#smrgKİTABEVİ Müphemlik Kültürü ve İslam : Farklı Bir İslam Tarihi Okuması - 2021

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Ayhan Matbaası
Dizi Adı:
Politika 197
ISBN-10:
9750527272
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199144064
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
408
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
5
Basım Tarihi:
2021
Çeviren:
Tanıl Bora
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Orijinal Adı:
Die Kultur der Ambiguität
indirimli
230,75
Havale/EFT ile: 223,83
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199144064
530234
Müphemlik Kültürü ve İslam : Farklı Bir İslam Tarihi Okuması -        2021
Müphemlik Kültürü ve İslam : Farklı Bir İslam Tarihi Okuması - 2021 #smrgKİTABEVİ
230.75
“Geleneksel İslâm'ın âlimleri Kur'an'ın mütalaa olanaklarının çoğulluğunu methederken, günümüz Kur'an yorumcuları, ister Batı'da olsunlar ister Doğu'da, ister fundamentalist olsunlar ister reformcu, Kur'an metnindeki bir parçanın yegâne hakiki anlamını kesin olarak bildiklerine inanıyorlar. Klasik çağın âlimleri için görüş farklılığı, peygamberin bilinen bir sözü uyarınca, cemaat için bir nimet sayılırken, bugün birçoklarınca kökü kurutulması gereken bir hastalık addediliyor.”

Arap dili edebiyatı ve İslâm uzmanı Şarkiyatçı Thomas Bauer, müphemlik hoşgörüsü kavramıyla, aynı değerin, aynı normun farklı yorumlanabileceğini, hatta aynı anda farklı yorumların geçerlilik taşıyabileceğini kabul eden bir zihniyeti ve kültürel tutumu kastediyor. Bauer'e göre İslâm, klasik çağında, yani bu kitapta eğildiği Eyyübiler, Memluklar ve Selçuklular egemenliği döneminde, müstesna bir müphemlik hoşgörüsüne sahipti. Bu, Kur'an ve hadislerin tefsirindeki çeşitlilikte, hukuk okullarının çoğulluğunda; belâgate ve söz oyunlarına verilen önemde; edebiyatta; haz ve cinsellik anlayışında ve “dünyaya sakin bakış”ta, böylesi görüş farklılıklarının bir lütuf, bir rahmet olarak kabul edilerek bundan zevk alınmasında kendini gösteriyordu. Kitabın tezi, Batılı modernliğin kesinlik “takıntısının,” müphemlik kültürünü gitgide tahrip ettiğidir; bu süreçte İslâm “ilâhiyatlaşarak” katılaşmıştır. Bauer, neticede ister Selefi olsun, ister fundamentalist ister reformist, İslâmcılık ile Batılı modernizmin İslâm anlayışlarının benzeşir hale geldiğini savunur.

Dinî literatürün yanı sıra edebî metinlerden geniş ölçüde yararlanarak son derece zengin bir malzemeyle ve iddiayla, heyecanla yazılmış, gerçekten farklı bir İslâm tarihi okuması.

Thomas Bauer
1961'de Nürnberg'de doğdu. Arap dili ve edebiyatı ve İslâm alanlarında uzmanlaştı. 2000 yılından beri Münster Westfälische Wilhelm Üniversitesi'nde profesördür. 2013'te Gottfried Wilphelm Leibniz Ödülü'ne, 2018'de Tractacus Ödülü'ne layık görüldü.

“Geleneksel İslâm'ın âlimleri Kur'an'ın mütalaa olanaklarının çoğulluğunu methederken, günümüz Kur'an yorumcuları, ister Batı'da olsunlar ister Doğu'da, ister fundamentalist olsunlar ister reformcu, Kur'an metnindeki bir parçanın yegâne hakiki anlamını kesin olarak bildiklerine inanıyorlar. Klasik çağın âlimleri için görüş farklılığı, peygamberin bilinen bir sözü uyarınca, cemaat için bir nimet sayılırken, bugün birçoklarınca kökü kurutulması gereken bir hastalık addediliyor.”

Arap dili edebiyatı ve İslâm uzmanı Şarkiyatçı Thomas Bauer, müphemlik hoşgörüsü kavramıyla, aynı değerin, aynı normun farklı yorumlanabileceğini, hatta aynı anda farklı yorumların geçerlilik taşıyabileceğini kabul eden bir zihniyeti ve kültürel tutumu kastediyor. Bauer'e göre İslâm, klasik çağında, yani bu kitapta eğildiği Eyyübiler, Memluklar ve Selçuklular egemenliği döneminde, müstesna bir müphemlik hoşgörüsüne sahipti. Bu, Kur'an ve hadislerin tefsirindeki çeşitlilikte, hukuk okullarının çoğulluğunda; belâgate ve söz oyunlarına verilen önemde; edebiyatta; haz ve cinsellik anlayışında ve “dünyaya sakin bakış”ta, böylesi görüş farklılıklarının bir lütuf, bir rahmet olarak kabul edilerek bundan zevk alınmasında kendini gösteriyordu. Kitabın tezi, Batılı modernliğin kesinlik “takıntısının,” müphemlik kültürünü gitgide tahrip ettiğidir; bu süreçte İslâm “ilâhiyatlaşarak” katılaşmıştır. Bauer, neticede ister Selefi olsun, ister fundamentalist ister reformist, İslâmcılık ile Batılı modernizmin İslâm anlayışlarının benzeşir hale geldiğini savunur.

Dinî literatürün yanı sıra edebî metinlerden geniş ölçüde yararlanarak son derece zengin bir malzemeyle ve iddiayla, heyecanla yazılmış, gerçekten farklı bir İslâm tarihi okuması.

Thomas Bauer
1961'de Nürnberg'de doğdu. Arap dili ve edebiyatı ve İslâm alanlarında uzmanlaştı. 2000 yılından beri Münster Westfälische Wilhelm Üniversitesi'nde profesördür. 2013'te Gottfried Wilphelm Leibniz Ödülü'ne, 2018'de Tractacus Ödülü'ne layık görüldü.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat