Bu bitmez tükenmez gölgeler sırasında, sıkıca bastırılmış¸, sessiz, uğursuz ve ciddi anlamda etkileyici bir şeyler vardı: kılı kıpırdamayan bir kalabalık, ip gibi dizilmiş¸, sessiz bir sıra, uc¸suz bucaksız gecenin karanlığında, tek kelime etmeden, kılını kıpırdatmadan beklemek, şuracıkta, karanlığın ve yavaşça hareket eden yağmur bulutlarının altında öylece beklemek. - Bir Buğday Antlaşması
“Bir zamanlar dünyayı ateşe vereceğimi düşünürdüm,”
Bu bitmez tükenmez gölgeler sırasında, sıkıca bastırılmış¸, sessiz, uğursuz ve ciddi anlamda etkileyici bir şeyler vardı: kılı kıpırdamayan bir kalabalık, ip gibi dizilmiş¸, sessiz bir sıra, uc¸suz bucaksız gecenin karanlığında, tek kelime etmeden, kılını kıpırdatmadan beklemek, şuracıkta, karanlığın ve yavaşça hareket eden yağmur bulutlarının altında öylece beklemek. - Bir Buğday Antlaşması
“Bir zamanlar dünyayı ateşe vereceğimi düşünürdüm,”