#smrgKİTABEVİ Muhammed Fatih Kerimî ve Ceditçilik Hareketi Stalin'in Darağacında Bir Tatar Aydının Portresi - 2023

Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Mart Matbaacılık
Dizi Adı:
ISBN-10:
6256967106
Kargoya Teslim Süresi:
9&12
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199211386
Boyut:
14x22
Sayfa Sayısı:
432
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
256,70
Havale/EFT ile: 249,00
Bu üründen 1 adet satın alınmıştır.
Siparişiniz 9&12 iş günü arasında kargoda
1199211386
597897
Muhammed Fatih Kerimî ve Ceditçilik Hareketi Stalin'in Darağacında Bir Tatar Aydının Portresi -        2023
Muhammed Fatih Kerimî ve Ceditçilik Hareketi Stalin'in Darağacında Bir Tatar Aydının Portresi - 2023 #smrgKİTABEVİ
256.70
Türk Dünyası'nın kadim coğrafyası İdil-Ural, 19. yüzyıldan itibaren Ceditçilik olarak adlandırılan yenileşme hareketlerine sahne oldu. Modern zamanın gerektirdiği doğrultuda ilerlemenin zaruriyetini anlayan bir avuç aydın; dinde ıslah çalışmalarından eğitim kurumlarının yeniden organize edilmesine, kadın haklarından millî kimlik sorunlarına, ortak edebî Türk dili oluşumundan siyasi temsil meselelerine kadar geniş alanda faaliyet gösterdiler. Bu hareketin önemli temsilcilerinden Muhammed Fatih Kerimî, fikirleri ve eylemleriyle kısa sürede sivrilerek Ceditçi aydınlar arasında önemli bir yer edindi. Hayatını, Rusya Türklerinin istikbalini kurtarmak için feda etmeye kararlı olan Kerimî, 1905 ve 1917 Devrimleri sırasında siyasi bir kimliğe bürünerek Çarlık Rusya'nın Hristiyanlaştırma ve Ruslaştırma politikalarına karşı çıktı. İsmail Bey Gaspıralı'nın “Dilde, fikirde, işte birlik” şiarına sıkı sıkıya bağlı kalarak Türk Dünyası için ortak dil oluşturmaya çalıştı. Dönemin en önemli gazete ve dergilerinde yazılar kaleme alarak halkının sorunlarına çözümler aradı. Faaliyetlerini Rusya dışına da genişleten Kerimî, Stalin döneminde Türkiye casusu olarak suçlanmasına sebep olacak derecede Türkiye'yle yakın bağlar kurdu. Elbette bunları yapmak kolay olmadı; Sovyet yönetimi ve Kadimciler olarak anılan mutaassıp zihniyetle var gücüyle mücadele etmek zorundaydı.

Ülkemizde Kerimî'yi bütün yönleriyle ele alan ilk ciddi çalışma niteliğine sahip Stalin'in Darağacında Bir Tatar Aydının Portresi: Muhammed Fatih Kerimî ve Ceditçilik Hareketi adlı eserde; sosyal, siyasi ve kültürel çevrenin önde gelen bir aydınının hayatına odaklanırken bir dönemin portresini de bulacaksınız. Eseri okurken Orenburg, İstanbul, Kırım, Kazan, Petersburg ve Moskova arasında mekik dokuyacak; Ahmet Mithat Efendi, İsmail Bey Gaspıralı, Şeyh Cemaleddin Efgânî, Arminius Vámbéry, Yusuf Akçura, Ayaz İshakî gibi aydınlarla karşılaşacaksınız. Emre Özsoy, Rus ve Tatar arşivlerinden ziyadesiyle faydalanarak yazdığı kitabında; Türkiye casusu, devrim düşmanı ve sosyalizme ihanet suçlamalarıyla Stalin terörüne kurban giden büyük bir Tatar aydının hikâyesini gün yüzüne çıkarıyor.

Türk Dünyası'nın kadim coğrafyası İdil-Ural, 19. yüzyıldan itibaren Ceditçilik olarak adlandırılan yenileşme hareketlerine sahne oldu. Modern zamanın gerektirdiği doğrultuda ilerlemenin zaruriyetini anlayan bir avuç aydın; dinde ıslah çalışmalarından eğitim kurumlarının yeniden organize edilmesine, kadın haklarından millî kimlik sorunlarına, ortak edebî Türk dili oluşumundan siyasi temsil meselelerine kadar geniş alanda faaliyet gösterdiler. Bu hareketin önemli temsilcilerinden Muhammed Fatih Kerimî, fikirleri ve eylemleriyle kısa sürede sivrilerek Ceditçi aydınlar arasında önemli bir yer edindi. Hayatını, Rusya Türklerinin istikbalini kurtarmak için feda etmeye kararlı olan Kerimî, 1905 ve 1917 Devrimleri sırasında siyasi bir kimliğe bürünerek Çarlık Rusya'nın Hristiyanlaştırma ve Ruslaştırma politikalarına karşı çıktı. İsmail Bey Gaspıralı'nın “Dilde, fikirde, işte birlik” şiarına sıkı sıkıya bağlı kalarak Türk Dünyası için ortak dil oluşturmaya çalıştı. Dönemin en önemli gazete ve dergilerinde yazılar kaleme alarak halkının sorunlarına çözümler aradı. Faaliyetlerini Rusya dışına da genişleten Kerimî, Stalin döneminde Türkiye casusu olarak suçlanmasına sebep olacak derecede Türkiye'yle yakın bağlar kurdu. Elbette bunları yapmak kolay olmadı; Sovyet yönetimi ve Kadimciler olarak anılan mutaassıp zihniyetle var gücüyle mücadele etmek zorundaydı.

Ülkemizde Kerimî'yi bütün yönleriyle ele alan ilk ciddi çalışma niteliğine sahip Stalin'in Darağacında Bir Tatar Aydının Portresi: Muhammed Fatih Kerimî ve Ceditçilik Hareketi adlı eserde; sosyal, siyasi ve kültürel çevrenin önde gelen bir aydınının hayatına odaklanırken bir dönemin portresini de bulacaksınız. Eseri okurken Orenburg, İstanbul, Kırım, Kazan, Petersburg ve Moskova arasında mekik dokuyacak; Ahmet Mithat Efendi, İsmail Bey Gaspıralı, Şeyh Cemaleddin Efgânî, Arminius Vámbéry, Yusuf Akçura, Ayaz İshakî gibi aydınlarla karşılaşacaksınız. Emre Özsoy, Rus ve Tatar arşivlerinden ziyadesiyle faydalanarak yazdığı kitabında; Türkiye casusu, devrim düşmanı ve sosyalizme ihanet suçlamalarıyla Stalin terörüne kurban giden büyük bir Tatar aydının hikâyesini gün yüzüne çıkarıyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat