#smrgKİTABEVİ Mağrur Adam -

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Edebiyat Serisi
ISBN-10:
9786059949392
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Stok Kodu:
1199188603
Boyut:
13x19
Sayfa Sayısı:
248 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016
Çeviren:
Mehtap Gül Ayral
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
71,25
Havale/EFT ile: 69,11
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199188603
574639
Mağrur Adam -
Mağrur Adam - #smrgKİTABEVİ
71.25
MAĞRUR ADAM - SWASTIKA GECELERİ'nin yazarı, Katharine Burdekin'in 1934'te Murray Constantine takma adıyla yayımladığı romanı Mağrur Adam, uzak bir geleceğin barışçı toplumundan 1930'ların İngiltere'sine atılmış sahici "Birey"in bakış açısından anlatılır.

Sınıf ve cinsiyet ayrımlarının bulunmadığı, çift-cinsiyetli, kendi kendini dölleyen, vejetaryen bir toplumdan gelen "Birey", önce kadın sonra erkek kimliğiyle aralarında dolaştığı, kendisine "alt-insan" olarak görünen yaratıkların dünyasını mesafeli bir bakışla, çoğu zaman şaşırarak yorumlar.

Alt-insanlar hayvani bilinçsizliklerini kaybetmişler ama gerçek insan bilincine de ulaşamamışlardır. Bu gerginlik sonu gelmez bir çatışmaya ve suçluluk duygusuna sebep olmaktadır.

İnsana özgü bir şey olmadığı için, ayrıcalığı insani olarak açıklamak pek mümkün değil. Ancak alt-insanlar hayvanlardan daha iyi olduklarına inandıkları gibi, bazı alt-insanların ... daha değerli olduğuna da inanırlar. Bu daha iyi olma kavramına ayrıcalık derler ve bu da genellikle ayrıcalıklı olmayanların sahip olduğundan daha büyük bir maddi konfor, daha çok güç, özgürlük ve alt-insanların mutluluk dediği şeyi elde etmek için daha büyük şans demektir.

MAĞRUR ADAM - SWASTIKA GECELERİ'nin yazarı, Katharine Burdekin'in 1934'te Murray Constantine takma adıyla yayımladığı romanı Mağrur Adam, uzak bir geleceğin barışçı toplumundan 1930'ların İngiltere'sine atılmış sahici "Birey"in bakış açısından anlatılır.

Sınıf ve cinsiyet ayrımlarının bulunmadığı, çift-cinsiyetli, kendi kendini dölleyen, vejetaryen bir toplumdan gelen "Birey", önce kadın sonra erkek kimliğiyle aralarında dolaştığı, kendisine "alt-insan" olarak görünen yaratıkların dünyasını mesafeli bir bakışla, çoğu zaman şaşırarak yorumlar.

Alt-insanlar hayvani bilinçsizliklerini kaybetmişler ama gerçek insan bilincine de ulaşamamışlardır. Bu gerginlik sonu gelmez bir çatışmaya ve suçluluk duygusuna sebep olmaktadır.

İnsana özgü bir şey olmadığı için, ayrıcalığı insani olarak açıklamak pek mümkün değil. Ancak alt-insanlar hayvanlardan daha iyi olduklarına inandıkları gibi, bazı alt-insanların ... daha değerli olduğuna da inanırlar. Bu daha iyi olma kavramına ayrıcalık derler ve bu da genellikle ayrıcalıklı olmayanların sahip olduğundan daha büyük bir maddi konfor, daha çok güç, özgürlük ve alt-insanların mutluluk dediği şeyi elde etmek için daha büyük şans demektir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat