#smrgDERGİ Mimarlara Mektup / Kent, Kültür, Çevre, Mimarlık ve Demokrasi İçin - Sayı: 145, Mart 2011
Kondisyon:
Çok İyi
Basıldığı Matbaa:
Cem Ofset
Dizi Adı:
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Hazırlayan:
Deniz İncedayı; Metin Karadağ
Boyut:
21x30
Sayfa Sayısı:
16 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
46,55
Havale/EFT ile:
45,15
Stoktan teslim
1199147576
533739
https://www.simurgkitabevi.com/mimarlara-mektup-kent-kultur-cevre-mimarlik-ve-demokrasi-icin-sayi-145-mart-2011
Mimarlara Mektup / Kent, Kültür, Çevre, Mimarlık ve Demokrasi İçin - Sayı: 145, Mart 2011 #smrgDERGİ
46.55
3. Köprü Yargıya Taşındı Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi'nin de içinde olduğu TMMOB'ye bağlı dokuz meslek odası, 3. köprü ve çevre yollarına “yasa dışı yasal zemin (!)” oluşturmak üzere İstanbul Büyükşehir Be- lediyesi tarafından 1/100.000 Ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı Plan Notları'nda yapılan değişiklikler ile “1/25.000 Ölçekli İstanbul İli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Planı”nın iptali talebiyle yargıya başvurdu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, hazırladı- ğı ve onayladığı 16.07.2010 tasdik tarihli 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı'nda yeni bir Boğaz geçişi yer alma- dığı ve Plan Raporu'nda da karayolu ula- şımına ve yeni Boğaz geçişlerine kesinlikle karşı çıkıldığı halde, hükümetin 3. köprüyü tekrar gündeme getirmesi üzerine, bu kez tam tersi bir tavır sergileyerek, reddetti- ği 3. köprüye yasal kılıflar oluşturma ça- basına girmiştir. Bu çerçevede, 1/100.000 ölçekli İstanbul İl Çevre Düzeni Planı Plan Uygulama Hükümleri üzerinde, 3. köprü projesi ve çevre yollarına dayanak oluş- turabilmek amacıyla, plan bütünlüğüyle açıkça çelişen değişiklikler yapılmış; bu değişiklikler ile 3. köprü ve çevre yolları- nı kapsayan “1/25.000 ölçekli İstanbul İli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Pla- nı”, 16.06.2010 ve 17.06 2010 tarihlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nden oy çokluğu ile geçirilmiştir. Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş tarafından 08.08.2010 tarihinde onaylandıktan sonra 01.09.2010 tarihinde askıya çıkarılan bu Plan Uygulama Hükümleri değişikliklerine ve 1/25.000 plana meslek odaları olarak itiraz edilmiş; itirazımızın cevaplanmayarak zımnen reddedilmesi üzerine de, iptalleri talebiyle, TMMOB'ye bağlı dokuz meslek odası tarafından yargıya başvurulmuştur. Bilindiği gibi, 1/100.000 ölçekli İstan- bul Çevre Düzeni Planı İstanbul Büyükşe- hir Belediye Meclisi'nin 13.02.2009 tarihli toplantısında oy çokluğu ile kabul edilmiş; 15.06.2009 tarihinde İstanbul Büyükşe- hir Belediye Başkanı tarafından da onay- lanarak, 17.07.2009 tarihinde askıya çı- karılmıştı. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 16.06.2010 tarihli toplantısında ise, 1/100.000 ölçekli planın Plan Uygula- ma Hükümleri üzerinde değişiklik yapılmış; oy çokluğu ile meclisin onayından geçen bu değişiklikle, Plan Uygulama Hükümlerinin “Plan'da ölçek sebebiyle gösterilmeyen ulaşım sistemi projeleri, plan'ın bütün- lüğüne ve ilkelerine uygun olarak alt ölçekli plan çalışmalarında değerlen- dirilecektir” biçimindeki 8.4.9.1. madde- sinde yer alan “ölçek sebebiyle” ibaresi iptal edilerek, madde, “8.4.9.1. Plan'da gösterilmeyen ulaşım sistemi proje- leri, plan'ın bütünlüğüne ve ilkelerine uygun olarak alt ölçekli plan çalışmala- rında değerlendirilecektir” biçimine ge- tirilmiş; yeni bir madde olarak da, “8.2.17. İlave Boğaz Geçiş ve güzergâhları alt ölçekli planlarda değerlendirilecektir” hükmü ilave edilmiştir. Yapılan bu değişikliklerle, planlama ilkelerine ve imar mevzuatına aykırı bi- çimde, arazi kullanım kararları ile ulaşım kararlarının bütünselliği bozulmuş; Plan Uygulama Hükümlerinin 8.4.9.1. madde- sinden “ölçek sebebiyle” ibaresinin çı- karılmasıyla, 1/100.000 ölçekli planda yer almayan ve hatta planın reddettiği ulaşım kararlarının, planlama ilkelerini ve imar mevzuatını çiğneyerek, üstten inmeci bi- çimde, uygulamaya geçirilebilmesinin yolu açılmış; ilave edilen “8.2.17. İlave Bo- ğaz Geçiş ve güzergâhları alt ölçekli planlarda değerlendirilecektir” hükmü ile de mevcut Boğaz köprülerinin yarat- tığı geri dönülmez tahribatlar açıkça göz ardı edilerek, üst ölçekli planda yer alma- masına karşın, alt ölçekli planlarla, sade- ce gündemde olan 3. Boğaz köprüsünün ve karayolu tüp geçişinin değil, istendiği anda 4, 5, 6 ve benzeri Boğaz geçişleri ve çevreyollarının da hayata geçirilmesi- nin önü açılmıştır. Bu çerçevede, söz ko- nusu bu Meclis kararından hemen bir gün sonra, bu karara dayanarak, Ulaşım Daire Başkanlığı'nın Kuzey Marmara Otoyolu'nun İstanbul ili sınırları içerisinde kalan kıs- mına ilişkin 1/25.000 ölçekli plan teklifi, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 17.06.2010 günkü oturumunda yine oy çokluğu ile kabul edilmiştir. Bu, Karayol- ları tarafından planlara işlenmesi talebiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne iletilmiş olan 1/5000 ölçekli 3. Boğaz Köprüsü ve çevre yolları güzergâhının Ulaşım Dai- re Başkanlığı tarafından 1/25.000 ölçekli harita üzerine işlenmiş şeklidir ve adına “1/25.000 ölçekli İstanbul İli Kuzey Mar- mara Otoyolu Nazım İmar Planı” denilmiş olsa da, imar mevzuatındaki plan tanımları ile hiçbir ilgisi olmayan, tek bir arazi kul- 8 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun! mimarlara mektup 145 3. Köprü Yargıya Taşındı lanım kararının bile yer almadığı, sadece ve sadece Boğaz Geçişi ve çevre yollarının İstanbul il sınırları içinde kalan kısmının gösterildiği bir güzergâh şemasıdır. Projenin güzergâhı, Boğaz'ın her iki tarafında, kuzeyde orman alanları ve su havzalarından, Avrupa yakasında Silivri'ye doğru tarım alanlarından ve Anadolu ya- kasında da Ömerli Barajı Havzası'ndan geçmektedir. 3. Köprü ve bağlantı yolla- rının, 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı ile çakıştırılması sonucunda da, güzergâhın geçtiği alanların ekolojik açıdan önemi görülmektedir. Çevre Düze- ni Planı'nda, “çevresel sürdürülebilirlik açısından kritik öneme sahip alanlar” gösterilmiş ve Plan Açıklama Raporunda da bu alanların önemi ve alınması gere- ken tedbirler belirtilmiştir. 3. Köprü bağ- lantı yollarının ise, “çevresel sürdürü- lebilirlik açısından kritik öneme sahip alanlar”dan geçtiği görülmektedir. Kuzey Marmara Otoyolu (İstanbul 3. Çevreyolu ve Bağlantı Yolları dahil) Projesi'nin hayata geçirilmesi, bu alanlarda geri dönüşü ol- mayacak çevresel tahribata neden olacak, korunması gereken alanlar yapılaşmaya açılacak ve kentin makroformu daha da kuzeye doğru yayılacaktır. İstanbul'un korkulu rüyası 3. Köprü'nün yasal kılıflarını oluşturma çabasının ürün- leri olarak gündeme gelen “1/25.000 Ölçekli İstanbul İli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Planı” ve bu pla- nın dayanağı olarak 1/100.000 ölçekli İs- tanbul Çevre Düzeni Planı Plan Uygulama Hükümleri üzerinde yapılan değişiklikler, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube- si, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, İnşaat Mühendisleri Oda- sı İstanbul Şubesi, Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Mimarlar Odası İs- tanbul Büyükkent Şubesi ile Peyzaj Mimar- ları Odası, Şehir Plancıları Odası, Çevre Mühendisleri Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası tarafından iptal talebiyle yargıya gö- türülmüş; 3. köprü ve iptal davalarımıza konu olan bu “yasa dışı yasal kılıflar”la ilgili görüşlerimizi ve açıklamalarımızı, görsel sunumlar eşliğinde, kamuoyu ile paylaşmak amacıyla 25 Ocak 2011 salı günü saat 11.00'de, Mimarlar Odası İstan- bul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası'nda bir basın toplantı düzenlenmiştir. Harita ve kadastro Mühendisleri Oda- sı İstanbul Şubesi ile birlikte açtığımız söz konusu iki davanın metni www.mimarist. org adlı web sitemizde yer almaktadır. g TMMOB Yönetim Kurulu'ndan Açıklama “Libya'da Çalışan Meslektaşları- mız İçin Takip Masası Oluşturduk, Meslektaşlarımız ve Yakınları Bize Başvurabilirler” Libya‘da Kaddafi rejimine karşı çıkan ayak- lanmalarda çok sayıda yurttaşımızın haya- tının tehlike altında bulunduğunu endişe ile izlemekteyiz. Başbakan tüm konuşmalarında, “Türkiye'nin dünyanın sayılı ekonomilerin- den olduğunu” belirtirken, aralarında bine yakın mimar, mühendis ve şehir plancısı- nın da olduğu 25 binin üzerinde yurttaşı- mız ekmek, aş için Libya‘da çalışmak zo- runda bırakılmışlardır. Türkiye'de uygulanan yanlış ekonomik politikalar, yeterli istihdamının yaratılma- ması nedeniyle yurtdışında çalışmak zo- runda kalan insanlarımızın hiçbir güven- cesinin olmadığı bu olaylarla görülmüştür. Libya'da kaç kişinin, hangi şehirde, hangi firmada çalıştığı resmî kayıtlarla tutulma- makta, hükümet tarafından bilinmemek- tedir. Kaddafi'den “İnsan Hakları Ödülü” alan Başbakan, vatandaşlarını hangi ülke- ye, hangi çalışma koşullarına gönderdiğini bilmek zorundadır. Hükümet, Libya'da bulunan vatan- daşlarımızın bir an önce ülkeden tahliye edilmesini ve Türkiye'ye getirilmesini sağ- lamalıdır. Libya'dan getirilecek çalışanların kazanılmış hakları da devlet tarafından güvence altına alınmalıdır. TMMOB bünyesinde, Libya'da çalışan meslektaşlarımız için bir takip masası oluşturulmuştur. Bu olaydan mağdur olan meslektaş- larımızın haklarının takipçisi olunacak ve gerekli hukuki destek verilecektir. Libya'da bulunan meslektaşlarımızın yakınlarına sesleniyoruz: “Konuyla ilgi- li her türlü sorununuz için bizimle irtiba- ta geçiniz.” g Mimarlar Odası Basın Açıklaması, 10 Şubat 2011 TBMM'de Kabul Edilen Yargı Reformu Sorunları Çözmeyecek, Tam Aksine Derinleştirecektir!.. “Yargı reformu” adı altında TBMM'de ka- bul edilen 6110 sayılı Kanun ile Yargıtay ve Danıştay'ın üye sayısı, Cumhuriyet ta- rihinde görülmemiş sayıda ve bir anda ar- tırılmaktadır. Bu kanunla yapılan, bir yargı refor- mu değildir. Yargıtay ve Danıştay'ın üye sayısının artırılmasına gerekçe gösterilen “iş yükü- nün” ilk derece mahkemelerindeki ve so- ruşturma evresindeki yapısal sorunlardan kaynaklandığı göz ardı edilerek, yüksek mahkemelerin üye sayılarının bu şe- kilde artırılması, yargıdaki kronikleş- miş sorunları çözmeyecek, tam aksine derinleştirecektir. Bu çerçevede, yüksek yargıda içtihat birliği de bozulacaktır. Anılan kanun, toplumun ilgili kesimleri ile hiçbir görüşme ve tartışma ortamı ya- ratılmadan hazırlanmıştır. Yargı üzerinden toplumda meydana gelmiş olan kutup- laşma, endişe verici boyutlara taşınmış, dolayısıyla, yasama, yürütme ve yargıya güven sarsılmıştır. Toplumun acil ihtiyacı, yüzeysel “çö- zümler” ve toplumu kamplara ayıracak uygulamalar değil, hangi siyasi parti iktidarda olursa olsun yargı bağımsız- lığını, adil yargılanmayı ve hukukun üstünlüğünü sağlayacak sistemsel güvencelerin getirilmesidir. Bu sebeplerle, toplumun huzuru, ülke- mizin geleceği açısından kanunun bir kez daha görüşülmek üzere TBMM'ye gönderil- mesi ve iktidar ve muhalefet partileriyle, il- gili bütün kurum ve kuruluşların diyalog ve uzlaşıya davet edilmesi gerekmektedir. g Mimar Sinan'ı Anma 9 Nisan 2011 Cumartesi Ölümünün 423. yılında Mimar Sinan'ı anacağız. Meslektaşlarımızı, Süleymaniye'de mezarı başında saat 11.00'de gerçekleştireceğimiz anma törenine bekliyoruz.
3. Köprü Yargıya Taşındı Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi'nin de içinde olduğu TMMOB'ye bağlı dokuz meslek odası, 3. köprü ve çevre yollarına “yasa dışı yasal zemin (!)” oluşturmak üzere İstanbul Büyükşehir Be- lediyesi tarafından 1/100.000 Ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı Plan Notları'nda yapılan değişiklikler ile “1/25.000 Ölçekli İstanbul İli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Planı”nın iptali talebiyle yargıya başvurdu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, hazırladı- ğı ve onayladığı 16.07.2010 tasdik tarihli 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı'nda yeni bir Boğaz geçişi yer alma- dığı ve Plan Raporu'nda da karayolu ula- şımına ve yeni Boğaz geçişlerine kesinlikle karşı çıkıldığı halde, hükümetin 3. köprüyü tekrar gündeme getirmesi üzerine, bu kez tam tersi bir tavır sergileyerek, reddetti- ği 3. köprüye yasal kılıflar oluşturma ça- basına girmiştir. Bu çerçevede, 1/100.000 ölçekli İstanbul İl Çevre Düzeni Planı Plan Uygulama Hükümleri üzerinde, 3. köprü projesi ve çevre yollarına dayanak oluş- turabilmek amacıyla, plan bütünlüğüyle açıkça çelişen değişiklikler yapılmış; bu değişiklikler ile 3. köprü ve çevre yolları- nı kapsayan “1/25.000 ölçekli İstanbul İli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Pla- nı”, 16.06.2010 ve 17.06 2010 tarihlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nden oy çokluğu ile geçirilmiştir. Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş tarafından 08.08.2010 tarihinde onaylandıktan sonra 01.09.2010 tarihinde askıya çıkarılan bu Plan Uygulama Hükümleri değişikliklerine ve 1/25.000 plana meslek odaları olarak itiraz edilmiş; itirazımızın cevaplanmayarak zımnen reddedilmesi üzerine de, iptalleri talebiyle, TMMOB'ye bağlı dokuz meslek odası tarafından yargıya başvurulmuştur. Bilindiği gibi, 1/100.000 ölçekli İstan- bul Çevre Düzeni Planı İstanbul Büyükşe- hir Belediye Meclisi'nin 13.02.2009 tarihli toplantısında oy çokluğu ile kabul edilmiş; 15.06.2009 tarihinde İstanbul Büyükşe- hir Belediye Başkanı tarafından da onay- lanarak, 17.07.2009 tarihinde askıya çı- karılmıştı. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 16.06.2010 tarihli toplantısında ise, 1/100.000 ölçekli planın Plan Uygula- ma Hükümleri üzerinde değişiklik yapılmış; oy çokluğu ile meclisin onayından geçen bu değişiklikle, Plan Uygulama Hükümlerinin “Plan'da ölçek sebebiyle gösterilmeyen ulaşım sistemi projeleri, plan'ın bütün- lüğüne ve ilkelerine uygun olarak alt ölçekli plan çalışmalarında değerlen- dirilecektir” biçimindeki 8.4.9.1. madde- sinde yer alan “ölçek sebebiyle” ibaresi iptal edilerek, madde, “8.4.9.1. Plan'da gösterilmeyen ulaşım sistemi proje- leri, plan'ın bütünlüğüne ve ilkelerine uygun olarak alt ölçekli plan çalışmala- rında değerlendirilecektir” biçimine ge- tirilmiş; yeni bir madde olarak da, “8.2.17. İlave Boğaz Geçiş ve güzergâhları alt ölçekli planlarda değerlendirilecektir” hükmü ilave edilmiştir. Yapılan bu değişikliklerle, planlama ilkelerine ve imar mevzuatına aykırı bi- çimde, arazi kullanım kararları ile ulaşım kararlarının bütünselliği bozulmuş; Plan Uygulama Hükümlerinin 8.4.9.1. madde- sinden “ölçek sebebiyle” ibaresinin çı- karılmasıyla, 1/100.000 ölçekli planda yer almayan ve hatta planın reddettiği ulaşım kararlarının, planlama ilkelerini ve imar mevzuatını çiğneyerek, üstten inmeci bi- çimde, uygulamaya geçirilebilmesinin yolu açılmış; ilave edilen “8.2.17. İlave Bo- ğaz Geçiş ve güzergâhları alt ölçekli planlarda değerlendirilecektir” hükmü ile de mevcut Boğaz köprülerinin yarat- tığı geri dönülmez tahribatlar açıkça göz ardı edilerek, üst ölçekli planda yer alma- masına karşın, alt ölçekli planlarla, sade- ce gündemde olan 3. Boğaz köprüsünün ve karayolu tüp geçişinin değil, istendiği anda 4, 5, 6 ve benzeri Boğaz geçişleri ve çevreyollarının da hayata geçirilmesi- nin önü açılmıştır. Bu çerçevede, söz ko- nusu bu Meclis kararından hemen bir gün sonra, bu karara dayanarak, Ulaşım Daire Başkanlığı'nın Kuzey Marmara Otoyolu'nun İstanbul ili sınırları içerisinde kalan kıs- mına ilişkin 1/25.000 ölçekli plan teklifi, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 17.06.2010 günkü oturumunda yine oy çokluğu ile kabul edilmiştir. Bu, Karayol- ları tarafından planlara işlenmesi talebiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne iletilmiş olan 1/5000 ölçekli 3. Boğaz Köprüsü ve çevre yolları güzergâhının Ulaşım Dai- re Başkanlığı tarafından 1/25.000 ölçekli harita üzerine işlenmiş şeklidir ve adına “1/25.000 ölçekli İstanbul İli Kuzey Mar- mara Otoyolu Nazım İmar Planı” denilmiş olsa da, imar mevzuatındaki plan tanımları ile hiçbir ilgisi olmayan, tek bir arazi kul- 8 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun! mimarlara mektup 145 3. Köprü Yargıya Taşındı lanım kararının bile yer almadığı, sadece ve sadece Boğaz Geçişi ve çevre yollarının İstanbul il sınırları içinde kalan kısmının gösterildiği bir güzergâh şemasıdır. Projenin güzergâhı, Boğaz'ın her iki tarafında, kuzeyde orman alanları ve su havzalarından, Avrupa yakasında Silivri'ye doğru tarım alanlarından ve Anadolu ya- kasında da Ömerli Barajı Havzası'ndan geçmektedir. 3. Köprü ve bağlantı yolla- rının, 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı ile çakıştırılması sonucunda da, güzergâhın geçtiği alanların ekolojik açıdan önemi görülmektedir. Çevre Düze- ni Planı'nda, “çevresel sürdürülebilirlik açısından kritik öneme sahip alanlar” gösterilmiş ve Plan Açıklama Raporunda da bu alanların önemi ve alınması gere- ken tedbirler belirtilmiştir. 3. Köprü bağ- lantı yollarının ise, “çevresel sürdürü- lebilirlik açısından kritik öneme sahip alanlar”dan geçtiği görülmektedir. Kuzey Marmara Otoyolu (İstanbul 3. Çevreyolu ve Bağlantı Yolları dahil) Projesi'nin hayata geçirilmesi, bu alanlarda geri dönüşü ol- mayacak çevresel tahribata neden olacak, korunması gereken alanlar yapılaşmaya açılacak ve kentin makroformu daha da kuzeye doğru yayılacaktır. İstanbul'un korkulu rüyası 3. Köprü'nün yasal kılıflarını oluşturma çabasının ürün- leri olarak gündeme gelen “1/25.000 Ölçekli İstanbul İli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Planı” ve bu pla- nın dayanağı olarak 1/100.000 ölçekli İs- tanbul Çevre Düzeni Planı Plan Uygulama Hükümleri üzerinde yapılan değişiklikler, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube- si, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, İnşaat Mühendisleri Oda- sı İstanbul Şubesi, Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Mimarlar Odası İs- tanbul Büyükkent Şubesi ile Peyzaj Mimar- ları Odası, Şehir Plancıları Odası, Çevre Mühendisleri Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası tarafından iptal talebiyle yargıya gö- türülmüş; 3. köprü ve iptal davalarımıza konu olan bu “yasa dışı yasal kılıflar”la ilgili görüşlerimizi ve açıklamalarımızı, görsel sunumlar eşliğinde, kamuoyu ile paylaşmak amacıyla 25 Ocak 2011 salı günü saat 11.00'de, Mimarlar Odası İstan- bul Büyükkent Şubesi Karaköy Binası'nda bir basın toplantı düzenlenmiştir. Harita ve kadastro Mühendisleri Oda- sı İstanbul Şubesi ile birlikte açtığımız söz konusu iki davanın metni www.mimarist. org adlı web sitemizde yer almaktadır. g TMMOB Yönetim Kurulu'ndan Açıklama “Libya'da Çalışan Meslektaşları- mız İçin Takip Masası Oluşturduk, Meslektaşlarımız ve Yakınları Bize Başvurabilirler” Libya‘da Kaddafi rejimine karşı çıkan ayak- lanmalarda çok sayıda yurttaşımızın haya- tının tehlike altında bulunduğunu endişe ile izlemekteyiz. Başbakan tüm konuşmalarında, “Türkiye'nin dünyanın sayılı ekonomilerin- den olduğunu” belirtirken, aralarında bine yakın mimar, mühendis ve şehir plancısı- nın da olduğu 25 binin üzerinde yurttaşı- mız ekmek, aş için Libya‘da çalışmak zo- runda bırakılmışlardır. Türkiye'de uygulanan yanlış ekonomik politikalar, yeterli istihdamının yaratılma- ması nedeniyle yurtdışında çalışmak zo- runda kalan insanlarımızın hiçbir güven- cesinin olmadığı bu olaylarla görülmüştür. Libya'da kaç kişinin, hangi şehirde, hangi firmada çalıştığı resmî kayıtlarla tutulma- makta, hükümet tarafından bilinmemek- tedir. Kaddafi'den “İnsan Hakları Ödülü” alan Başbakan, vatandaşlarını hangi ülke- ye, hangi çalışma koşullarına gönderdiğini bilmek zorundadır. Hükümet, Libya'da bulunan vatan- daşlarımızın bir an önce ülkeden tahliye edilmesini ve Türkiye'ye getirilmesini sağ- lamalıdır. Libya'dan getirilecek çalışanların kazanılmış hakları da devlet tarafından güvence altına alınmalıdır. TMMOB bünyesinde, Libya'da çalışan meslektaşlarımız için bir takip masası oluşturulmuştur. Bu olaydan mağdur olan meslektaş- larımızın haklarının takipçisi olunacak ve gerekli hukuki destek verilecektir. Libya'da bulunan meslektaşlarımızın yakınlarına sesleniyoruz: “Konuyla ilgi- li her türlü sorununuz için bizimle irtiba- ta geçiniz.” g Mimarlar Odası Basın Açıklaması, 10 Şubat 2011 TBMM'de Kabul Edilen Yargı Reformu Sorunları Çözmeyecek, Tam Aksine Derinleştirecektir!.. “Yargı reformu” adı altında TBMM'de ka- bul edilen 6110 sayılı Kanun ile Yargıtay ve Danıştay'ın üye sayısı, Cumhuriyet ta- rihinde görülmemiş sayıda ve bir anda ar- tırılmaktadır. Bu kanunla yapılan, bir yargı refor- mu değildir. Yargıtay ve Danıştay'ın üye sayısının artırılmasına gerekçe gösterilen “iş yükü- nün” ilk derece mahkemelerindeki ve so- ruşturma evresindeki yapısal sorunlardan kaynaklandığı göz ardı edilerek, yüksek mahkemelerin üye sayılarının bu şe- kilde artırılması, yargıdaki kronikleş- miş sorunları çözmeyecek, tam aksine derinleştirecektir. Bu çerçevede, yüksek yargıda içtihat birliği de bozulacaktır. Anılan kanun, toplumun ilgili kesimleri ile hiçbir görüşme ve tartışma ortamı ya- ratılmadan hazırlanmıştır. Yargı üzerinden toplumda meydana gelmiş olan kutup- laşma, endişe verici boyutlara taşınmış, dolayısıyla, yasama, yürütme ve yargıya güven sarsılmıştır. Toplumun acil ihtiyacı, yüzeysel “çö- zümler” ve toplumu kamplara ayıracak uygulamalar değil, hangi siyasi parti iktidarda olursa olsun yargı bağımsız- lığını, adil yargılanmayı ve hukukun üstünlüğünü sağlayacak sistemsel güvencelerin getirilmesidir. Bu sebeplerle, toplumun huzuru, ülke- mizin geleceği açısından kanunun bir kez daha görüşülmek üzere TBMM'ye gönderil- mesi ve iktidar ve muhalefet partileriyle, il- gili bütün kurum ve kuruluşların diyalog ve uzlaşıya davet edilmesi gerekmektedir. g Mimar Sinan'ı Anma 9 Nisan 2011 Cumartesi Ölümünün 423. yılında Mimar Sinan'ı anacağız. Meslektaşlarımızı, Süleymaniye'de mezarı başında saat 11.00'de gerçekleştireceğimiz anma törenine bekliyoruz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.