#smrgKİTABEVİ Kitaplarımın Hikayesi - 2024
Cumhuriyet devri mizah ve hiciv şiiri sahasında ilk hatıra gelen ve “Geçti Bor'un pazarı sür eşeği Niğde'ye” nakaratlı mizah şiiriyle daima hatırlanan Namdar Rahmi veya tam ismiyle Mehmet Namdar Şehâb Rahmi Karatay'dır. Edebiyat, bilgi, sanat ve kitaplarla olan ilişkisini hatıralar eşliğinde bu kitapta bir araya getirmiştir. Edebiyat Tarihine de kaynaklık yapan bu kitap sade dili ve akıcılığıyla da keyifle okunuyor.
DORLİON YAYINEVİ olarak günümüz okurlarının beğeni ve ilgisine sunduğumuz bu kitap, kitap sevgisinin ve merakının çocukluktan başlayan hikâyesini sunmaktadır.
“Namdar Rahmi, hakkı yenen bir hiciv şairi, heccavdır, 1930 ve 1950 arasında yazdıkları pek bilinmez, duyulup yayılmamıştır.” (Hasan Pulur)
“Başka kimsenin yazısında adı anılmamış. Günübirlik yaşayan toplumun unutulanlar listesi uzundur. (...) Hicivlerini halk deyimleri üzerine kurmuş. Şiirinin yaygınlık kazanmasının bir sırrı da burada… Keskin, ardında bir yaşama felsefesi olan toplumsal hicvin en usta örneklerini vermiş.” (Doğan Hızlan)
Cumhuriyet devri mizah ve hiciv şiiri sahasında ilk hatıra gelen ve “Geçti Bor'un pazarı sür eşeği Niğde'ye” nakaratlı mizah şiiriyle daima hatırlanan Namdar Rahmi veya tam ismiyle Mehmet Namdar Şehâb Rahmi Karatay'dır. Edebiyat, bilgi, sanat ve kitaplarla olan ilişkisini hatıralar eşliğinde bu kitapta bir araya getirmiştir. Edebiyat Tarihine de kaynaklık yapan bu kitap sade dili ve akıcılığıyla da keyifle okunuyor.
DORLİON YAYINEVİ olarak günümüz okurlarının beğeni ve ilgisine sunduğumuz bu kitap, kitap sevgisinin ve merakının çocukluktan başlayan hikâyesini sunmaktadır.
“Namdar Rahmi, hakkı yenen bir hiciv şairi, heccavdır, 1930 ve 1950 arasında yazdıkları pek bilinmez, duyulup yayılmamıştır.” (Hasan Pulur)
“Başka kimsenin yazısında adı anılmamış. Günübirlik yaşayan toplumun unutulanlar listesi uzundur. (...) Hicivlerini halk deyimleri üzerine kurmuş. Şiirinin yaygınlık kazanmasının bir sırrı da burada… Keskin, ardında bir yaşama felsefesi olan toplumsal hicvin en usta örneklerini vermiş.” (Doğan Hızlan)