Farklılık ve çeşitlilik kolaylıkla yaratılacak değerler olmadığından donanım, birikim ve her kesimi "sürece katabilme iradesine" sahip olmayı gerektirir. Bir yandan geçmiş-gelecek sürecinde yerelden evrensele uzanan kalıcı verileri gün ışığına çıkarmak, öte yandan toprağın altındaki ve üstündeki varlıklarının bilincinde olmak, özgün coğrafyalarda yaşayan toplumların sorumluluğudur. Toplumlar bu varlıklarını korudukları oranda yorum yapma şansları artar, örgütlenmeleri güçlenir. Kısacası kimlikli bir ulusun sınırları çizilmiş olur. - Prof. Dr. Metin Sözen
ÇEKÜL Vakfı, bugüne kadar öncülüğünü yaptığı çalışmalarını belgeliyor, paylaşıyor, kısacası yayına dönüştürüyor. Kendini Koruyan Kentler dizisiyle, her biri farklı coğrafyalarda, farklı ölçeklerde ve farklı demografik özelliklere sahip, ancak her biri başka bir tarih hazinesi olan kentlerde yapılanlar, özgün birer vaka çalışması olarak okuyucusuyla buluşuyor.
Kendini Koruyan Kentler serisinde, "Kültürel mirası neden, nasıl, kiminle birlikte korumalı?" sorusunun yanıtları var. Serinin kitaplarında, koruma sürecinde benimsenen kavramlar ve uygulamalar, süreçte etkin rol almış kişilerin tanıklığına da yer verilerek anlatılıyor.
Kendini Koruyan Kentler serisi, sadece mimarlık, şehir planlama, restorasyon, kültürel miras ile ilgili çalışmalar yürütenlere değil "kent"ine sahip çıkmak isteyen herkese sesleniyor.
Farklılık ve çeşitlilik kolaylıkla yaratılacak değerler olmadığından donanım, birikim ve her kesimi "sürece katabilme iradesine" sahip olmayı gerektirir. Bir yandan geçmiş-gelecek sürecinde yerelden evrensele uzanan kalıcı verileri gün ışığına çıkarmak, öte yandan toprağın altındaki ve üstündeki varlıklarının bilincinde olmak, özgün coğrafyalarda yaşayan toplumların sorumluluğudur. Toplumlar bu varlıklarını korudukları oranda yorum yapma şansları artar, örgütlenmeleri güçlenir. Kısacası kimlikli bir ulusun sınırları çizilmiş olur. - Prof. Dr. Metin Sözen
ÇEKÜL Vakfı, bugüne kadar öncülüğünü yaptığı çalışmalarını belgeliyor, paylaşıyor, kısacası yayına dönüştürüyor. Kendini Koruyan Kentler dizisiyle, her biri farklı coğrafyalarda, farklı ölçeklerde ve farklı demografik özelliklere sahip, ancak her biri başka bir tarih hazinesi olan kentlerde yapılanlar, özgün birer vaka çalışması olarak okuyucusuyla buluşuyor.
Kendini Koruyan Kentler serisinde, "Kültürel mirası neden, nasıl, kiminle birlikte korumalı?" sorusunun yanıtları var. Serinin kitaplarında, koruma sürecinde benimsenen kavramlar ve uygulamalar, süreçte etkin rol almış kişilerin tanıklığına da yer verilerek anlatılıyor.
Kendini Koruyan Kentler serisi, sadece mimarlık, şehir planlama, restorasyon, kültürel miras ile ilgili çalışmalar yürütenlere değil "kent"ine sahip çıkmak isteyen herkese sesleniyor.