Günümüz Türk edebiyatında örneğine çok sık rastlamadığımız büyülü, cinli, perili öyküler, Sadık Yemni'nin elinde tadına doyulmaz bir okuma şölenine dönüşüyor.
"İçerde hayaller üzerine saldıracakalr. Sana olmadık şeyler gösterecekler. Çok korkunç ya da acıklı olabilir. Bunarlın sen karşı çıkarsan yok olacak suretler olduğunu aklından çıkarma. Sen bu tür düşlere ya da karşılaşmalara alışıksın."
Usta yazar Sadık Yemninin Türkçede bir ilk olan romanı Muska, bir kere daha okurla buluşuyor. 1996da ilk kez yayımlandığında okurun ve eleştirmenlerin büyük ilgi gösterdiği kitap.Gizemli gerçekler, büyücü yaşlı kadınlar ve Levanten kimliğinin son demlerini yaşayan İzmirDelifişek, kimya meraklısı Sarp. Göztepedeki 94 sokağın üç beyaz cadısı Cemile, Ayzıt ve Seher genç bir kadına büyü yapıldığını ve işin kökünün çok ince tasarlanmış kötücül bir plana ve kumpasa dayandığını keşfeder. Kâinatın gizil enerjilerini başkalarının hayatlarını karartmakta kullanan bir kadın, binlerce yıldır bir kuyunun dibinde duran bir eşikten başka bir âleme geçmenin yolunu aramaktadır. Bunun için önüne çıkan her engeli bertaraf eder. Aynı mahallede oturan emekli fizik öğretmeni Halit Duman ölüm döşeğinde aslında değişik geçmişler yaşadığını fark ederek bu derin gizemin örtüsünü aralamayı dener. On iki yaşındaki, gönül gözü açık olan Sarp Sapmazın gözünden normal farkındalığımıza kapalı alanları keşfederiz. Altmışlı yılların ruhunu, mahalle hayatının eşsiz tadını başarıyla yansıtan benzersiz bir roman. Senfonik bir kurgu. Hem heyecanlı, akıcı; hem de üst üste katmanlarıyla satır araları bile dolu sayfalar. 1996da basıldığında Türk edebiyatında yepyeni bir türü başlatan bu kitap dördüncü baskısını Nar Kitapta yapıyor.Karşılıklı aynalar, içiçe kutular, resim içinde resimler, evet, ama bu romanlarda aynı zamanda kahkaha da var, muzip bir kahkaha. Fatih Özgüven
Günümüz Türk edebiyatında örneğine çok sık rastlamadığımız büyülü, cinli, perili öyküler, Sadık Yemni'nin elinde tadına doyulmaz bir okuma şölenine dönüşüyor.
"İçerde hayaller üzerine saldıracakalr. Sana olmadık şeyler gösterecekler. Çok korkunç ya da acıklı olabilir. Bunarlın sen karşı çıkarsan yok olacak suretler olduğunu aklından çıkarma. Sen bu tür düşlere ya da karşılaşmalara alışıksın."
Usta yazar Sadık Yemninin Türkçede bir ilk olan romanı Muska, bir kere daha okurla buluşuyor. 1996da ilk kez yayımlandığında okurun ve eleştirmenlerin büyük ilgi gösterdiği kitap.Gizemli gerçekler, büyücü yaşlı kadınlar ve Levanten kimliğinin son demlerini yaşayan İzmirDelifişek, kimya meraklısı Sarp. Göztepedeki 94 sokağın üç beyaz cadısı Cemile, Ayzıt ve Seher genç bir kadına büyü yapıldığını ve işin kökünün çok ince tasarlanmış kötücül bir plana ve kumpasa dayandığını keşfeder. Kâinatın gizil enerjilerini başkalarının hayatlarını karartmakta kullanan bir kadın, binlerce yıldır bir kuyunun dibinde duran bir eşikten başka bir âleme geçmenin yolunu aramaktadır. Bunun için önüne çıkan her engeli bertaraf eder. Aynı mahallede oturan emekli fizik öğretmeni Halit Duman ölüm döşeğinde aslında değişik geçmişler yaşadığını fark ederek bu derin gizemin örtüsünü aralamayı dener. On iki yaşındaki, gönül gözü açık olan Sarp Sapmazın gözünden normal farkındalığımıza kapalı alanları keşfederiz. Altmışlı yılların ruhunu, mahalle hayatının eşsiz tadını başarıyla yansıtan benzersiz bir roman. Senfonik bir kurgu. Hem heyecanlı, akıcı; hem de üst üste katmanlarıyla satır araları bile dolu sayfalar. 1996da basıldığında Türk edebiyatında yepyeni bir türü başlatan bu kitap dördüncü baskısını Nar Kitapta yapıyor.Karşılıklı aynalar, içiçe kutular, resim içinde resimler, evet, ama bu romanlarda aynı zamanda kahkaha da var, muzip bir kahkaha. Fatih Özgüven