#smrgKİTABEVİ Mısır Çarşısı'nı Düşünmek : Mekânsal Pratikler Özneler Gündelik Yaşam - 2021
Yeni Cami Külliyesi'nin yapılarından biri olarak inşa edildiği 17. yüzyıldan günümüze uzanan bir aralıkta, farklı yoğunluklarda da olsa, bir aktarlar ya da baharat çarşısı olma işlevinin süreklilik göstermesi; yüzyıllardır İstanbul'un en canlı ticaret bölgelerinden biri olan Eminönü'nde yıkımlar, inşalar, eklemeler içeren çeşitli müdahaleler geçirerek fiziksel ve ekonomik olarak ayakta kalabilmiş olmasıyla önem taşıyan, ancak şimdiye kadar pek az araştırılmış Mısır Çarşısı üstüne, Ö. Sıla Durhan ve Yekta Özgüven'den bir araştırma projesinden kitaba uzanan titiz ve detaylı bir çalışma.
Mısır Çarşısı'nı Düşünmek: Mekânsal Pratikler, Özneler, Gündelik Yaşam, yakın çevresi ile birlikte Mısır Çarşısı'nın geçirdiği değişim ve dönüşümlere odaklanarak bunların tarihsel izlerini araştırmakla birlikte bu izlerin, mekândaki, düşüncelerdeki, pratiklerdeki tezahürlerini de anlamaya çalışıyor. Başlığında vurgulanan “Mısır Çarşısı'nı Düşünmek” ise yapının var olduğu süreçleri kavramak anlamını taşıyor. Dolayısıyla, kitap, çarşının hangi toplumsal ve zamansal bağlamlarda, yani hangi ortam ve koşullarda varlık kazandığını düşünme, bu mekânı çok yönlü kavrama olanağı sağlıyor.
Yeni Cami Külliyesi'nin yapılarından biri olarak inşa edildiği 17. yüzyıldan günümüze uzanan bir aralıkta, farklı yoğunluklarda da olsa, bir aktarlar ya da baharat çarşısı olma işlevinin süreklilik göstermesi; yüzyıllardır İstanbul'un en canlı ticaret bölgelerinden biri olan Eminönü'nde yıkımlar, inşalar, eklemeler içeren çeşitli müdahaleler geçirerek fiziksel ve ekonomik olarak ayakta kalabilmiş olmasıyla önem taşıyan, ancak şimdiye kadar pek az araştırılmış Mısır Çarşısı üstüne, Ö. Sıla Durhan ve Yekta Özgüven'den bir araştırma projesinden kitaba uzanan titiz ve detaylı bir çalışma.
Mısır Çarşısı'nı Düşünmek: Mekânsal Pratikler, Özneler, Gündelik Yaşam, yakın çevresi ile birlikte Mısır Çarşısı'nın geçirdiği değişim ve dönüşümlere odaklanarak bunların tarihsel izlerini araştırmakla birlikte bu izlerin, mekândaki, düşüncelerdeki, pratiklerdeki tezahürlerini de anlamaya çalışıyor. Başlığında vurgulanan “Mısır Çarşısı'nı Düşünmek” ise yapının var olduğu süreçleri kavramak anlamını taşıyor. Dolayısıyla, kitap, çarşının hangi toplumsal ve zamansal bağlamlarda, yani hangi ortam ve koşullarda varlık kazandığını düşünme, bu mekânı çok yönlü kavrama olanağı sağlıyor.