#smrgKİTABEVİ Kötülük Mektupları - 2023
Bu kitap esasen kolektif bir çalışmanın ürünü. ‘Kötülük Mektupları'nı çevirip yayımlama fikri, Ulus Baker'in 2005-2006 yıllarında, İstanbul'da, Norgunk Yayınları bünyesinde yürüttüğü Ethica Okumaları'nda doğmuştu; hayata geçmeyi bekleyen başka birçok tasarı gibi. Bu seminerlerin çok ciddi bir felsefi mesai içerdiğini belirtmeliyim. Katılanlar hatırlayacaktır, Etika gibi biçimiyle bile ürküntü veren bir kitabı, capcanlı, durmaksızın işleyen bir düşünce olarak önümüze seriveriyordu Baker. Spinoza'nın her bir önermesini titizlikle ele alıyor, hem felsefe tarihi hem de düşünürün kendi yapıtı bağlamındaki yerine oturtuyordu – sükûnetle, ağır ağır, kâh gülerek kâh mırıldanarak, sigarasından sürekli derin nefesler çekerek... Ben kendi payıma, genelde felsefe tarihinden bir ‘belge' olarak kalan yapıtlardan birinin hayatiyet kazanıp gündelik deneyimlere kadar sızmasına orada tanık oldum. Bunun bir müsebbibi Spinoza'ysa, diğeri hiç şüphesiz Spinoza'nın felsefesini benzersiz bir yaşantı haline getirebilen Baker'di. Karşısındakinin etkilenme kudretini yakalayan, fikirleriyle başka fikirleri dürten, fikirlerle duyguların bağını gözeten, hissettiren, sezdiren has bir Spinozacıydı. Bu çalışmanın her sözcüğünde onun esini vardır.”
Alber Nahum
Bu kitap esasen kolektif bir çalışmanın ürünü. ‘Kötülük Mektupları'nı çevirip yayımlama fikri, Ulus Baker'in 2005-2006 yıllarında, İstanbul'da, Norgunk Yayınları bünyesinde yürüttüğü Ethica Okumaları'nda doğmuştu; hayata geçmeyi bekleyen başka birçok tasarı gibi. Bu seminerlerin çok ciddi bir felsefi mesai içerdiğini belirtmeliyim. Katılanlar hatırlayacaktır, Etika gibi biçimiyle bile ürküntü veren bir kitabı, capcanlı, durmaksızın işleyen bir düşünce olarak önümüze seriveriyordu Baker. Spinoza'nın her bir önermesini titizlikle ele alıyor, hem felsefe tarihi hem de düşünürün kendi yapıtı bağlamındaki yerine oturtuyordu – sükûnetle, ağır ağır, kâh gülerek kâh mırıldanarak, sigarasından sürekli derin nefesler çekerek... Ben kendi payıma, genelde felsefe tarihinden bir ‘belge' olarak kalan yapıtlardan birinin hayatiyet kazanıp gündelik deneyimlere kadar sızmasına orada tanık oldum. Bunun bir müsebbibi Spinoza'ysa, diğeri hiç şüphesiz Spinoza'nın felsefesini benzersiz bir yaşantı haline getirebilen Baker'di. Karşısındakinin etkilenme kudretini yakalayan, fikirleriyle başka fikirleri dürten, fikirlerle duyguların bağını gözeten, hissettiren, sezdiren has bir Spinozacıydı. Bu çalışmanın her sözcüğünde onun esini vardır.”
Alber Nahum