Her sayfası, sizi bir yere götüren, bir yerden geri döndüren, yeni yerler keşfettiren, bildiğiniz bir yere, yeniden gitmişsiniz hissini veren bir kitap "Küçük Şey Yoktur"; yazarının ancak otuz yılda tamamladığı olağan üstü bir yolculuk. Küçük de olsa her şeyin olağan üstü boyutunda gerçekleşiyor bu seyahat çünkü. Bir okur olarak kitabın sonuna geldiğinizde, aynı yollardan tekrar geçebilmek için ilk sayfayı açmak istiyorsunuz heyecanla. Artık sizin de ancak gölgesinde serinleyeceğiniz otuz yıllık bir ağacınız var. Bu kitabı birkaç cümleyle anlatmak mümkün değil. Estetikle düşüncenin harmanlandığı bu saraya giderken anahtarınızı yanınıza almayı unutmayın: "Küçük şey yoktur!"
Her sayfası, sizi bir yere götüren, bir yerden geri döndüren, yeni yerler keşfettiren, bildiğiniz bir yere, yeniden gitmişsiniz hissini veren bir kitap "Küçük Şey Yoktur"; yazarının ancak otuz yılda tamamladığı olağan üstü bir yolculuk. Küçük de olsa her şeyin olağan üstü boyutunda gerçekleşiyor bu seyahat çünkü. Bir okur olarak kitabın sonuna geldiğinizde, aynı yollardan tekrar geçebilmek için ilk sayfayı açmak istiyorsunuz heyecanla. Artık sizin de ancak gölgesinde serinleyeceğiniz otuz yıllık bir ağacınız var. Bu kitabı birkaç cümleyle anlatmak mümkün değil. Estetikle düşüncenin harmanlandığı bu saraya giderken anahtarınızı yanınıza almayı unutmayın: "Küçük şey yoktur!"