Hatıra gelir ki Ölümü heyecansız karşılanan âlimler, muhitlerinde bir çalkantı yapamayan, yürekleri ısıtamayanlardır. Bu fikir yanlıştır, ilim, adamlarıyla artistleri birleştirmemelidir. Sönük muhitlerle diri muhitleri ayırt etmelidir. Şehvânî bir roman muharririni birkaç bin kişi tanıdığı halde değerli bir âlimi nihayet birkaç yüz insan tanır ve bu, ilmin damgasıdır. (İlim) birkaç tablo çizgisiyle sun'î bir ihtiras tufanı koparan (roman) kadar halk tabakalarında heyecan yapmaz. Yapmaz ama garp topraklarında bir âlimin bağlı olduğu mektep, müessese ve sınıf müntesiplerinin alâkası muhitin ihmalini yırtar, onu lâyık olduğu hürmetle ve kalabalık bir cemaatle mezarına götürür, şerefine konferanslar verilir. Adı ve hayatı bir kitapla teşhir ve tahlil edilir.
Dikkat ettik: Merhumun cenazesinde ne Üniversiteden, ne büyük mekteplerden, ne Vilâyetten, ne Halkevlerinden resmen kimse yoktu. Acıklı bir hal!..
Şu son yıllarda kaybettiğimiz değerli adamlar arasında (Sade Türkçe) nin yaratıcısı merhum Ahmed Mithat (1328) ve elli yıl teşrih hocalığı yapan yüksek üstat Mazhar Paşa (1334), dört neslin mürebbisi ve Mülkiye müdürü Abdürrahman Şerefin (1341) ölümleri pek öksüz oldu, Bunların üç buçuk insan eliyle defnedilişleri, okumuş sivillerin ne kadar gevşek ve bağsız olduğunu ispat etti.
Hatıra gelir ki Ölümü heyecansız karşılanan âlimler, muhitlerinde bir çalkantı yapamayan, yürekleri ısıtamayanlardır. Bu fikir yanlıştır, ilim, adamlarıyla artistleri birleştirmemelidir. Sönük muhitlerle diri muhitleri ayırt etmelidir. Şehvânî bir roman muharririni birkaç bin kişi tanıdığı halde değerli bir âlimi nihayet birkaç yüz insan tanır ve bu, ilmin damgasıdır. (İlim) birkaç tablo çizgisiyle sun'î bir ihtiras tufanı koparan (roman) kadar halk tabakalarında heyecan yapmaz. Yapmaz ama garp topraklarında bir âlimin bağlı olduğu mektep, müessese ve sınıf müntesiplerinin alâkası muhitin ihmalini yırtar, onu lâyık olduğu hürmetle ve kalabalık bir cemaatle mezarına götürür, şerefine konferanslar verilir. Adı ve hayatı bir kitapla teşhir ve tahlil edilir.
Dikkat ettik: Merhumun cenazesinde ne Üniversiteden, ne büyük mekteplerden, ne Vilâyetten, ne Halkevlerinden resmen kimse yoktu. Acıklı bir hal!..
Şu son yıllarda kaybettiğimiz değerli adamlar arasında (Sade Türkçe) nin yaratıcısı merhum Ahmed Mithat (1328) ve elli yıl teşrih hocalığı yapan yüksek üstat Mazhar Paşa (1334), dört neslin mürebbisi ve Mülkiye müdürü Abdürrahman Şerefin (1341) ölümleri pek öksüz oldu, Bunların üç buçuk insan eliyle defnedilişleri, okumuş sivillerin ne kadar gevşek ve bağsız olduğunu ispat etti.