#smrgKİTABEVİ Ölümden Kalıma: Diyarbakır Cezaevi'nden Mektuplar -
Ölüm cok kolay gerçekleşiyordu çünkü ve bizden biri hakkında haber alınamayınca, bu kişinin ölmüş olabileceğine dair bir rivayet, bir söylenti cezaevinin kapısında bekleşen kalabalıkların arasında hızla yayılabiliyordu.
Direniş zamanlarında, dışarıdakiler cezaevinin kapısında merak ve endişe içinde bir haber alabilmek için saatlerce, günlerce bekliyorlardı.
Askeri hastanenin morgu ve cezaevi arasında yaşanan korkunç bir bekleyişti bu.
"Sabah sizlerle uyanmayı ve sizlerle beraber kahvaltı sofrasına oturmayı özlemişim. Bir geceyi sabaha kadar okuyarak geçirmeyi ve sabah saatlerinde namaza kalkan annemi böylece hayrete düşürmeyi özlemişim. Güne yeni başladığınız sabahın ilk saatlerinde gidip akşama kadar uyumayı özlemişim. Sarhoş olmayı, sonra da bu sarhoşluk içinde seni kahkahalardan kırıp geçirmeyi özlemişim. Zil zurna sarhoş birini saatlerce dinlemeye kendimi mahkûm etmeyi özlemişim...
Hasretini çektiğim ve özlediğim daha çok şey var tabii. Bir deniz kıyısında sabahları kuş sesleriyle uyanmayı özledim. Diyarbakır'ın sokaklarında turladıktan sonra tatlı bir yorgunluk içinde oturacağım bir kadayıfçıda peynirli kadayıf yemeyi özledim. Dilan Sineması'nın yazlığında film seyretmeyi, Sino'da rakı içmeyi, Dörtyol'da Doşo'dan gazete almayı, alırken onunla hayran olduğu Bülent Ecevit'i konuşmayı özledim... yeni yılda depreşen bu heyecanlarla doluyum şimdi. Bedenim burada, kalbim dışarıda... Burada kendimi misafir gibi görüyorum artık. Bundan sonrası ya başka bir cezaevi olacak ya da özgür kalacağım."
Ölüm cok kolay gerçekleşiyordu çünkü ve bizden biri hakkında haber alınamayınca, bu kişinin ölmüş olabileceğine dair bir rivayet, bir söylenti cezaevinin kapısında bekleşen kalabalıkların arasında hızla yayılabiliyordu.
Direniş zamanlarında, dışarıdakiler cezaevinin kapısında merak ve endişe içinde bir haber alabilmek için saatlerce, günlerce bekliyorlardı.
Askeri hastanenin morgu ve cezaevi arasında yaşanan korkunç bir bekleyişti bu.
"Sabah sizlerle uyanmayı ve sizlerle beraber kahvaltı sofrasına oturmayı özlemişim. Bir geceyi sabaha kadar okuyarak geçirmeyi ve sabah saatlerinde namaza kalkan annemi böylece hayrete düşürmeyi özlemişim. Güne yeni başladığınız sabahın ilk saatlerinde gidip akşama kadar uyumayı özlemişim. Sarhoş olmayı, sonra da bu sarhoşluk içinde seni kahkahalardan kırıp geçirmeyi özlemişim. Zil zurna sarhoş birini saatlerce dinlemeye kendimi mahkûm etmeyi özlemişim...
Hasretini çektiğim ve özlediğim daha çok şey var tabii. Bir deniz kıyısında sabahları kuş sesleriyle uyanmayı özledim. Diyarbakır'ın sokaklarında turladıktan sonra tatlı bir yorgunluk içinde oturacağım bir kadayıfçıda peynirli kadayıf yemeyi özledim. Dilan Sineması'nın yazlığında film seyretmeyi, Sino'da rakı içmeyi, Dörtyol'da Doşo'dan gazete almayı, alırken onunla hayran olduğu Bülent Ecevit'i konuşmayı özledim... yeni yılda depreşen bu heyecanlarla doluyum şimdi. Bedenim burada, kalbim dışarıda... Burada kendimi misafir gibi görüyorum artık. Bundan sonrası ya başka bir cezaevi olacak ya da özgür kalacağım."