#smrgKİTABEVİ Karakterler - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6259494876
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
390
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Çeviren:
Nalan Türkan
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
320,00
Taksitli fiyat:
9 x 39,11
Havale/EFT ile:
310,40
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199232989
620063
https://www.simurgkitabevi.com/karakterler-2024
Karakterler - 2024 #smrgKİTABEVİ
320.00
Bilim ilerler, teknoloji gelişir, yapay zekâ gündelik yaşama girer vs… Her şey ama her şey değişir. Değişmeyen tek şey insan karakterleridir.
17. Yüzyılda yaşayan Jean de La Bruyère “Karakterler”in de bu durumu bir güzel anlatıyor. Bu başucu yapıtı bir kez okuduktan sonra defalarca okuma ihtiyacı duyacaksınız.
***
“Sarayda insanlar, yatıp kalkıp çıkarlarını düşünürler; sabah-akşam, gece-gündüz zihinlerinde hep bu vardır; düşünceleri, konuşmaları, susmaları, iş görmeleri çıkarlara bağlıdır; yine bu düşünceyle kimine yanaşır kimine de yan çizerler; yükselirler, alçalırlar. İnsanlara olan düşkünlükleri, hatır gönül saymaları, değer vermeleri, ilgi göstermeleri, ya da onları hor görmeleri hep bu kurala bağlıdır. İçlerinden birisi, ılımlılığa ve bilgeliğe birkaç erdemli adım atsa, önüne çıkan ilk tutkuyla yine de o en cimri, en duygusal, en gözü doymayan kişilerin yoluna sapacaktır.
Bu her şeyin yürüdüğü, bir yerde durmadığı bir ortamda insan nasıl kımıldamadan yaşayabilir?
Başkaları koşarken nasıl yerinde durabilir?
Hatta insan, burada iyi yürekliliğinden, zenginliğinden bile kendisini sorumlu tutar. Sarayda yükünü tutmamak, akıllıca bir iştir ama böyleleri hiçte gözde kişi sayılmaz, aranmaz. Öyleyse ne yapmamız gerekir?
En ufak bir kazanç sağlamadan oradan çekip gitmeli mi?
Ya da bağış ve ödül beklemeden orada yaşamaya direnmeli mi? İşte nice saray adamının içinden çıkamadığı, karar veremediği, sıkıntılı ve güç bir sorun. Orada nice insan, bu soruya evet ya da hayır diyemeden yaşlanır; bu kuşku için göçüp gider.”
17. Yüzyılda yaşayan Jean de La Bruyère “Karakterler”in de bu durumu bir güzel anlatıyor. Bu başucu yapıtı bir kez okuduktan sonra defalarca okuma ihtiyacı duyacaksınız.
***
“Sarayda insanlar, yatıp kalkıp çıkarlarını düşünürler; sabah-akşam, gece-gündüz zihinlerinde hep bu vardır; düşünceleri, konuşmaları, susmaları, iş görmeleri çıkarlara bağlıdır; yine bu düşünceyle kimine yanaşır kimine de yan çizerler; yükselirler, alçalırlar. İnsanlara olan düşkünlükleri, hatır gönül saymaları, değer vermeleri, ilgi göstermeleri, ya da onları hor görmeleri hep bu kurala bağlıdır. İçlerinden birisi, ılımlılığa ve bilgeliğe birkaç erdemli adım atsa, önüne çıkan ilk tutkuyla yine de o en cimri, en duygusal, en gözü doymayan kişilerin yoluna sapacaktır.
Bu her şeyin yürüdüğü, bir yerde durmadığı bir ortamda insan nasıl kımıldamadan yaşayabilir?
Başkaları koşarken nasıl yerinde durabilir?
Hatta insan, burada iyi yürekliliğinden, zenginliğinden bile kendisini sorumlu tutar. Sarayda yükünü tutmamak, akıllıca bir iştir ama böyleleri hiçte gözde kişi sayılmaz, aranmaz. Öyleyse ne yapmamız gerekir?
En ufak bir kazanç sağlamadan oradan çekip gitmeli mi?
Ya da bağış ve ödül beklemeden orada yaşamaya direnmeli mi? İşte nice saray adamının içinden çıkamadığı, karar veremediği, sıkıntılı ve güç bir sorun. Orada nice insan, bu soruya evet ya da hayır diyemeden yaşlanır; bu kuşku için göçüp gider.”
Bilim ilerler, teknoloji gelişir, yapay zekâ gündelik yaşama girer vs… Her şey ama her şey değişir. Değişmeyen tek şey insan karakterleridir.
17. Yüzyılda yaşayan Jean de La Bruyère “Karakterler”in de bu durumu bir güzel anlatıyor. Bu başucu yapıtı bir kez okuduktan sonra defalarca okuma ihtiyacı duyacaksınız.
***
“Sarayda insanlar, yatıp kalkıp çıkarlarını düşünürler; sabah-akşam, gece-gündüz zihinlerinde hep bu vardır; düşünceleri, konuşmaları, susmaları, iş görmeleri çıkarlara bağlıdır; yine bu düşünceyle kimine yanaşır kimine de yan çizerler; yükselirler, alçalırlar. İnsanlara olan düşkünlükleri, hatır gönül saymaları, değer vermeleri, ilgi göstermeleri, ya da onları hor görmeleri hep bu kurala bağlıdır. İçlerinden birisi, ılımlılığa ve bilgeliğe birkaç erdemli adım atsa, önüne çıkan ilk tutkuyla yine de o en cimri, en duygusal, en gözü doymayan kişilerin yoluna sapacaktır.
Bu her şeyin yürüdüğü, bir yerde durmadığı bir ortamda insan nasıl kımıldamadan yaşayabilir?
Başkaları koşarken nasıl yerinde durabilir?
Hatta insan, burada iyi yürekliliğinden, zenginliğinden bile kendisini sorumlu tutar. Sarayda yükünü tutmamak, akıllıca bir iştir ama böyleleri hiçte gözde kişi sayılmaz, aranmaz. Öyleyse ne yapmamız gerekir?
En ufak bir kazanç sağlamadan oradan çekip gitmeli mi?
Ya da bağış ve ödül beklemeden orada yaşamaya direnmeli mi? İşte nice saray adamının içinden çıkamadığı, karar veremediği, sıkıntılı ve güç bir sorun. Orada nice insan, bu soruya evet ya da hayır diyemeden yaşlanır; bu kuşku için göçüp gider.”
17. Yüzyılda yaşayan Jean de La Bruyère “Karakterler”in de bu durumu bir güzel anlatıyor. Bu başucu yapıtı bir kez okuduktan sonra defalarca okuma ihtiyacı duyacaksınız.
***
“Sarayda insanlar, yatıp kalkıp çıkarlarını düşünürler; sabah-akşam, gece-gündüz zihinlerinde hep bu vardır; düşünceleri, konuşmaları, susmaları, iş görmeleri çıkarlara bağlıdır; yine bu düşünceyle kimine yanaşır kimine de yan çizerler; yükselirler, alçalırlar. İnsanlara olan düşkünlükleri, hatır gönül saymaları, değer vermeleri, ilgi göstermeleri, ya da onları hor görmeleri hep bu kurala bağlıdır. İçlerinden birisi, ılımlılığa ve bilgeliğe birkaç erdemli adım atsa, önüne çıkan ilk tutkuyla yine de o en cimri, en duygusal, en gözü doymayan kişilerin yoluna sapacaktır.
Bu her şeyin yürüdüğü, bir yerde durmadığı bir ortamda insan nasıl kımıldamadan yaşayabilir?
Başkaları koşarken nasıl yerinde durabilir?
Hatta insan, burada iyi yürekliliğinden, zenginliğinden bile kendisini sorumlu tutar. Sarayda yükünü tutmamak, akıllıca bir iştir ama böyleleri hiçte gözde kişi sayılmaz, aranmaz. Öyleyse ne yapmamız gerekir?
En ufak bir kazanç sağlamadan oradan çekip gitmeli mi?
Ya da bağış ve ödül beklemeden orada yaşamaya direnmeli mi? İşte nice saray adamının içinden çıkamadığı, karar veremediği, sıkıntılı ve güç bir sorun. Orada nice insan, bu soruya evet ya da hayır diyemeden yaşlanır; bu kuşku için göçüp gider.”
Axess Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 320,00 | 320,00 |
2 | 169,60 | 339,20 |
3 | 115,20 | 345,60 |
6 | 60,80 | 364,80 |
9 | 42,31 | 380,80 |
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 320,00 | 320,00 |
2 | 166,40 | 332,80 |
3 | 113,07 | 339,20 |
6 | 57,60 | 345,60 |
9 | 39,11 | 352,00 |
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 320,00 | 320,00 |
2 | 166,40 | 332,80 |
3 | 113,07 | 339,20 |
6 | 57,60 | 345,60 |
9 | 39,11 | 352,00 |
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 320,00 | 320,00 |
2 | 166,40 | 332,80 |
3 | 113,07 | 339,20 |
6 | 57,60 | 345,60 |
9 | 39,11 | 352,00 |
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 320,00 | 320,00 |
2 | 166,40 | 332,80 |
3 | 113,07 | 339,20 |
6 | 57,60 | 345,60 |
9 | 39,11 | 352,00 |
World Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 320,00 | 320,00 |
2 | 166,40 | 332,80 |
3 | 113,07 | 339,20 |
6 | 57,60 | 345,60 |
9 | 39,11 | 352,00 |
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 320,00 | 320,00 |
2 | - | - |
3 | - | - |
6 | - | - |
9 | - | - |
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.