Günümüzde teknoloji alanındaki meydana gelen hızlı gelişmeler sosyal, ekonomik, kültürel alanları da etkilemektedir. Bireyler dünyada ve toplumda değişen değerlere ve rollere uyum sağlamada zorlanmaktadır. Bu durum bireylerde, yeni stres kaynaklarını oluşturarak yetersizlik, yalnızlık, çaresizlik, engellenme ve kaygı duygularının ortaya çıkmasına ve sonrasında bu duyguların hem bireyin kendi biyopsikososyal durumuna hem de kişiler arası ilişkilerine olumsuz etki eden öfke duygusunun daha fazla yaşanmasına neden olmaktadır.
Öfke duygusunun bireyler için olumsuz yanları olduğu gibi olumlu yanları da bulunmaktadır. Yaşanan olumsuz herhangi bir durum sonucu oluşan bu duygu bazı şeylerin değişmesi gerektiğini ve kişiye birey olduğunu hatırlatarak kendi değer ve ilkelerini sahiplenme sorumluluğunu hatırlatır. Öfke kontrolü ve yönetimi konusunda kapsamlı bilgi kitabın ilk bölümlerinde verilerek okuyucu da farkındalık oluşturulmaya çalışılmıştır. Öfke kontrolü ve yönetiminin aile, eğitim, iş yaşamında ve trafikte daha kolay anlaşılıp uygulanabilmesi için kitabın ilerleyen bölümlerinde metaforlardan ve hikâyelerden faydalanılmıştır.