıları da içermekte, okurun gözünde genel bir İstanbul esnafı resmi çizmeyi amaçlamaktadır.
Osmanlı döneminde, eğer ordu mensubu değilse aşağı yukarı herkes bir esnaf loncasına kaydolurdu. Esnaf loncalarının ticaret hayatında olduğu kadar sosyal hayatta da oldukça önemli bir yeri vardı. Bir esnaf bir loncaya çırak olarak kaydedildikten sonra belli bir grubun üyesi sayılır ve lonca tarafından her türlü ihtiyacı gözetilirdi. Her loncanın "taavun sandığı" denen bir fonu vardı. Burada biriken "üye aidatları" ihtiyacı olan lonca üyelerine dağıtılır, bu sandık genelde yardımlaşma için kullanılırdı. Bir üye işleri bozulup maddi sıkıntıya düştüğünde bu fondan yardım alır; yoksul bir üye öldüğünde cenaze masrafları, bekar üyelerin düğün masrafları da bu fondan karşılanırdı.
İstanbul'un 100 Esnafı kitabı bilinen ve bugün de varlığını sürdüren esnafların yanında, günümüzde çok nadir olarak veya hiç rastlanmayan esnafları, seyyar satıcıları da içermekte, okurun gözünde genel bir İstanbul esnafı resmi çizmeyi amaçlamaktadır.