#smrgKİTABEVİ Küresel Kapitalizm ve İnsanlığın Krizi - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6053146841
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Katkı:
Barış Özdemir
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
13x19
Sayfa Sayısı:
384
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Çeviren:
Akın Emre Pilgir
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
199,50
Havale/EFT ile:
193,52
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199220855
607506
https://www.simurgkitabevi.com/kuresel-kapitalizm-ve-insanligin-krizi-2024
Küresel Kapitalizm ve İnsanlığın Krizi - 2024 #smrgKİTABEVİ
199.50
Eşitsizlikler gün geçtikçe artarken, insanlar da “gözden çıkarılabilir” hale gelmeye başladı. Bugünlerde hükümetler, orantısız polis şiddeti ile nüfusun bir kısmını sistematik olarak toplumdan dışlamakta. William I. Robinson, bu kontrolden çıkmış sistemin doğasını ve dinamiklerini ele alırken mücadele etmek için toplumsal bir hareket oluşturmanın gerekliliğinin aciliyetini vurguluyor.
Küresel polis devleti; toplu tutuklamalar, polis şiddeti, ABD tarafından yönetilen savaşlar, göçmenlere ve mültecilere zulüm ve çevre aktivistlerinin baskılanması gibi birçok kontrol yöntemine başvuruyor. Bu artan militarizasyona, gözetime ve toplumdan “öteki” kavramının temizlenmesine karşı çıkmak üzere toplumsal hareketler yükselişte. Ancak bunların birçoğu, sorunun kaynağı olan küresel kapitalizmi ele almak yerine sadece toplumsal adalet kavramına değinmekle kalıyor. Robinson, kapitalizmin ne denli baskılayıcı bir sistem haline geldiğini ortaya koyan dikkat çekici verileri kullanarak; ortaya çıkmakta olan megakentlerin, dışlananların ve ezilenlerin polis devletleriyle yüzleştiği bir savaş alanı haline geldiğini savunuyor. Karl Marx, fiziksel ihtiyaçlarımızın karşılandığı ve insani ihtiyaçlarımızın ise konuşulabildiği bir dünya hayal ediyordu. Bu gerçekçi bir ihtimal ya da belki de gözlerimizin önünde şekillenen bir alternatif artık. William Robinson'ın da ortaya koyduğu gibi: dar bir bakış açısıyla yönetilen “insan yönünden bol” kentimiz, kendi başına hayatta kalmak üzere terk edildi. Seçim bizlerin elinde. Bundan daha zorlayıcı bir durum olamazdı.
Küresel polis devleti; toplu tutuklamalar, polis şiddeti, ABD tarafından yönetilen savaşlar, göçmenlere ve mültecilere zulüm ve çevre aktivistlerinin baskılanması gibi birçok kontrol yöntemine başvuruyor. Bu artan militarizasyona, gözetime ve toplumdan “öteki” kavramının temizlenmesine karşı çıkmak üzere toplumsal hareketler yükselişte. Ancak bunların birçoğu, sorunun kaynağı olan küresel kapitalizmi ele almak yerine sadece toplumsal adalet kavramına değinmekle kalıyor. Robinson, kapitalizmin ne denli baskılayıcı bir sistem haline geldiğini ortaya koyan dikkat çekici verileri kullanarak; ortaya çıkmakta olan megakentlerin, dışlananların ve ezilenlerin polis devletleriyle yüzleştiği bir savaş alanı haline geldiğini savunuyor. Karl Marx, fiziksel ihtiyaçlarımızın karşılandığı ve insani ihtiyaçlarımızın ise konuşulabildiği bir dünya hayal ediyordu. Bu gerçekçi bir ihtimal ya da belki de gözlerimizin önünde şekillenen bir alternatif artık. William Robinson'ın da ortaya koyduğu gibi: dar bir bakış açısıyla yönetilen “insan yönünden bol” kentimiz, kendi başına hayatta kalmak üzere terk edildi. Seçim bizlerin elinde. Bundan daha zorlayıcı bir durum olamazdı.
Eşitsizlikler gün geçtikçe artarken, insanlar da “gözden çıkarılabilir” hale gelmeye başladı. Bugünlerde hükümetler, orantısız polis şiddeti ile nüfusun bir kısmını sistematik olarak toplumdan dışlamakta. William I. Robinson, bu kontrolden çıkmış sistemin doğasını ve dinamiklerini ele alırken mücadele etmek için toplumsal bir hareket oluşturmanın gerekliliğinin aciliyetini vurguluyor.
Küresel polis devleti; toplu tutuklamalar, polis şiddeti, ABD tarafından yönetilen savaşlar, göçmenlere ve mültecilere zulüm ve çevre aktivistlerinin baskılanması gibi birçok kontrol yöntemine başvuruyor. Bu artan militarizasyona, gözetime ve toplumdan “öteki” kavramının temizlenmesine karşı çıkmak üzere toplumsal hareketler yükselişte. Ancak bunların birçoğu, sorunun kaynağı olan küresel kapitalizmi ele almak yerine sadece toplumsal adalet kavramına değinmekle kalıyor. Robinson, kapitalizmin ne denli baskılayıcı bir sistem haline geldiğini ortaya koyan dikkat çekici verileri kullanarak; ortaya çıkmakta olan megakentlerin, dışlananların ve ezilenlerin polis devletleriyle yüzleştiği bir savaş alanı haline geldiğini savunuyor. Karl Marx, fiziksel ihtiyaçlarımızın karşılandığı ve insani ihtiyaçlarımızın ise konuşulabildiği bir dünya hayal ediyordu. Bu gerçekçi bir ihtimal ya da belki de gözlerimizin önünde şekillenen bir alternatif artık. William Robinson'ın da ortaya koyduğu gibi: dar bir bakış açısıyla yönetilen “insan yönünden bol” kentimiz, kendi başına hayatta kalmak üzere terk edildi. Seçim bizlerin elinde. Bundan daha zorlayıcı bir durum olamazdı.
Küresel polis devleti; toplu tutuklamalar, polis şiddeti, ABD tarafından yönetilen savaşlar, göçmenlere ve mültecilere zulüm ve çevre aktivistlerinin baskılanması gibi birçok kontrol yöntemine başvuruyor. Bu artan militarizasyona, gözetime ve toplumdan “öteki” kavramının temizlenmesine karşı çıkmak üzere toplumsal hareketler yükselişte. Ancak bunların birçoğu, sorunun kaynağı olan küresel kapitalizmi ele almak yerine sadece toplumsal adalet kavramına değinmekle kalıyor. Robinson, kapitalizmin ne denli baskılayıcı bir sistem haline geldiğini ortaya koyan dikkat çekici verileri kullanarak; ortaya çıkmakta olan megakentlerin, dışlananların ve ezilenlerin polis devletleriyle yüzleştiği bir savaş alanı haline geldiğini savunuyor. Karl Marx, fiziksel ihtiyaçlarımızın karşılandığı ve insani ihtiyaçlarımızın ise konuşulabildiği bir dünya hayal ediyordu. Bu gerçekçi bir ihtimal ya da belki de gözlerimizin önünde şekillenen bir alternatif artık. William Robinson'ın da ortaya koyduğu gibi: dar bir bakış açısıyla yönetilen “insan yönünden bol” kentimiz, kendi başına hayatta kalmak üzere terk edildi. Seçim bizlerin elinde. Bundan daha zorlayıcı bir durum olamazdı.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.