İnsanoğlunun doğa karşısında ve zaman içindeki gelişimini, bir başka deyişle hayatı, "Neredeyiz? Nereden geliyoruz? Bütün müyüz, parça mıyız?" gibi zamandan bağımsız sorularla irdelemeye çalışan şair, sonraki şiir serüveninin değişmez ekseni olarak yer alacak "zaman" kavramını, hayatın anlamı bağlamında sorunsallaştırır.
Melih Cevdet, bu şiiri yazma gerekçesini şu sözlerle açıklar: "Homeros'un Odysseia destanının 12. Rapsodisi, beni belki de on yıldır böyle bir iş için ilgilendirip duruyordu. Odysseus'un Troya dönüşü, kendi adasını, Ithaca'yı bulmak için ordan oraya gezip çırpınması ve sonunda Tanrıça Kirke'den yararlanmağa kalkması, bu parçanın özünü sağlar."
Şair, daha sonra T.S. Eliot'in "Waste Land"inden başlayarak Tennyson, Pound, Baudelaire, Şeyh Galip ve Aiskhlyos'a bir dizi şairin adını anarak etkilendiği kaynakları ve Kolları Bağlı Odysseus'un göndermelerini açıklar.
İnsanoğlunun doğa karşısında ve zaman içindeki gelişimini, bir başka deyişle hayatı, "Neredeyiz? Nereden geliyoruz? Bütün müyüz, parça mıyız?" gibi zamandan bağımsız sorularla irdelemeye çalışan şair, sonraki şiir serüveninin değişmez ekseni olarak yer alacak "zaman" kavramını, hayatın anlamı bağlamında sorunsallaştırır.
Melih Cevdet, bu şiiri yazma gerekçesini şu sözlerle açıklar: "Homeros'un Odysseia destanının 12. Rapsodisi, beni belki de on yıldır böyle bir iş için ilgilendirip duruyordu. Odysseus'un Troya dönüşü, kendi adasını, Ithaca'yı bulmak için ordan oraya gezip çırpınması ve sonunda Tanrıça Kirke'den yararlanmağa kalkması, bu parçanın özünü sağlar."
Şair, daha sonra T.S. Eliot'in "Waste Land"inden başlayarak Tennyson, Pound, Baudelaire, Şeyh Galip ve Aiskhlyos'a bir dizi şairin adını anarak etkilendiği kaynakları ve Kolları Bağlı Odysseus'un göndermelerini açıklar.