#smrgKİTABEVİ Kudüs: Vahiyle Kutsanan Şehir CİLTLİ - 2023
Yahudiler, Kudüs'ü “Tanrı'nın şehri” olarak isimlendirir. Hz. Davud zamanında fethedilen şehirde Hz. Süleyman mabet yapmış, sonraki peygamberler de bu mübarek şehri övmüştür. Babil sürgünüyle Yahudilerin umutlarını canlı tutan mefkure, “bir gün Kudüs'e geri dönme arzusu” olmuştur.
Hz. İsa'nın çilelerine sahne olması bakımından erken dönem Hristiyanlıkta şehre mesafeli yaklaşılsa da IV. yüzyıldan itibaren itibarına kavuşan Kudüs, Hristiyan dünyasının da kıblesi ve hac mekânı olmuştur.
İslam'ın da “ilk kıblesi” Kudüs'tür. Yeni dinin doğuşundan itibaren Kudüs'e yönelerek namaz kılmaya başlayan Müslümanlar, şehri on beş seneye yakın kıble edinmişlerdir. Nübüvvet zincirinin son halkası olan Hz. Muhammed'in (sav) isrâ ve mi‘rac mucizelerine şahitlik eden şehre Kur'an'da yetmişten fazla ayette atıf vardır. Hadis ve siyer kaynaklarında ise Kudüs'e dair pek çok detay bulunmaktadır.
Hz. Ömer zamanında fethedilen Kudüs, asırlar boyunca Müslüman yönetiminde Müslümanlarla birlikte gayrimüslimlerin de rahatça yaşadığı, adı gibi “selamet ve huzur şehri” olmuş, cihana hükmeden sultanlar kendilerini Kudüs'ün hizmetkârı görmüş; alimler ve arifler Kudüs'ün bereketini solumuşlardır.
Yahudiler, Kudüs'ü “Tanrı'nın şehri” olarak isimlendirir. Hz. Davud zamanında fethedilen şehirde Hz. Süleyman mabet yapmış, sonraki peygamberler de bu mübarek şehri övmüştür. Babil sürgünüyle Yahudilerin umutlarını canlı tutan mefkure, “bir gün Kudüs'e geri dönme arzusu” olmuştur.
Hz. İsa'nın çilelerine sahne olması bakımından erken dönem Hristiyanlıkta şehre mesafeli yaklaşılsa da IV. yüzyıldan itibaren itibarına kavuşan Kudüs, Hristiyan dünyasının da kıblesi ve hac mekânı olmuştur.
İslam'ın da “ilk kıblesi” Kudüs'tür. Yeni dinin doğuşundan itibaren Kudüs'e yönelerek namaz kılmaya başlayan Müslümanlar, şehri on beş seneye yakın kıble edinmişlerdir. Nübüvvet zincirinin son halkası olan Hz. Muhammed'in (sav) isrâ ve mi‘rac mucizelerine şahitlik eden şehre Kur'an'da yetmişten fazla ayette atıf vardır. Hadis ve siyer kaynaklarında ise Kudüs'e dair pek çok detay bulunmaktadır.
Hz. Ömer zamanında fethedilen Kudüs, asırlar boyunca Müslüman yönetiminde Müslümanlarla birlikte gayrimüslimlerin de rahatça yaşadığı, adı gibi “selamet ve huzur şehri” olmuş, cihana hükmeden sultanlar kendilerini Kudüs'ün hizmetkârı görmüş; alimler ve arifler Kudüs'ün bereketini solumuşlardır.