#smrgSAHAF Merhaba Ey Muharrir: Ahmet Mithat Üzerine Eleştirel Yazılar -

Hazırlayan:
Nüket Esen, Erol Köroğlu
Stok Kodu:
1199072853
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
357 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2006
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199072853
458754
Merhaba Ey Muharrir: Ahmet Mithat Üzerine Eleştirel Yazılar -
Merhaba Ey Muharrir: Ahmet Mithat Üzerine Eleştirel Yazılar - #smrgSAHAF
0.00
Bu kitabın başlangıç fikri, Boğaziçi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nün 5-7 Mayıs 2004'te düzenlediği bir sempozyumda ortaya çıktı. Sempozyum bildirilerinden yola çıkılarak oluşturulan makalelerin, "anlatı", "toplumsal cinsiyet", "mekân" ve "edebiyat tarihi" konularına göre gruplanmasıyla bu kitap oluştu. Bu kitap, öncelikle Ahmet Mithat, ancak aynı zamanda tüm bir Tanzimat dönemi edebiyatı ve modern edebiyatın kuruluşu konularında yeni ve verimli bir ilgiye yol açmayı hedefliyor. Kitabın hedef kitlesi önce Türk edebiyatı alanında çalışan araştırmacı ve öğrenciler, sonra beşeri bilimlerin diğer alanlarından okurlar olmakla birlikte, okuma eylemini ciddiye alan her alandan okuru da kapsamakta. Bunu yapmamak herhalde modern Türk okurlarının ilk öğretmeni olan Ahmet Mithat Efendi'ye ihanet etmek olurdu. Onu okumaya ve anlamaya yönelik bu kitap, onun pek çok eserini başlatırken kullandığı "Merhaba Ey Okur!" hitabına öykünerek, ona ses vermeyi amaçlıyor: "Merhaba Ey Muharrir!"

Ahmet Mithat

İlk Türk romancısı olan Ahmet Mithat Efendi 1844-1912 yılları arasında yaşadı. Türkçede ilk romanı üreten o değildi ama yazdıklarının niceliği ve niteliğiyle "ilk romancı" olarak adlandırılmayı çağdaşı olan yazarların tümünden daha fazla hak etmişti. 68 yıllık ömrünün 40 yılını yazarak geçirdi. Geç dönem Osmanlı İstanbul'unun en çok tanınan şahsiyetlerinden biri olarak, "eğlendirerek öğretme" anlayışı doğrultusunda modern Osmanlı okur kitlesini neredeyse tek başına oluşturmuştu. 33 roman ve 29 hikâyesinin yanı sıra sosyoloji, psikoloji, pedagoji, din, felsefe, ekonomi, tarih, coğrafya alanlarında da eserler üretti. Sahibi olduğu Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazdığı yazıları ve Fransızcadan yaptığı onlarca çeviriyi de bunlara eklersek, yaşadığı dönemde kendisine yakıştırılan "kırk beygir kuvvetinde bir yazı makinesi" nitelemesini daha iyi anlayabiliriz. (Arka kapaktan)

Bu kitabın başlangıç fikri, Boğaziçi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nün 5-7 Mayıs 2004'te düzenlediği bir sempozyumda ortaya çıktı. Sempozyum bildirilerinden yola çıkılarak oluşturulan makalelerin, "anlatı", "toplumsal cinsiyet", "mekân" ve "edebiyat tarihi" konularına göre gruplanmasıyla bu kitap oluştu. Bu kitap, öncelikle Ahmet Mithat, ancak aynı zamanda tüm bir Tanzimat dönemi edebiyatı ve modern edebiyatın kuruluşu konularında yeni ve verimli bir ilgiye yol açmayı hedefliyor. Kitabın hedef kitlesi önce Türk edebiyatı alanında çalışan araştırmacı ve öğrenciler, sonra beşeri bilimlerin diğer alanlarından okurlar olmakla birlikte, okuma eylemini ciddiye alan her alandan okuru da kapsamakta. Bunu yapmamak herhalde modern Türk okurlarının ilk öğretmeni olan Ahmet Mithat Efendi'ye ihanet etmek olurdu. Onu okumaya ve anlamaya yönelik bu kitap, onun pek çok eserini başlatırken kullandığı "Merhaba Ey Okur!" hitabına öykünerek, ona ses vermeyi amaçlıyor: "Merhaba Ey Muharrir!"

Ahmet Mithat

İlk Türk romancısı olan Ahmet Mithat Efendi 1844-1912 yılları arasında yaşadı. Türkçede ilk romanı üreten o değildi ama yazdıklarının niceliği ve niteliğiyle "ilk romancı" olarak adlandırılmayı çağdaşı olan yazarların tümünden daha fazla hak etmişti. 68 yıllık ömrünün 40 yılını yazarak geçirdi. Geç dönem Osmanlı İstanbul'unun en çok tanınan şahsiyetlerinden biri olarak, "eğlendirerek öğretme" anlayışı doğrultusunda modern Osmanlı okur kitlesini neredeyse tek başına oluşturmuştu. 33 roman ve 29 hikâyesinin yanı sıra sosyoloji, psikoloji, pedagoji, din, felsefe, ekonomi, tarih, coğrafya alanlarında da eserler üretti. Sahibi olduğu Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazdığı yazıları ve Fransızcadan yaptığı onlarca çeviriyi de bunlara eklersek, yaşadığı dönemde kendisine yakıştırılan "kırk beygir kuvvetinde bir yazı makinesi" nitelemesini daha iyi anlayabiliriz. (Arka kapaktan)

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat