#smrgKİTABEVİ Kötü Adamın On Günü - 2023
Kapak Tasarım:
Suat Aysu
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Ayhan Matbaası
Dizi Adı:
Türk Edebiyatı
ISBN-10:
9750527777
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Katkı:
Hüsnü Abbas, Nebiye Çavuş
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
13x19
Sayfa Sayısı:
283
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
3
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
163,30
Havale/EFT ile:
158,40
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199079358
465236
https://www.simurgkitabevi.com/kotu-adamin-on-gunu-2023
Kötü Adamın On Günü - 2023 #smrgKİTABEVİ
163.30
Hayatta sahip olduğu her şeyi kaybettikten sonra artık kötü bir adam olmaya karar veren eski avukat Sadık'ın, gizemli bir köşk etrafında ve burada işlenen tuhaf bir cinayetin peşinde geçen on günü...
Mehmet Eroğlu, zora gelince vazgeçen, düşündükçe yalnızlaşan, yalnızken düşünceleri eninde sonunda ölümle buluşan bir yaşam korkağını ve onun karanlığa gömülü dünyasını anlatıyor...
Kötü Adamın On Günü, iyilik ve kötülük arasındaki ince çizgiyi mesele edinen; yaşamın en steril alanlarından, küf kokulu en izbe köşelerine uzanan bir günümüz tragedyası...
Soluk soluğa okunacak, cehennemî bir polisiye...
Ne Hamlet'im ne de Raskolnikov'um; kuşandığım andan itibaren üzerimde eğreti duran her iki kişiliğin de iyi biçilerek dikilmemiş giysiler gibi üzerimden kayıp gittiğinin farkındayım. Ben, galiba benim...
Evet, kabul etmesi zor da olsa, ben en çok benim: Biraz iyi, biraz adil, biraz da kötü...
Mehmet Eroğlu, zora gelince vazgeçen, düşündükçe yalnızlaşan, yalnızken düşünceleri eninde sonunda ölümle buluşan bir yaşam korkağını ve onun karanlığa gömülü dünyasını anlatıyor...
Kötü Adamın On Günü, iyilik ve kötülük arasındaki ince çizgiyi mesele edinen; yaşamın en steril alanlarından, küf kokulu en izbe köşelerine uzanan bir günümüz tragedyası...
Soluk soluğa okunacak, cehennemî bir polisiye...
Ne Hamlet'im ne de Raskolnikov'um; kuşandığım andan itibaren üzerimde eğreti duran her iki kişiliğin de iyi biçilerek dikilmemiş giysiler gibi üzerimden kayıp gittiğinin farkındayım. Ben, galiba benim...
Evet, kabul etmesi zor da olsa, ben en çok benim: Biraz iyi, biraz adil, biraz da kötü...
Hayatta sahip olduğu her şeyi kaybettikten sonra artık kötü bir adam olmaya karar veren eski avukat Sadık'ın, gizemli bir köşk etrafında ve burada işlenen tuhaf bir cinayetin peşinde geçen on günü...
Mehmet Eroğlu, zora gelince vazgeçen, düşündükçe yalnızlaşan, yalnızken düşünceleri eninde sonunda ölümle buluşan bir yaşam korkağını ve onun karanlığa gömülü dünyasını anlatıyor...
Kötü Adamın On Günü, iyilik ve kötülük arasındaki ince çizgiyi mesele edinen; yaşamın en steril alanlarından, küf kokulu en izbe köşelerine uzanan bir günümüz tragedyası...
Soluk soluğa okunacak, cehennemî bir polisiye...
Ne Hamlet'im ne de Raskolnikov'um; kuşandığım andan itibaren üzerimde eğreti duran her iki kişiliğin de iyi biçilerek dikilmemiş giysiler gibi üzerimden kayıp gittiğinin farkındayım. Ben, galiba benim...
Evet, kabul etmesi zor da olsa, ben en çok benim: Biraz iyi, biraz adil, biraz da kötü...
Mehmet Eroğlu, zora gelince vazgeçen, düşündükçe yalnızlaşan, yalnızken düşünceleri eninde sonunda ölümle buluşan bir yaşam korkağını ve onun karanlığa gömülü dünyasını anlatıyor...
Kötü Adamın On Günü, iyilik ve kötülük arasındaki ince çizgiyi mesele edinen; yaşamın en steril alanlarından, küf kokulu en izbe köşelerine uzanan bir günümüz tragedyası...
Soluk soluğa okunacak, cehennemî bir polisiye...
Ne Hamlet'im ne de Raskolnikov'um; kuşandığım andan itibaren üzerimde eğreti duran her iki kişiliğin de iyi biçilerek dikilmemiş giysiler gibi üzerimden kayıp gittiğinin farkındayım. Ben, galiba benim...
Evet, kabul etmesi zor da olsa, ben en çok benim: Biraz iyi, biraz adil, biraz da kötü...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.