Çalışmada zikredilen Osmanlı padişahlarının dönemlerinin kısa, anlaşılır ve akılda kalıcı olması bakımından önem arz ettiği aşikârdır. Bu bakımdan hemen her kesimden okuyucu kitlesi için istifadeye medar yeni bir eser ortaya çıkmıştır.
Osmanlı târihinin ictimâî ve siyâsî olarak ele alındığında yekûn teşkil edeceği muhakkaktır. Bu da okuyucunun târihe olan ilgisini azaltacaktır. Kitabın yazarı Hüseyin Hıfzî, Osmanlı Türkçesi ile Milâdî 1906 (Hicrî-1324) târihinde Osmanlı târihini 94 sayfalık tek bir kitapta toplamıştır.
İstanbul'da basılan Mücmel Târih-i Osmânî adlı eseri ilk olarak günümüz Tükçesiyle Kısa Osmanlı Tarihi adıyla Sultan 2. Abdülhamid'e ithaf ederek yeniden neşrederken okuyucuya “Osmanlı Târihi” okumayı sevdireceğinden ve eserin lâyık olduğu ilgiyi göreceğinden emîniz.
Çalışmada zikredilen Osmanlı padişahlarının dönemlerinin kısa, anlaşılır ve akılda kalıcı olması bakımından önem arz ettiği aşikârdır. Bu bakımdan hemen her kesimden okuyucu kitlesi için istifadeye medar yeni bir eser ortaya çıkmıştır.
Osmanlı târihinin ictimâî ve siyâsî olarak ele alındığında yekûn teşkil edeceği muhakkaktır. Bu da okuyucunun târihe olan ilgisini azaltacaktır. Kitabın yazarı Hüseyin Hıfzî, Osmanlı Türkçesi ile Milâdî 1906 (Hicrî-1324) târihinde Osmanlı târihini 94 sayfalık tek bir kitapta toplamıştır.
İstanbul'da basılan Mücmel Târih-i Osmânî adlı eseri ilk olarak günümüz Tükçesiyle Kısa Osmanlı Tarihi adıyla Sultan 2. Abdülhamid'e ithaf ederek yeniden neşrederken okuyucuya “Osmanlı Târihi” okumayı sevdireceğinden ve eserin lâyık olduğu ilgiyi göreceğinden emîniz.