^#smrgDERGİ Mimarlara Mektup / Kent, Kültür, Çevre, Mimarlık ve Demokrasi İçin - Sayı: 134, Nisan 2010

Yeni Bir Döneme Başlarken... Deniz İNCEDAYI Mimarlar Odası ‹stanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi 12-13-14 Mart 2010 tarihle- rinde Genel Kurul ve seçim sürecini tamamladı. Genel Kurul programında ilk gün “Kent, Kültür ve Demokrasi” başlığıyla bir Teknik Kongre düzen- lendi. Farklı bilim ve sanat alanların- dan katılımlarla ve geniş bir bakış açı- sıyla kentin çeşitli sorunlarına, kültür- mekân ilişkilerine ve sanat yaşamına dair görüşler bir arada tartışıldı. Genel Kurulun gerçekleştirildiği ikinci gün ise, Mimarlar Odası İstanbul Büyük- kent Şubesi'nin 40. dönem çalışmala- rına ait raporlar sunuldu, geçen döne- min hedefleri ve etkinlikleri görsel bir sunumla özetlendi, toplantı oldukça yoğun katılımlı bir tartışma platformu yarattı. 14 Mart 2010'da ise Mimar- lar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi 41. Dönem yönetimi için seçimlerini gerçekleştirildi. Güven tazelemesi ni- teliğindeki sonuçla, Çağdaş Demokrat Toplumcu Mimarlar grubu yeni dönem için görevi üstlenmiş oldu. İstanbul gibi, dünya çapında önem- li bir kültür kentinin mimarlık ala- nındaki mesleki örgütlenmesi ve sivil toplum ilişkisi düşünüldüğünde, bu sorumluluğun ne denli büyük olduğu görülebilir. Böylesi bir görev öncelikle geniş çaplı, iletişimi güçlü bir ekip ça- lışmasını gerektiriyor. Ülkenin meslek alanı için tasarlanan yeni yasal düzen- leme çalışmaları anımsandığında, bu dönemde mimarlığın her zamankinden fazla iletişime, ortak akla ve estetik eleştiriye ihtiyaç duyacağı, meslektaş- ların tartışma ve düşünce platformları- nı desteklemek durumunda olacakları söylenebilir. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi de sadece kendi bünyesindeki komite ve komisyon üyeleriyle değil, tüm meslektaşlara ulaşan bir model ile öncülük sorumlu- luğunu unutmadan çalışmaların verim- li ve katkı sağlayıcı olabilmesi hedefi- ne yönelmelidir. Çalışmalar, programlar ve strate- jiler planlanırken, sürekli canlı tutul- ması beklenen tartışma platformlarının önemli yol göstericileri olan uzman görüşlerinden süzülecek bilgi, öneri ve fikirler mimarlığın, kültürel metalaş- ma ve erozyon karşısındaki sorgulama alanlarını güçlendirecektir. Akademis- yen ve uzman katkılarının ötesinde, genç mimarlara, mimar adaylarına, öğrencilere açılacak platformlar yeni, yaratıcı fikirlerle beslenerek, noktasal sonuçlardan çok, süreç içerisinde mes- lekte farklılıkların bir aradalığını ve dolayısıyla eleştiri ve demokrasi kültü- rünü yaygınlaştırmayı hedefleyecektir. Demokratik ortamları ve katılımı des- teklemek, farklı bakışlara temsil ola- nağını sunmak, çoklu düşünce ortam- larını yaratabilmek kent, ülke ve dünya mimarlığı açısından böylesi kritik bir dönemde önem taşıyor. Ayrıca karma- şıklaşan koşullar karşısında fikirlerin çoğaltılması kadar derinleştirilmesi de önemli. Diğer taraftan, ekonomik 8 mimarlara mektup 134 2 Yeni Bir Döneme Başlarken... 8 krizin gölgesinde, uygulama alanında faaliyetlerini sürdüren büro sahiplerini ve çalışanlarını desteklemek, sorunla- rını tartışabilmek, meslektaşlar arası ilişkileri önemsemek, mesleğin uygu- lama alanındaki yöntemleri ve yapıları sorgulamak gibi hemen sıralanabile- cek konular da belirli bir mesleki po- litika çerçevesinde tekrar tekrar tanım- lanmayı bekliyor; meslektaşların aktif katılımı konusunda ısrarcı olarak. Mimarlar olarak mesleğin saygın geleneğini ve kimliğini yansıtabilmek amacıyla, sivil toplum kuruluşu ve kamu kurumu niteliğinin sorumlulu- ğuyla hareket etmek; sorgulayıcı, araş- tırıcı ve eleştirel olabilmek misyonun temelini oluşturuyor. Bu nedenle de, meslektaşların buluşma, karşılaşma, birlikte üretme ve etkinlik mekânlarını ve olanaklarını desteklemek açısından, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi'nin yeni binası bir fırsat yara- tıyor. Mekân nasıl ki, tarih boyunca kamuyla buluşmada başat bir araç ol- duysa, Mimarlar Odasının yeni binası da, meslektaşların ötesinde, kamuya ulaşmada, açılmada ve iletişimi güç- lendirmede bir araç olarak değerlen- dirilmeli, sorunları paylaşabilmede ve çözüm üretmede kolektif yaratıcılığın mekânı olarak görülmeli. Toplum/insan, çevre ve mimarlık açısından en yüksek kaliteyi, çağdaş, bilimsel yaklaşımları yaşama taşımada düşlediğimiz; haklara ve hukuka saygı- lı, çevreye duyarlı, demokratik, uygar mekânı üretmede meslek alanındaki dayanışma ve diyalog yöntem olarak benimsenmeli. Birliktelikten doğacak kolektif yaratıcı gücü mimarlığa ve yaşama taşımak, uluslararası alanda eşitlikçi rekabet koşullarını yaratabil- mek, daha çok tartışan ve eleştirebilen bir meslek grubu olabilmek kuşkusuz ortak dileğimiz. TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Teknik Kongre “Kent, Kültür ve Demokrasi” Mücella YAPICI Değerli çizerimiz Turhan Selçuk anısına saygıyla... Bilindiği gibi 90'lı yıllardan itibaren TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Bü- yükkent Şube Genel Kurulları, ana tema- sını döneme mimarlık ve kent alanında damgasını vuran konuların oluşturduğu ve belirlenen tema kapsamında mesle- ğimiz ve kentimiz hakkında yaşananla- rın değerlendirilerek tartışıldığı Teknik Kongre ile karşılanmaktadır. 13-14 Mart- taki TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi 41. Dönem Olağan Genel Kurulu öncesi 12 Mart 2010 günü İTÜ Taşkışla Binası 109 no.lu salonda gerçekleştirilen Teknik Kongrenin tema- sı ise yaşanan dönemin dinamikleri göz önüne alınarak “Kent, Kültür ve Demok- rasi” olarak belirlenmişti. Teknik Kongre, Mimarlar Odası Ge- nel Başkanı Bülend Tuna ve Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Eyüp Muhcu'nun yaptığı açılış konuş- maları ile başladı. Bülend Tuna konuş- masına, konusu “Kent, Kültür ve Demok- rasi” olan teknik kongrenin tarihimizde çok da iyi duygularla anmadığız 12 Mart gününe denk düşmesinin ve 2010 yılında hâlâ demokrasiyi toplumsal olarak ne şe- kilde içselleştireceğimiz tartışmalarının gündemde olmasının anlamına dikkati çe- kerek başladı. Küreselleşmenin tüm dün- yayı aynılaştırdığı ve tüm yerel dirençleri baskıladığı bir dönemde değişen ve dönü- şen kültür anlayışlarının mekâna ve mi- marlığa yansıttıklarını ve alınan olumsuz kararlar ve yaklaşımlar nedeniyle sıradan bir turizm tanıtımına indirgenen İstanbul 2010 Kültür Başkenti sürecini irdeledi. Tuna, kentte yaşamanın, kent kültürünün, sahip olunan zenginlikleri koruma bilin- cinin, kentli haklarını içselleştirme ve hayata geçirme eylemliliğinin demokrasi arayışının kendisi olduğunu; ortak aklın aranması, yapılı çevrenin oluşumunda yer alan herkesin dahil olduğu bir sorumluluk zincirinin kurulması yoluyla, bilgi ve kül- türün egemen olacağı, geleceğin sağlıklı, yaşanılır kentlerini kurabilmenin müm- kün olduğunu belirterek konuşmasını ta- mamladı. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube 40. Dönem Yönetim Kurulu Baş- kanı Eyüp Muhcu konuşmasına teknik kongre ana temasının “Kent, Kültür ve Demokrasi” olarak seçilmesinin nedeni- nin, ülkemizde ve kentimizde kent, kül- tür ve demokrasi sorunlarının yoğunlaşa- rak kaos haline gelmesi ve genel kurul ve kongrenin kültür ve demokrasi kavram- larının en çok erozyona uğratıldığı bir döneme denk gelmesi olduğunu belirte- rek ülkedeki nispi demokratik hakların dahi askıya alınarak ortadan kaldırdığı ve ülke tarihine kara bir leke olarak geçen 12 Mart 1971 tarihinin 39. yılına rastla- masının ayrı bir öneminin bulunduğunu vurgulayarak başladı. Kent, kültür ve de- mokrasi kavramlarından en çok etkilenen mesleklerin başında mimarlık mesleğinin geldiğini belirten Eyüp Muhcu küresel- leşmenin ve neoliberal politikaların etki- si altında kentsel yağmanın ortaya çıkar- dığı yeni egemen sınıfların kent, kültür, 8