#smrgKİTABEVİ Kuyuda Saklı Miras - Abdülhamid'in Kara Altını - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Mega Basım Yayın
ISBN-10:
6256126855
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
302
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
209,30
Havale/EFT ile:
203,02
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199233961
620896
https://www.simurgkitabevi.com/kuyuda-sakli-miras-abdulhamidin-kara-altini-2024
Kuyuda Saklı Miras - Abdülhamid'in Kara Altını - 2024 #smrgKİTABEVİ
209.30
Bağdat ve Musul topraklarında nehirler gibi akan petrol... Sömürgeci devletlerin kabaran iştahı... Sultan Abdülhamid'in savunma stratejileri... 19. yüzyılın sonunda Osmanlı topraklarında başlayan sessiz ama büyük bir mücadele...
Peki, Abdülhamid sadece petrol yataklarını mı sahiplendi, yoksa bu kaynakları çevreleyen toprakları da şahsi mülküne çevirerek daha büyük bir plan mı yürüttü?
Her detayı Osmanlı Arşiv belgeleriyle örülü ve daha önce gün yüzüne çıkmamış orijinal fotoğraflarla zenginleştirilmiş bu çalışma, Bağdat ve Musul petrollerini, bölgenin jeopolitik önemini ve Sultan Abdülhamid'in şahsi arazileri üzerinde yürüttüğü ince siyaseti gözler önüne seriyor. Yabancı devletlerin Osmanlı'ya yönelik imtiyaz talepleri, II. Abdülhamid'in geliştirdiği karşı hamleler ve süreç boyunca oynanan diplomatik satranç, bölgede yaşanan mücadelenin perde arkasına ışık tutuyor.
Musul'daki Baba Gurgur'dan Bağdat'taki Mendeli'ye uzanan petrol sahalarındaki bu mücadelenin kaynağı ve tarihi boyutu tam olarak bilindiğinde, Batılıların bugün Ortadoğu diye adlandırdığı bu bölgede niçin huzur ve adaletin bir türlü sağlanamadığı ve hangi çıkarlar uğruna nelerin feda edildiği daha iyi anlaşılacaktır.
Tarihin yalnızca geçmişe değil bugüne de ışık tuttuğunu gösteren bu kitap, petrol kokan bir mirasın hikâyesini anlatıyor.
Peki, Abdülhamid sadece petrol yataklarını mı sahiplendi, yoksa bu kaynakları çevreleyen toprakları da şahsi mülküne çevirerek daha büyük bir plan mı yürüttü?
Her detayı Osmanlı Arşiv belgeleriyle örülü ve daha önce gün yüzüne çıkmamış orijinal fotoğraflarla zenginleştirilmiş bu çalışma, Bağdat ve Musul petrollerini, bölgenin jeopolitik önemini ve Sultan Abdülhamid'in şahsi arazileri üzerinde yürüttüğü ince siyaseti gözler önüne seriyor. Yabancı devletlerin Osmanlı'ya yönelik imtiyaz talepleri, II. Abdülhamid'in geliştirdiği karşı hamleler ve süreç boyunca oynanan diplomatik satranç, bölgede yaşanan mücadelenin perde arkasına ışık tutuyor.
Musul'daki Baba Gurgur'dan Bağdat'taki Mendeli'ye uzanan petrol sahalarındaki bu mücadelenin kaynağı ve tarihi boyutu tam olarak bilindiğinde, Batılıların bugün Ortadoğu diye adlandırdığı bu bölgede niçin huzur ve adaletin bir türlü sağlanamadığı ve hangi çıkarlar uğruna nelerin feda edildiği daha iyi anlaşılacaktır.
Tarihin yalnızca geçmişe değil bugüne de ışık tuttuğunu gösteren bu kitap, petrol kokan bir mirasın hikâyesini anlatıyor.
Bağdat ve Musul topraklarında nehirler gibi akan petrol... Sömürgeci devletlerin kabaran iştahı... Sultan Abdülhamid'in savunma stratejileri... 19. yüzyılın sonunda Osmanlı topraklarında başlayan sessiz ama büyük bir mücadele...
Peki, Abdülhamid sadece petrol yataklarını mı sahiplendi, yoksa bu kaynakları çevreleyen toprakları da şahsi mülküne çevirerek daha büyük bir plan mı yürüttü?
Her detayı Osmanlı Arşiv belgeleriyle örülü ve daha önce gün yüzüne çıkmamış orijinal fotoğraflarla zenginleştirilmiş bu çalışma, Bağdat ve Musul petrollerini, bölgenin jeopolitik önemini ve Sultan Abdülhamid'in şahsi arazileri üzerinde yürüttüğü ince siyaseti gözler önüne seriyor. Yabancı devletlerin Osmanlı'ya yönelik imtiyaz talepleri, II. Abdülhamid'in geliştirdiği karşı hamleler ve süreç boyunca oynanan diplomatik satranç, bölgede yaşanan mücadelenin perde arkasına ışık tutuyor.
Musul'daki Baba Gurgur'dan Bağdat'taki Mendeli'ye uzanan petrol sahalarındaki bu mücadelenin kaynağı ve tarihi boyutu tam olarak bilindiğinde, Batılıların bugün Ortadoğu diye adlandırdığı bu bölgede niçin huzur ve adaletin bir türlü sağlanamadığı ve hangi çıkarlar uğruna nelerin feda edildiği daha iyi anlaşılacaktır.
Tarihin yalnızca geçmişe değil bugüne de ışık tuttuğunu gösteren bu kitap, petrol kokan bir mirasın hikâyesini anlatıyor.
Peki, Abdülhamid sadece petrol yataklarını mı sahiplendi, yoksa bu kaynakları çevreleyen toprakları da şahsi mülküne çevirerek daha büyük bir plan mı yürüttü?
Her detayı Osmanlı Arşiv belgeleriyle örülü ve daha önce gün yüzüne çıkmamış orijinal fotoğraflarla zenginleştirilmiş bu çalışma, Bağdat ve Musul petrollerini, bölgenin jeopolitik önemini ve Sultan Abdülhamid'in şahsi arazileri üzerinde yürüttüğü ince siyaseti gözler önüne seriyor. Yabancı devletlerin Osmanlı'ya yönelik imtiyaz talepleri, II. Abdülhamid'in geliştirdiği karşı hamleler ve süreç boyunca oynanan diplomatik satranç, bölgede yaşanan mücadelenin perde arkasına ışık tutuyor.
Musul'daki Baba Gurgur'dan Bağdat'taki Mendeli'ye uzanan petrol sahalarındaki bu mücadelenin kaynağı ve tarihi boyutu tam olarak bilindiğinde, Batılıların bugün Ortadoğu diye adlandırdığı bu bölgede niçin huzur ve adaletin bir türlü sağlanamadığı ve hangi çıkarlar uğruna nelerin feda edildiği daha iyi anlaşılacaktır.
Tarihin yalnızca geçmişe değil bugüne de ışık tuttuğunu gösteren bu kitap, petrol kokan bir mirasın hikâyesini anlatıyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.