#smrgKİTABEVİ Kara Ekmek - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Dünya Edebiyatı
ISBN-10:
6256839731
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
13x21
Sayfa Sayısı:
256
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Çeviren:
Feridun Timur
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
154,10
Havale/EFT ile:
149,48
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199224538
610545
https://www.simurgkitabevi.com/kara-ekmek-2024
Kara Ekmek - 2024 #smrgKİTABEVİ
154.10
“Sicilyalı roman ve oyun yazarı Giovanni Verga, Manzoni'den sonra İtalyan romanının şüphesiz en büyük yazarıdır... Hikâyelerdeki eskizlerin ekseriyetinin gerçek hayattan, Verga'nın yaşadığı ve ailesinin geldiği köyden alınma olduğu söylenir... Ve bu toprakları bir kez tanımış herkes, buralara nostalji duymaktan asla tam olarak kurtulamaz ve bir noktada, Verga'nın harika yaratımının büyüsüne kapılmaktan da kendini alamaz.” - D. H. Lawrence
İtalyan edebiyatının devlerinden Verga, on dokuzuncu yüzyıl edebiyatının kibarlık ya da ilginçlik teamüllerinden kendini sıyırıp kaybedenleri yazmaya girişir. Üstat bellediği ve dostluğunu kazandığı Émile Zola'nın icadı deneysel roman için öngördüğü vizyonu Sicilya'da, birleşmiş İtalya'nın zengin “Kuzey”inin gölgesinde kalmış, fakir köylülerin ve feodal ilişkilerin diyarı olarak Sicilya, kapitalizm öncesi toplumsal ilişkiler, âdetler ve bağlılıkların gözlemlendiği bir sahnedir. Verga için kırsalda hayat, güzelliğiyle değil zorluklarıyla, şehirden/metropolden farkıyla kendini gösterir. Yokluğun çeşitli hallerinin bir panoramasını sunar.
Güney'in mağlupları Gramsci'nin ifadesiyle subalterno'dur, madundur. Varoluşları reddedilmiş, inkâr edilmiş, baskılanmıştır. Verga'nın hikâyeleri tanıdıktır: Yaşar Kemal, Fakir Baykurt ve edebiyatımızın birçok isminin eserlerinde 1940'lardan sonra yankılanmaya başlayan yoksulların sesini duyarız Kara Ekmek'te.
İtalyan edebiyatının devlerinden Verga, on dokuzuncu yüzyıl edebiyatının kibarlık ya da ilginçlik teamüllerinden kendini sıyırıp kaybedenleri yazmaya girişir. Üstat bellediği ve dostluğunu kazandığı Émile Zola'nın icadı deneysel roman için öngördüğü vizyonu Sicilya'da, birleşmiş İtalya'nın zengin “Kuzey”inin gölgesinde kalmış, fakir köylülerin ve feodal ilişkilerin diyarı olarak Sicilya, kapitalizm öncesi toplumsal ilişkiler, âdetler ve bağlılıkların gözlemlendiği bir sahnedir. Verga için kırsalda hayat, güzelliğiyle değil zorluklarıyla, şehirden/metropolden farkıyla kendini gösterir. Yokluğun çeşitli hallerinin bir panoramasını sunar.
Güney'in mağlupları Gramsci'nin ifadesiyle subalterno'dur, madundur. Varoluşları reddedilmiş, inkâr edilmiş, baskılanmıştır. Verga'nın hikâyeleri tanıdıktır: Yaşar Kemal, Fakir Baykurt ve edebiyatımızın birçok isminin eserlerinde 1940'lardan sonra yankılanmaya başlayan yoksulların sesini duyarız Kara Ekmek'te.
“Sicilyalı roman ve oyun yazarı Giovanni Verga, Manzoni'den sonra İtalyan romanının şüphesiz en büyük yazarıdır... Hikâyelerdeki eskizlerin ekseriyetinin gerçek hayattan, Verga'nın yaşadığı ve ailesinin geldiği köyden alınma olduğu söylenir... Ve bu toprakları bir kez tanımış herkes, buralara nostalji duymaktan asla tam olarak kurtulamaz ve bir noktada, Verga'nın harika yaratımının büyüsüne kapılmaktan da kendini alamaz.” - D. H. Lawrence
İtalyan edebiyatının devlerinden Verga, on dokuzuncu yüzyıl edebiyatının kibarlık ya da ilginçlik teamüllerinden kendini sıyırıp kaybedenleri yazmaya girişir. Üstat bellediği ve dostluğunu kazandığı Émile Zola'nın icadı deneysel roman için öngördüğü vizyonu Sicilya'da, birleşmiş İtalya'nın zengin “Kuzey”inin gölgesinde kalmış, fakir köylülerin ve feodal ilişkilerin diyarı olarak Sicilya, kapitalizm öncesi toplumsal ilişkiler, âdetler ve bağlılıkların gözlemlendiği bir sahnedir. Verga için kırsalda hayat, güzelliğiyle değil zorluklarıyla, şehirden/metropolden farkıyla kendini gösterir. Yokluğun çeşitli hallerinin bir panoramasını sunar.
Güney'in mağlupları Gramsci'nin ifadesiyle subalterno'dur, madundur. Varoluşları reddedilmiş, inkâr edilmiş, baskılanmıştır. Verga'nın hikâyeleri tanıdıktır: Yaşar Kemal, Fakir Baykurt ve edebiyatımızın birçok isminin eserlerinde 1940'lardan sonra yankılanmaya başlayan yoksulların sesini duyarız Kara Ekmek'te.
İtalyan edebiyatının devlerinden Verga, on dokuzuncu yüzyıl edebiyatının kibarlık ya da ilginçlik teamüllerinden kendini sıyırıp kaybedenleri yazmaya girişir. Üstat bellediği ve dostluğunu kazandığı Émile Zola'nın icadı deneysel roman için öngördüğü vizyonu Sicilya'da, birleşmiş İtalya'nın zengin “Kuzey”inin gölgesinde kalmış, fakir köylülerin ve feodal ilişkilerin diyarı olarak Sicilya, kapitalizm öncesi toplumsal ilişkiler, âdetler ve bağlılıkların gözlemlendiği bir sahnedir. Verga için kırsalda hayat, güzelliğiyle değil zorluklarıyla, şehirden/metropolden farkıyla kendini gösterir. Yokluğun çeşitli hallerinin bir panoramasını sunar.
Güney'in mağlupları Gramsci'nin ifadesiyle subalterno'dur, madundur. Varoluşları reddedilmiş, inkâr edilmiş, baskılanmıştır. Verga'nın hikâyeleri tanıdıktır: Yaşar Kemal, Fakir Baykurt ve edebiyatımızın birçok isminin eserlerinde 1940'lardan sonra yankılanmaya başlayan yoksulların sesini duyarız Kara Ekmek'te.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.