Başından beri insanlarının haysiyet ve şerefle yaşaması, memleketin yabancılara kul köle olmaması için her türlü emperyalist ajanlığa ve işbirlikçiliğine karşı olmaktan başka bir hedefi olmayan ülkücüler, bu şövalyece duruşun bedelini emperyalizmin işbirlikçisi darbeci generaller tarafından çok ağrı ödeyeceklerdir.
Daha önce gerek yazdığı romanlar , “Mahpushane Mektupları”yla, 12 Eylül darbesini aile, arkadaş, dost mektuplaşmaları üzerinden gözler üzerine seren Ahmet Aytaç, bu defa “Mahpushane Hatıraları”yla içten bir bakışla bu memleketin evlatları ülkücülerin heba olan yıllarıyla, insanı insanlıktan çıkaran cuntacı memurların işkencelerini dile getirmektedir.
Başından beri insanlarının haysiyet ve şerefle yaşaması, memleketin yabancılara kul köle olmaması için her türlü emperyalist ajanlığa ve işbirlikçiliğine karşı olmaktan başka bir hedefi olmayan ülkücüler, bu şövalyece duruşun bedelini emperyalizmin işbirlikçisi darbeci generaller tarafından çok ağrı ödeyeceklerdir.
Daha önce gerek yazdığı romanlar , “Mahpushane Mektupları”yla, 12 Eylül darbesini aile, arkadaş, dost mektuplaşmaları üzerinden gözler üzerine seren Ahmet Aytaç, bu defa “Mahpushane Hatıraları”yla içten bir bakışla bu memleketin evlatları ülkücülerin heba olan yıllarıyla, insanı insanlıktan çıkaran cuntacı memurların işkencelerini dile getirmektedir.